Alman İçişleri Bakanlığı’ndan NSU raporuna müdahale

NSU terör örgütünün cinayetlerini, emniyet birimlerindeki hata, ihmal ve muhtemel suistimalleri araştırmak için kurulan Federal Meclis Komisyonu bu hafta nihai raporu açıklıyor.

Alman İçişleri Bakanlığından NSU raporuna müdahale
19 Ağustos 2013 Pazartesi 15:57 tarihinde eklendi.

Federal İçişleri Bakanlığı’nın rapor tanıtılmadan önce ‘son derece hassas konuları’ içerdiği için 118 yerde değişiklik ve 47 pasajın tamamen çıkarılmasını talep ettiği ortaya çıktı.

Almanya’da 8 Türk, bir Yunan ve bir Alman polise karşı işlenen cinayetler, Köln’deki Keup Caddesine yapılan bombalı saldırı ve onlarca banka soygunundan sorumlu tutulan Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü hakkında araştırma yapan Federal Meclis NSU Komisyonu çalışmalarını tamamlayıp bu hafta nihai raporu sunuyor. Komisyon tarafından Perşembe günü Federal Basın Evi’nde kamuoyuna tanıtılacak nihai rapor 2 Eylül’de ise Federal Meclis’teki özel oturumda ele alınacak.

Yaklaşık iki yıldır çalışma yürüten, toplam 75 oturumda yüzlerce şahit ve tanığın ifadesini alan NSU Komisyonu’nun sunacağı rapor merakla bekleniyordu. Ancak rapor henüz açıklanmadan Federal İçişleri Bakanlığı’nın (BMI) NSU Komisyonu’ndan değişikler yapılmasını talep ettiği ortaya çıktı. Spiegel’in iddiasına göre BMI, raporun taslağında 118 yerinde değişiklik yapılmasını, metnin 47 bölümünün ise tamamen çıkartılmasını istedi. Bakanlığın 9 Ağustos’ta komisyona yazdığı mektupta ‘ülkenin refahını ilgilendiren son derece hassas konuları’ içerdiği için ve bu haliyle kamuya duyurulamaz olduğu için raporda değişiklik yapılması istediği belirtildi.

Rapordan tamamen çıkartılması istenen bölümlerden birinin, polis soruşturma bürosu olarak tanımlanabilecek Federal Kriminal Dairesi’nin (BKA) 14 sayfalık eleştirel deklarasyonu olduğu belirtildi. BKA, 1997 yılında aşırı sağcıların önde gelenlerine karşı yürütülen soruşturmaların sonunda bunların ülkenin iç istihbaratı Anayasayı Koruma Teşkilatları’nın köstebekleri (V-Mann) olduğunun ortaya çıkmasını eleştirmişti. BKA’nın deklarasyonunda yer alan teze göre, bu Neonazilerin yönetici kadrosunda köstebekler fikir babalığı yapmasalardı, aşırı sağcıların birçok eylemi meydana gelmeyecekti. Bakanlık, BKA’nın bu gibi eleştirel tezlerin kamuoyuna duyurulması halinde Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın itibarının zedelenebileceğinden yola çıkarak müdahale etti. Ancak Spiegel BKA’nın deklarasyonunu geçe sene kasım ayında haberleştirmiş ve kamuoyuna duyurmuştu. Federal Meclis NSU Komisyonu Başkanı Sebastian Edathy, “Ben, anayasayı korumayı bırakıp istedikleri gibi varlığını sürdürmedikleri müddetçe Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın dostuyum.” açıklamasında bulunmuştu.

Rapordan çıkartılması istenen bölümler arasında ayrıca istihbaratın üç köstebeği hakkındaki bilgiler yer aldı. Bunların, kod isimleri ‘Corelli’, ‘Primus’ ve ‘Strontium’ olan ve NSU’lu teröristlerle bağlantısı olan köstebekler olduğu belirtildi. Nihai raporda ayrıca ‘Rennsteig Operayonu’ hakkındaki detayların yer alması istenmedi. NSU’nun ortaya çıkmasından kısa süre sonra bu operasyonla ilgili dosyalar imha edilmiş, bu kamuoyuna duyulunca da Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm istifa etmişti. Thüringen eyaletinde ortaya çıkan bir gizli belge sayesinde kamuoyu bu operasyondan haberdar olmuştu. Buna göre, Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı, Thüringen Anayasayı Koruma Teşkilatı ve Alman Ordu İstihbaratı (MAD) Thüringen eyaletindeki aşırı sağcıları 1997-2003 yılları arasında takibe almıştı. Ancak Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt ve Beate Zschaepe 1998 yılında aynı eyalette kayıplara karışarak NSU adlı terör hücresini kurabilmişti. Federal Meclis NSU Komisyonu üyelerinin dün toplantı yaparak nihai rapor üzerinde mutabakat sağlamaları bekleniyordu.


CİHAN