Denetim arttı, korsan azaldı

Yayıncılık sektörü kitapta karekod uygulamasından memnun. Ürünleri matbaadan, dağıtıma ve okura dek denetlemelerine imkân tanıyan uygulama ile korsan satışlar yüzde 15 gerilerken, sektörün gelirleri önemli oranda artıyor. Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu (YAYFED) Başkanı Bayram Murat, bu sayede korsan ürünlerin raflarda bulunma imkanı kalmadığına işaret ederken, “Daha evvel denetimleri yetkin kurumlar ve bireyler yapıyordu. Ama şu an yapamayan yok. Yayınevi maliki olarak eliniz ardınızda kitapçıya girip korsanı belirleyebiliyorsunuz. Hali ile kitapçı da korsanı korkudan raflardan indiriyor, taliplilerine satıyor.” diyor. Basım Yayın Meslek Birliği (BASYAYBİR) Başkanı Hüseyin Doğru da Bayram Murat gibi karekodun korsan kitap satışına önemli oranda engel olduğunu belirtiyor. 

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2012 Ocak ayından bu yana kitap, CD ve DVD’de karekod uyguluyor. Korsanın önünü almayı; yayıncıların ürünlerini matbaadan dağıtıma, okura dek takip edebilmelerini amaçlayan model, el terminalleri ile ana sisteme bağlanılıp online olarak bütün verilerin toplanmasını mümkün kılıyor. Bu yolla kitaplarda bulunan karekod okunarak onun sahte olup olmadığı, eserin doğru olup olmadığı anlaşılabiliyor. Karekodun korsanı önlemede oynadığı rolü Cihan’a anlatan yayıncılar, uygulamanın denetimleri kolaylaştırdığında hemfikir.

 

Sektörün çatı kuruluşlarından YAYFED'in Başkanı Bayram Murat, karekodlu bandroller ile güvenliğin artırıldığını vurguluyor. Bununla iki yönlü takibin mümkün olduğundan söz eden Murat, “Bir yandan Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Emniyet, bir yandan da yayıncılar kitapların nerelerde ve ne halde olduğunu görebiliyor. Tabii bu yolla kitapları kopyalamak, taklit ürünler ortaya koymak kolay olmuyor.” ifadelerini kullanıyor. Uygulamanın başarılı ve yayıncı adına yararlı olduğunu aktaran Murat, şöyle devam ediyor:

 

 

 

“Karekodlu bandrolün güvenliği normal barkoda göre 6 kat artırılmıştır. Yani taklidi mümkün değil. Bundan öte yayıncıların her biri ürünlerini takip edebiliyor. Ayrıca karekodlu bandrol ile kitapçılar, korsanı takip edebildiği gibi ticari faaliyetlerini görebiliyor. Yayınevleri karekodlu bandrolleri okutarak depolama, sevkıyat ve dağıtımlarını yapabiliyor. Böylece hem gelirlerini koruyor hem de kar ediyorlar.”

 

 

 

Karekodun korsanı yüzde 15 daralttığından söz eden Bayram Murat, şu an taklit ürünlerin raflarda bulunma imkânının kalmadığını dile getiriyor. YAYFED Başkanı, “Daha evvel denetimleri yetkin kurumlar ve bireyler yapıyordu. Ama şu an yapamayan yok. Yayınevi maliki olarak eliniz ardınızda kitapçıya girip korsanı belirleyebiliyorsunuz. Hali ile kitapçı da korsanı korkudan raflardan indiriyor, taliplilerine satıyor.” diyor. Bandrollerin tamamına karekodların oturtulması temennisinde bulunan  Murat, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan karekodlu bandrol içinde kitap ile ilgili tüm detayların bulunmasını talep ediyor.

 

Murat, bakanlığın akıllı telefon ve androidde de karekodu yayacağını da müjdeliyor.

 

BASYAYBİR Başkanı Hüseyin Doğru ise yayıncıların karekod ile kitaplarının nerede satıldığının görüldüğünü ifade ediyor. Karekodun kullanımı için yayıncıların teknik yatırımının şart olduğunu belirten Hüseyin Doğru, şunları kaydediyor:

 

"Onlar bu yatırımı yaptıkları takdirde ürünlerini her aşamada takip edebilir. Karekod ile bandrolün bir aradalığı önemli. Çünkü şu aşamada kitaplardan karekodun sökülmesi suç değil ama karekodlu bandrolün sökülmesi suç. Temelinde karekoddan yararlanma oranı giderek artıyor. Yayıncılarımız, uygulamayı kullanıyor. Bunlar bu yolla hangi bölgeye ürün gönderdiklerini biliyorlar. Onun için diğer yayıncılar da teknik yatırımlarını yapıp hemen karekoda geçmeli." 

 

Karekodun ardından kitapçı raflarında legal bandrol ile illegal kitap satılamadığını bildiren BASYAYBİR Başkanı, model ile korsanın tezgah altına indiğine temas ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı ISBN numaralarını karekod içine gömmeye davet eden Hüseyin Doğru, “Böyle olduğunda karekod ve barkod ayrı ayrı okutulmayacaktır. Şu an barkod ve karekod ayrı ayrı okutuluyor. Onun için Kültür ve Turizm Bakanlığı hangi barkodu hangi ay verdiğine dair data oluşturmalı, bunu yayınevine açmalı.” önerilerinde bulunuyor.