Burhaniye'de kıyı işgali krizi

Demiryolları Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü'nün (DLH) Balıkesir'in Burhaniye İlçesi'nde yaptırdığı Kıyı Erozyonu Önleme Mahmuz İnşaatı'nın, kıyı işgali ve ÇED sürecinden geçmediği gerekçesiyle belediye tarafından durdurulması, krize yol açtı.

Burhaniyede kıyı işgali krizi
13 Aralık 2013 Cuma 20:10 tarihinde eklendi.
DLH'nın, Ören Mahallesi sahilindeki İğdeburnu bölgesini sahilinde geçen yıl Ocak ayında başlattığı Burhaniye Kıyı Erozyonu Önleme Mahmuz inşaatı', Kıyı işgali yapıldığı ve ÇED sürecinden geçmediği gerekçesiyle Burhaniye Belediyesi İmar Müdürlüğü tarafından durdurulup mühürlendi.

Ören sahilinin İğde Burnu bölgesine DLH tarafından, erozyonla mücadele amacıyla yapılan ve kum tutucu özelliği bulunduğu öne sürülen 12 'mahmuz' son dönemde ilçenin en büyük tartışmalarından birisi haline geldi. 65'er metre aralıklarla denizin içine doğru 25'er metre uzunluğunda dökülen kayalardan oluşan mahmuzların yasal olmadığı, ÇED sürecinden geçmediği ve usulüne uygun olarak yapılmadığı gibi tartışmalar, sivil toplum örgütlerinin de katılmasıyla tekrar alevlendi.
 
Burhaniye Belediyesi Belediye CHP'li Başkanı Fikret Akova, yaptığı yazılı açıklamada, projenin geçtiğimiz yılın son günü olan 31 Aralık 2012'de, denize kayaların doldurulmasıylaya başlandığını, üstelik bu çalışmanın kim ve hangi kurum adına yapıldığını belirten bir bilginin de bulunmadığını belirterek, bu işlemden kaymakam ve belediye başkanı dahil kimsenin bilgisi olmadığın söyledi.

İlk gün kaymakamlığın talimatı ile durdurulan çalışmaların geçen 24 Ocak'ta yeniden başladığını ve projenin DLH'nin olduğunun olduğunun belediye görevlilerinin çalışmasıyla ortaya çıktığını belirten Belediye Başkanı Fikret Akova, "Denize yapılan bu kaya dolgusu hem deniz ekosistemine hem de bölgede bulunan antik limana zarar verecek.

Üstelik bu dolgu işlemi 30 Haziran 2010 tarihli DLH'nin kendi raporunun tam aksi bir işlemdi. Yangından mal kaçırılırcasına yapılan bu işlem herkesin dikkatini çekti. Turizmciler ve sivil toplum kuruluşları tepki gösterdi. Biz belediye olarak çalışmanın durdurulması istedik.

Bakanlık'tan da projeyi istedik. Bu isteğimiz 11 ay sonra 2012'de yapılan 12 mahmuzun plan teklifi 19 Aralık 2013 de bize gönderildi. Başkanlığımız bu teklifteki teknik ve hukuki eksikler nedeniyle olumsuz cevap vermiştir. Yaklaşık 15 gündür süren 2013 yılındaki kıyı tahribatına yol açan, hukuka aykırı son uygulamalarda ise Burhaniye Belediyesine gönderilen Uygulama İmar Planı teklifi dahi bulunmamaktadır" dedi.
 
'ÇALIŞMAYI DURDURMASAYDIK SUÇLU OLURDUK'
 
DLH Bursa IV Bölge Müdürlüğü'nce yürütülen çalışmanın ilçe halkı tarafından tepki ile karşılandığını, doğa katliamına yol açtığı ve gürültü kirliliğine neden olduğu yönündeki şikeyetlerini değirlendiren Belediye Zabıta Müdürlüğü'nün 29 Kasım'da 'Kıyı işgali yapıldığı' yönünde tutanak düzenlediğini belirten Başkan Akova, Burhaniye Belediyesi İmar Müdürlüğü'nün 10 Aralık'ta 'Kıyı kanuna aykırı yapılaşma, kıyı kenar çizgisini işgal ve gürültü kirliliği' gerekçesiyle tutanak düzenleyip, çalışmayı durdurduğunu kaydetti.
 
Başkan Akova, "Burhaniye halkından yoğun tepki alan doğa katline ve gürültü kirliliğine sebep olan, halkın gözünden kaçmak için geceleri yürütülen bu uygulamada çevresel etki değerlendirilmesi sürecinin de tamamlanmadığı için önce uyardık, sonra durdurduk. Kıyının doğal yapısının bozan bu çalışma, denizi de kirlettiği gibi, kamu kaynaklarının gereksiz yere sarf ediyor.

Uluslararası sözleşmelerle koruma altında bulunan deniz çayırlarına zarar verdiği gibi, uzmanların raporları gereği kaldırılması gereken taş ve kayaların daha da çoğaltılarak telafisi güç zararlar verilmesine sessiz kalamazdık. Bu açıdan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne, Kıyı işgalini yapan DLH Bursa IV Bölge Müdürlüğü'ne, Balıkesir Valiliği Çevre İl Müdürlüğü'ne, Burhaniye Kaymakamlığı'na, 29/11/2013 günü yeniden Burhaniye Kaymakamlığı'na idari başvurular yapılarak hatalı uygulamanın durdurulması ve Kıyı İşgalinin kaldırılması talep edilmiştir. Yapılan uygulamalar yasaldır, belediyeninin görevidir. Asıl biz bu çalışmayı durdurmasaydik, yasalar önünde suçlu konuma düşerdik" diye konuştu.
 
Başkan Akova, İdari başvuruların ve yasal tutanakların düzenlenmesinden sonra Burhaniye Cumhuriyet Başsavcılığına uygulamayı yapan sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ayrıca Balıkesir İdare Mahkemesi'nde yürütmeyi durdurma talepli dava açtıklarını da kaydetti.

DHA