Yazarlar

Kadir Çelik
At izi, İt izi !

Ergenekon'da da, Balyoz'da da böyle oldu !

 

Kim varsa, bir çuvalın içine doldurulup denize atıldı.

 

Nasırlaşmış düşmanlıklar hortladı, Ergenekoncu, Balyozcu yaftasıyla infazlar yapıldı.

 

Ayarlanmış gizli tanıkların yalanları, savcıların iddianamelerinin malzemesi yapıldı.

 

Bunları yapanlar; devletin içine yuvalanmış, FETÖ'nün, savcı, hakim, polis, asker kılığına bürünmüş infaz memurlarıydı.

 

Bugün de yanlışlar yapılıyor, Cumhurbaşkanı, Başbakanı bile isyan ettirecek kelepçeler takılıyor ellere !

 

Kripto FETÖ'cüler, kendilerini korumak, gerçek yüzlerini saklamak için herkesten daha agrasif FETÖ'cü kılığında.

 

Kendilerinden olanları gizlemek için, alakasız isimleri de işin içine katarak, hem intikam alıyorlar hem de gerçeklerin ortaya çıkmasını engelliyorlar.

 

Operasyonu yapan polisler, savcılar; kötü niyetli değiller, besbelli.

 

Zor zamanda, tarihi bir operasyonu yönetiyorlar.

 

Bir savcı, eğer elinde yeterli delil yoksa, gözaltındaki kişiyi serbest bırakmalı, kim ne der diye düşünmemeli.

 

Bir hakim, savcılıktan tutuklanması talebiyle önüne gelen şüpheliye, ''Ben bu kişiyi tutuklamazsam, bana da FETÖ'cü derler'' endişesiyle bakmamalı.

 

Masum insanları, kripto FETÖ'cülerin iftiralarından korumak hepimizin insanlık borcu olduğu gibi, bu darbeci örgütle mücadelede de önemli bir unsurdur.

 

FETÖ'nün himmet havuzunu, aldıkları devlet ihalelerinin karşılığı olarak birlikte dolduran ortaklardan biri tutuklanıyor, diğerleri beyler gibi dışarıda dolaşıyor !

 

Kimse, kimseyi himaye etmemeli, korumamalı; O kesilmeyen kirli eller, yarın fırsat bulduğunda yine hepimizin boğazına sarılır, hiç şüpheniz olmasın.

 

At izi, İt izine karşırsa; o toz duman içinde gerçek FETÖ'cüler yürür, gider !

Paylaş :