Bahçeli'nin Tunceli ziyareti olaylı geçti

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Tunceli ziyaretini protesto eden grup ile polis arasında çatışma çıktı

Bahçelinin Tunceli ziyareti olaylı geçti
28 Kasım 2014 Cuma 16:01 tarihinde eklendi.

Elazığ’dan karayolu ile Tunceli’ye gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Valilik girişinde araçtan indiği esnada bir kadın tarafından protesto edildi. Protestocunun korumalar tarafından valilikten uzaklaştırılmasının ardından kendisini bekleyen partilileri selamlayan Bahçeli, Vali Osman Kaymak’ın makamına geçti Burada kısa bir görüşme yapan Bahçeli, valilik ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada Ankara’da söylediklerini tekrarladı. Hedefinde ise kendisine ‘cesaretin varsa Tunceli git’ diyerek meydan okuyan Başbakan Ahmet Davutoğlu’na vardı. Tunceli’deyim diyen Bahçeli, Davutoğlu’nu istifaya çağırdı.

Bahçeli şöyle konuştu: “Muhterem Tunceliler, biz buraya sizlerle gönül diliyle konuşmak için koştuk. Ve buraya Tuncelilerle aramıza demir perde çekmek için provokasyonlar üretenleri hayal kırıklığına uğratmak için geldik. Şimdi ben Tunceli’de olduğuma göre, devletin her yerinde ve milletinin her değerinde sapasağlam durduğuna göre, Başbakan ne yapacaktır? Mahkum olmuş, mağlup düşmüş Başbakan, Tunceli’nin hassasiyetleriyle oynayarak, siyasal rant devşirme hevesinde olan bu şahsiyet bundan sonra nasıl Başbakanlık yapacaktır? İsyankarlardan özür dilemenin erdem olduğunu zırvalayan Davutoğlu gerçekten de erdemli davranıp istifa ederek, kalan haysiyet ve itibarını kurtarabilecek midir?”

Bahçeli, neden Tunceli’de olduğunu da şu sözlerle özetledi: “Bugün buraya kardeşlik hissiyatını pekiştirmek için geldim. Bugün buraya Tuncelili kardeşlerimle muhabbet bağlarını güçlendirmeye geldim aramıza örülen nifak duvarlarını yıkmak için Tunceli’deyim. Kurulan tuzakları bozmak, kapatılmak istenen gönül yollarını açmak için Tunceli’deyim.”

Başbakan Davutoğlu’nun ‘Keşke vatandaş ile de kucaklaşsaydı’ sözlerine Ankara dönüşünde cevap veren Bahçeli, “Valilik önündekiler vatandaş değil miydi?” karşılığını verdi.

İşte Bahçeli’nin konuşmasından satır başları:

'DEVLET DİZ ÇÖKMEZ'

“Devletin diz çökeceğini söyleyen Başbakana diyorum ki devlet diz çökmez, devletin el etek öpeceğini ileri süren Başbakana diyorum ki, devlet el etek de öpmez. Devlet diz çökerse millet ricat (vazgeçme) edecektir. Devlet zarara uğrarsa milletin bozgun yaşaması kaçınılmaz olacaktır. Siz bakmayın bugüne, tarihteki hiçbir Türk devleti hamdolsun ne zalimin karşısında diz çökmüş ne de hainin karşısında iki büklüm olmuştur. Bu Türk milletinin şan ve şerefinin bir mükafatıdır. Diz çökseydik, el öpseydik taviz verseydik son yurdumuzda bağımsızlığımızdan bahsedemeyeceğimiz gibi Tunceli diye bir ilimiz de olmazdı.”

'DÜNÜMÜZ VE GELECEĞİMİZ BİRLİKTEDİR'

“Bu kutlu vatan hepimizindir. Türkiye 77 milyon Türk vatandaşının kutsal hazinesidir. Nitekim herkes eşittir. Büyük Türk milleti hepimizin iftiharı, hepimizin duası ve gururudur. Acılarımız ortak, sevinçlerimiz ortak, dünümüz bir, geleceğimiz birliktedir. Tunceli 81 vilayetimizden birisidir.”

'BİZ NE İHANETTEN KORKAR, NE DE HARAM YİYENLERDEN ÇEKİNİRİZ'

“Sayın Davutoğlu, bilmiyorsa, öğrenmediyse, öğrenemediyse, buradan kendisine hatırlatıyorum. MHP’de mangal gibi yürek, demir dağları eritecek kadar devasa bir cesaret vardır. Biz ne insanımızdan cayarız, ne vatanımızdan vazgeçeriz. Biz ne devletimize yüz çeviririz, ne milletimizden koparız. Biz ne ihanetten korkar, ne de haram yiyenlerden çekiniriz. Bunlar bizim için varlığımızın, davamızın anlam ve değer yüklü ana ilkeleridir. Efendilerin koltuğuna sığınmış, sığ ve sorumsuz zihniyetlerin bizimle aşık atması, bizimle iddialaşması mümkün değildir.”

'1937 -1938 DE TUNCELİ’DE BAŞ GÖSTEREN HADİSELER BİR İSYANDIR'

"Yufka yüreklilerle çetin yolların aşılamayacağını iyi biliriz. İstismarcı, bozguncu, yıkıcı niyet ve amaçlarla bir gelecek olmayacağını bir an olsun aklımızdan çıkarmayız. Geçmişte yaşananları bugüne getirip, özür lobisi kurmanın huzur, beka ve iç barışımıza katkı sağlayamayacağını da asla unutmayız. Bu vesile ile tarihten husumet çıkarmak için el ovuşturanlara açık açık sesleniyorum. Milleti bölmeye çalışan hiçbir habis ve çevreye izin verilmez: Türk milleti, hükmü şahsiyetine, devlet olmaktan kaynaklanan hak ve yetkilerine el ve dil uzatan kanlı emellere geçmişin her döneminde haddi bildirmiştir. Bu dün olmuştur, bugün olmalıdır. Gelecekte de olmalıdır. Dünyanın neresinde olursa olsun halkının güvenini ve desteğini almış meşru bir devlet kendisine yönelmiş tehlikeleri önlemek ve bertaraf etmekle mükelleftir. Bu itibarla 1937 -1938 de Tunceli’de baş gösteren hadiseler bir isyandır ve isyana karışanlar da devrin bölücü teröristleridir. Bunların özürler dilenerek, hürmet ve hayranlıkla yad ettiğimiz evladı Kerbela’dan adledilmesi, zillet olduğu kadar da hakarettir.”

'İÇİMİZİ KARIŞTIRANLARA NİÇİN GÖZ YUMALIM'

“Elazığ ne ise, Hakkari ne ise Tunceli odur, Ankara aynısıdır. Bu topraklar bu vatanın ayrılmayacak, kopmayacak birer parçasıdır. O halde kardeşçe yaşamak varken, el ele gönül gönüle Allah’ın nimetlerinden nasiplenmek dururken içimizi karıştırmaya çalışanlara niçin göz yumalım. Oyunlara neden aldanalım. AKP, PKK ittifakıyla sürdürülen ihanet müzakerelerini nasıl ve hangi vicdan körlüğüyle görmezden gelelim? Eğer yanlışa suskun kalırsak 16. yy'da Türkçe yazan Türkçe söyleyen rahmetle andığımız Pir Sultan Abdal’a yarın mahşerde ne diyeceğiz?”

ÜLKÜCÜLER İLE BİR GRUP ARASINDA YAŞANABİLECEK KAVGAYI POLİSLER ÖNLEDİ

Bu arada MHP lideri Bahçeli’nin valilikte yaptığı konuşması sırasında her hangi bir olay çıkmadı. Yaşlıca bir vatandaş, “Bahçeli bu topraklara giremez. Burada konuşamaz” diye bağırması üzerine ülkücüler tepki gösterdi. Bahçeli, partililere ”Siz sakin olun” uyarısını yaptı. Polisler, vatandaşı alandan uzaklaştırdı. Diğer bir olay ise Devlet Bahçeli’nin şehirden ayrılması sırasında yaşandı. Konvoyun arka kısmında kalan ülkücülerle küçük bir grup arasında sözlü ve küfürlü tartışma çıktı. Birbirlerinin üzerine yürüdüler. Yumruklaşmaya varacak kavgayı araya giren polisler önledi. Gruptan bir bayanın ülkücülere el hareketi yaptığı görüldü.

AVUKATLARDAN BAHÇELİ’YE 1937-38 TEPKİSİ

Bahçeli’nin konuşmasına tepki gösteren Tunceli Baro avukatları da adliye binasının önüne çıkarak polis ile tartıştı. Bahçeli’nin 1937-38 isyanında ölenleri terörist olarak nitelendirmesine tepki gösteren baro avukatları, alkışlarla Bahçeli’yi protesto etti. Bahçeli, konuşmasının ardından Atatürk Mahallesinde bulunan Yunus Emre Camisinde Cuma namazını kıldıktan sonra karayoluyla Elazığ’a hareket etti.

BAHÇELİ GELDİ TUNCELİ KARIŞTI

Bahçeli’nin konuşma yaptığı alana 200 metre uzaklıkta toplanan 2 bin kişi protesto gösterisine polis tazyikli su ve biber gazı ile müdahale etti. Tunceli-Elazığ yolunu trafiğe kapatarak ateş yakan göstericiler polise taşla saldırdı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı ve skorksi helikopterin gün boyu keşif uçuşu yaptığı olaylarda 4 vatandaş yaralandı.


CİHAN