Çiller'le ilgili delil bulunamamış

Faili meçhul cinayetlere ilişkin davada dönemin Başbakanı Tansu Çiller hakkında verilen takipsizlik kararının gerekçesinin "delil bulunamaması" olduğu ortaya çıktı

Çillerle ilgili delil bulunamamış
13 Ocak 2014 Pazartesi 12:32 tarihinde eklendi, 1.168 kez okundu.
Eski Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın yöneticiliğindeki “çete”nin işlediği iddia edilen 18 faili meçhul cinayete ilişkin açılan davada dönemin Başbakanı Tansu Çiller hakkında yöneltilen suçlama ve ardından takipsizlik kararı verilmesinin gerekçesi ortaya çıktı.
 
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre, savcılık, 4 Kasım 1993 tarihinde “PKK’nin haraç aldığı işadamlarının ve sanatçıların isimlerini biliyoruz, hesap soracağız” diyen ve faili meçhulleri başlatmakla suçlanan Tansu Çiller’in şüphelileri suç işlemeye teşvik ettiğine, azmettirdiğine ilişkin soyut iddialar dışında dava açmak için delil bulunamadığını savundu. Soruşturma kapsamında 18 cinayetle suçlanan Çiller’in ifadesi dahi alınmadı. Diğer yandan davanın açılmasını, yaptığı itiraflarla sağlayan eski Özel Harekâtçı Ayhan Çarkın’ın “Cinayetler devletin bekası için MGK kararı ile işlendi” ifadesine ilişkin savcılığın hiçbir işlem yapmaması dikkat çekti. Bu konuda MGK’den konuya ilişkin bilgi, belge istenmedi.
 
Terör suçlarına bakan savcı Sadık Bayındır’ın 19 kişi hakkında dava açtığı faili meçhul cinayetler soruşturmasında 55 kişi hakkında takipsizlik kararı verdiği anlaşıldı. Cumhuriyet’in ulaştığı takipsizlik kararında eski başbakanlardan Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, dönemin İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür, Yavuz Ataç, emekli tümgeneral Veli Küçük, Hanefi Avcı, Ali Fevzi Bir, Abdullah Çatlı, Yaşar Öz, Sami Hoştan gibi isimler dikkati çekti. Çatlı hakkında takipsizlik verilmesine gerekçe olarak 3 Kasım 1996’da Susurluk kazasında hayatını kaybetmesi gösterildi.
 
Çiller’in başbakanlığı döneminde 1990’lı yıllarda işlenen cinayetlerle ilişkilendirilmesine özellikle 4 Kasım 1993 tarihinde İstanbul Holiday Inn Oteli’nde yaptığı açıklama neden oldu. Tansu Çiller o açıklamasında, “Türkiye, milis hareketi niteliğine dönüşmüş ve yaygınlaşmış bir terör hareketiyle karşı karşıyadır. PKK’nin haraç aldığı işadamları ve sanatçıların isimlerini biliyoruz, hesap soracağız” demişti.
 
Kararda, Çiller’in arasında bulunduğu şüphelilerle ilgili şöyle denildi:
 
“Yapılan soruşturmada şüpheliler; Veli Küçük, Hanefi Avcı, Mehmet Eymür, Sedat Peker, Ali Fevzi Bir, Doğan Güreş, Tansu Çiller, Nahit Menteşe, Ali Yasak, Yavuz Ataç, Müfit Taygun, Emin Arslan, Yaşar Öz, Memduh Samuray Bayraktaroğlu, Erhan Özen, Cevat Korkmaz, Bahri Avcı, Hasan Aydoslu, Mustafa Aydoslu, Hüseyin Doğruel, Kahraman Bilgiç, Ünal Sümer, Ömür Özçelik ve Sami Hoştan’ın iddia edilen öldürme eylemlerine katıldıklarına/iştirak ettiklerine, eyleme katılanlara yardım ettiklerine, eyleme katılan diğer faailleri azmettirdiklerine, diğer failleri suç işlemeye teşvik ettiklerine dair soyut iddia ve ihbarlar dışında dosya kapsamında dava açmak için delil bulunmadığı anlaşıldığından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.”
 
'Azmettirdiği iddiası'
Sözleri nedeniyle faili meçhul cinayetler dosyasında Çiller’in adı da şüpheli oldu. Ancak savcılık soruşturma sonunda Çiller’e takipsizlik kararı verdi. Takipsizlik kararında işadamları listesi açıklamasından bahsedilmezken, Çiller’in “Suç işlemek amacı ile kurulan silahlı örgüt/teşekkül faaliyeti çerçevesinde adam öldürmek-adam öldürmeye iştirak etmek” suretiyle 18 kişinin öldürülmesi eylemine katıldıkları ve bu anlamda silahlı suç örgütüne yardım ettiklerinin iddia edildiği anlatıldı.