CHP'den Çiçek'e dilekçe

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun teklifinin, 7. maddeden itibaren görüşmelerinin yenilenmesi gerektiğini ifade ederek, ''Bu teklif sıra sayısı alarak Genel Kurula gelemez. Geldiği takdirde İçtüzük ve Anayasa ihlal edilmiş demektir'' dedi.

CHPden Çiçeke dilekçe
12 Mart 2012 Pazartesi 17:27 tarihinde eklendi, 1.094 kez okundu.

Hamzaçebi, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ile 1 saat 20 dakika süren görüşmesine ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu. 
    
Cemil Çiçek'e, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda dün kabul edilen zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun teklifine ilişkin CHP'nin temel itirazlarını ilettiğini belirten Hamzaçebi, bu itirazları yazılı olarak da Meclis Başkanlığına sunduklarını anımsattı. 
    
CHP'li Akif Hamzaçebi, teklifin, bu şekliyle Anayasa ve İçtüzüğe aykırı olduğunu iddia etti. 
    
Akif Hamzaçebi, İçtüzüğe göre, komisyon görüşmelerinde gürültü, kavga varsa, oturum sakin bir ortamda yapılamayacaksa, Komisyon Başkanının oturuma ara verip, sükuneti sağladıktan sonra görüşmelerin başlayacağını, buna rağmen sükunet sağlanamıyorsa gereği yapılmak üzere durumu Meclis Başkanlığına bildireceğini söyledi. Akif Hamzaçebi, İçtüzüğün bu hükmüne uyulmadığını ifade etti. 
    
İçtüzüğün 29. maddesinin söz hakkını düzenlediğine işaret eden Akif Hamzaçebi, buna göre komisyonlarda istem sırasına göre söz verildiğini, milletvekillerinin söz talebinin gereğinin yerine getirilmesinde komisyon başkanının takdir hakkının bulunmadığını söyledi. Hamzaçebi, ''Komisyon Başkanı'nın milletvekillerinin söz taleplerini dikkate almadığını, bunun İçtüzüğe aykırı olduğunu'' iddia ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: 
    
''İçtüzüğe olan bu aykırılık, aynı zamanda Anayasa'nın, TBMM ve milletvekillerinin görevlerini düzenleyen maddesine de aykırılık oluşturuyor. Anayasa'ya göre, yasama yetkisi TBMM'nin, milletvekillerinindir. Milletvekillerine, komisyonda söz hakkı verilmeyerek, söz talepleri dikkate alınmayarak, milletvekillerinin yasama görevi ortadan kaldırılmıştır. Milletvekillerinin yasama görevini yapamaması açıkça Anayasa'ya da aykırıdır. Böyle bir tabloda, 4 artı 4 artı 4 olarak ifade edilen teklifin, 7. maddeden itibaren yapılan görüşmelerinin yenilenmesi gerekmektedir. Çünkü İçtüzüğe uygun bir görüşme gerçekleştirilmemiştir, bu yoksa ortada görüşmesi tamamlanmış olan bir teklif de yok demektir. Meclis Başkanlığına düşen görev, İçtüzüğün ilgili hükümlerinin gereğinin sağlanması için bu görüşmelerin usulüne uygun yapılması için teklifin Komisyon Başkanlığına iade edilmesidir.'' 
     
-''Saygınlığını tartışmaya açar''- 
     
Akif Hamzaçebi, Meclis Başkanı Çiçek'ten nasıl bir izlenim edindiğinin sorulması üzerine, Cemil Çiçek'in, teknik bir arkadaşını da davet ederek, kendisinin görüşlerini dinlediğini anlattı. Akif Hamzaçebi, Cemil Çiçek'in de bir konuyu açma, daha detaylı olarak ortaya koyma bağlamında bazı değerlendirmeler yaptığını ancak nihai sonucu kendilerine daha sonra bildireceğini bildirdi. 
    
''Bir süre öngördü mü-'' sorusuna Akif Hamzaçebi, şöyle karşılık verdi: 
    
''Hayır bir süre öngörmedi. Ancak, eski yıllarda Meclis Başkanlığının İçtüzüğe aykırı olarak kabul edilen tasarı veya teklifleri, komisyona iade ettiğinin örneklerini Sayın Meclis Başkanı ile görüştük. Örneğin Plan ve Bütçe Komisyonunda görev yaptığım yıllarda, Meclis Başkanlığı, Kanunlar ve Kararlar Müdürlüğü kanalıyla komisyonun kabul ettiği bir kanun tasarısını İçtüzüğün 35. maddesine aykırı bularak, komisyona iade etmişti. 35. maddeye aykırılık görerek, bir tasarıyı iade eden Meclis Başkanlığı, bu konuda yetkilidir. Geçmişte bu şekilde komisyonlara iade edilen toplam 4 tasarı vardır, örnekleri vardır. İçtüzüğe aykırılık varsa, TBMM Başkanı'nın bu konuda açık bir görevi var demektir. Burada da İçtüzüğün 29 ve 46. maddelerine çok açık aykırılık vardır. Aykırılığın hangi maddeye ilişkin olduğu önemli değildir. Sonuçta aykırılık aykırılıdır. Böyle bir tabloda, bu teklif sıra sayısı alarak Genel Kurula gelemez. Geldiği takdirde çok açık şekilde İçtüzük ve Anayasa ihlal edilmiş demektir. Hukukun egemen olacağı bir sürecin işlemesi gerektiğini düşünüyorum. Kavga, dövüş, gerilim, bunlar doğru şeyler değildir. Herkes görüşünü sükunet içinde ortaya koyabilir.'' 
    
Akif Hamzaçebi, teklifin iade edilmemesi halinde ne olacağının sorulması üzerine, Anayasa ve İçtüzüğün, iade edilmesini gerektirdiğini söyledi. Hamzaçebi, ''Geçmişte 4 kez tasarı ve teklifler, İçtüzüğe aykırı görüşülüp, kabul edildiği gerekçesiyle ilgili komisyona iade edilmişse, bu sefer iade edilmemesi, Meclis Başkanlığının saygınlığını tartışmaya açar. Sayın Meclis Başkanı'nın, bu konuyu hassasiyetle tartacağı inancındayım'' dedi. 
    
Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Nabi Avcı'ya kırtasiye malzemesi atıp atmadığına ilişkin soruyu Akif Hamzaçebi, ''Sayın Avcı'nın anlattığı şekilde bir olay cereyan etmedi. Milli Eğitim Komisyonunda, Pazar günü yaşanan demokrasi ayıbını, bir bant aparatı örtmeye yetmez'' diye yanıtladı.