Davutoğlu'ndan Sarkozy'ye: Aynaya bak

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dış politika konularında genel bir değerlendirmenin yapıldığı BDP'yi ziyaretinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

 

Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen ve "İsviçre'dekine benzer yasa çıkarabilecekleri" yönündeki ifadelerine ilişkin görüşünün sorulması üzerine Davutoğlu, bu açıklamayı yakından takip ettiklerini ifade ederek, "Bu tür açıklamaları bir siyasi oportünizm olarak görürüm. Maalesef Avrupa'da ne zaman seçim ortamına girilse bu tür siyasi oportünizmler yapılıyor. Bu açıklamanın bugün yapılıyor olmasının, tamamıyla Fransız iç siyasetindeki tabloyla ilgili olduğunu değerlendiriyoruz. Bu çok yanlış bir açıklamadır" diye konuştu.

 

Bu açıklamanın Türkiye ile Ermenistan arasında başlayan ve bir takım aksamalara rağmen sürmekte olan süreci de olumsuz etkileyecek bir tavır olduğuna işaret eden Davutoğlu, bu tür açıklamaların herhangi bir barış sürecine katkıda bulunacağını düşünmenin mümkün olmadığını söyledi. Davutoğlu, şunları kaydetti:

 

"Biz tarihimizle yüzleşiriz ama bizim tarihimiz Türklerle Ermenilerin asırlarca bir arada yaşama tarihidir aynı zamanda. Aynı şehirlerde, aynı mahallelerde yaşamak, aynı kültürü teneffüs etmek. Mimari olarak Türk mimarisi dediğimiz unsurlarda Ermeni kardeşlerimizin, o dönemdeki vatandaşlarımızın çok büyük katkıları da olmuştur.

 

Bu tarihle biz yüzleşiriz, bunda problem yok. Ama esas kendi tarihleriyle yüzleşemeyecek olanların, uzun sömürgecilik asırlarıyla, hükmettikleri toplumlarla hiç kaynaşmayan, onları alt sınıf olarak, uşak olarak gören zihniyetlerin kendi tarihleriyle yüzleşmeleri lazım. Sömürgeci bir geçmişe sahip olan herhangi bir devletin ya da toplumun Türkiye'ye tarihle yüzleşme konusunda ders verme gibi bir tutuma hakkı yoktur.

 

Başta Afrika halkları olmak üzere, Fransa'nın kendi tarihiyle yüzleşmesinde büyük fayda var, dünya barışı için. Biz her zaman kendi tarihimizle yüzleşiriz. Bu konuda çok açık tavır da takındık. 1915'teki acıların hepimizin acısı olduğunu defaatlerce vurguladık. 'Karşılıklı olarak acılarımızı adil bir hafıza ile paylaşalım' dedik. Bu konuda bizim gocunacak bir yönümüz yok. Ama tarihle yüzleşme tavsiyesini bize söyleyenler önce aynaya baksınlar."