Erdoğan bütün davalarını geri çekti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Şu ana kadar şahsıma her türlü saygısızlığı, hakareti yapanlar bir defaya mahsus affediyorum, davalarımı çekiyorum' dedi.

 

BEŞTEPE Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen, 'Şehitleri Anma Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, besmele ile başladığı konuşmasında şehitlerin adlarının yaşatılacağı vurgusunu yaptı ve Batı'nın darbe sonrasındaki tavrını eleştirdi. 

 

Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nin tüm millete hayırlı olması dileğinde bulunarak açılışı yapan Erdoğan, "15 Temmuz gecesi 170'i sivil, 62'si polis ve 5'i de asker, toplam 237 şehit verdik. Bugün itibarıyla yaralı sayımız 2 bin 191. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına, milletimize başsağlığı diliyorum" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu ülkede şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmadı, kalmayacak. Bizim şehitlerimizin yattıkları toprak belli, tuttukları bayrak belli, yüreklerindeki iman belli, dillerindeki kelime-i şehadet, kelime-i tevhid belli. Peki onları şehit edenlerin neyi belli? Sadece ihanetleri. Şehitlerimizin hiçbiri bizim için meçhul değil, bilakis onların her biri milletimizin malumudur ve ebediyen malumu olarak kalacaktır. Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin önemli bir parçası olan bu eserin açılışını, böylesine önemli ve anlamlı bir dönemde çok kıymetli misafirlerimizle yapmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Aramızda 15 Temmuz şehitlerinin yakınları ve 15 Temmuz gazileri var. Kendilerine hoş geldiniz diyorum." dedi.

 

ARİF NİHAT ASYA'NIN ŞİİRİNİ OKUDU

Şehitliğin İslam'da peygamberlikten sonra en yüksek makam olduğunu söyleyen Erdoğan, Arif Nihat Asya'nın, "Bir bayrak rüzgar bekliyor" şiirinden alıntı yaptı. Erdoğan, Asya'nın "Şehitler tepesi boş değil, biri var bekliyor. Ve bir göğüs, nefes almak için, rüzgar bekliyor. Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye, yattığı toprak belli, tuttuğu bayrak belli, kim demiş meçhul asker diye? Destanını yapmış, kasideye kanmış. Bir el ki; ahretten uzanmış, edeple gelip birer birer öpsün diye faniler. Öpelim temizse dudaklarımız, fakat basmasın toprağa temiz değilse ayaklarımız. Söyledi söyleyenler demin, gel süngülü yiğit alkışlasınlar, şimdi sen söyle, söz senin. Şehitler tepesi boş değil, toprağını kahramanlar bekliyor. Ve bir bayrak dalgalanmak için; rüzgar bekliyor" şeklindeki şiirini okudu.

 

"ŞEHİTLERİMİZİN ADLARINI YAŞATACAĞIZ"

Erdoğan şöyle devam etti: "237 şehidimizin her birinin adını aynen Çanakkale şehitlerinde olduğu gibi anıtlaştıracağız. İnşallah kurumlarımızla ve aynı zamanda İstanbul'da Boğaziçi Köprüsü'nden çıkar çıkmaz Anadolu Yakasındaki tepe noktada anıtlaştıracağız. Ankara'da hemen Külliyemizin karşısında anıtlaştıracağız ve okullarımıza isimlerini vereceğiz ve kalıcı kılacağız. Şehitlerin aziz hatırasını yaşatmak için Boğaziçi Köprüsü'nün adını 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TBMM'nin ve Genelkurmay Başkanlığının bulunduğu kavşağın adını 15 Temmuz Şehitler Meydanı, Kızılay Meydanı'nın adını da 15 Temmuz Kızılay Demokrasi Meydanı olarak değiştireceğiz."

 

"DARBECİLERİ, ŞAHSIMI ÖLDÜRMEDİLER DİYE ELEŞTİRDİLER"

"İsterdim ki demokrasiden, demokratik parlamenter sistemlerden bahsedenler önce gelsinler de bizim parlamento binamızı bir gezsinler" diye konuşan Erdoğan, "Zerre kadar demokrasi inançları varsa gelsin burayı bir görsünler ama gelmediler. Bunların içinde, darbe girişiminde bulunanları önce niçin şahsımı öldürmedikleri için eleştirecek, onlara akıldanelik yapacak kadar niyetlerini açık edenler de oldu. Açık açık söylediler, 'Önce Erdoğan'ı öldürmeliydiniz' dediler. Bu kadar ileri gidenler de oldu. Ya bizim derdimiz zaten o değil ki! Biz, kefenimizi giyerek yola çıktık zaten. Bizim bu noktada herhangi bir gailemiz yok" ifadelerinde bulundu.

 

"BATI, 1 TAZİYEDE BULUNUYOR, 9 AKIL VERİYOR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Batı dünyasının gösterdiği reaksiyonu da eleştirerek "Şimdi birileri bize akıl veriyor Batı'dan, 'Geçmiş olsun' ama ardından bir şey daha söylüyor, 'Fakat bu açığa alınanlar sebebiyle endişeliyiz' diyorlar. Siz işinize bakın ya! Benim ülkemde darbe olacak ve 237 şehidim, 2 bin 191 yaralım olacak; sen bir tane kalkıp taziyede bulunacak, ardından 9 tane nasihat vereceksin, o aklı kendine sakla." dedi. "Ülkesi ve milleti için canını ortaya koyan bu kardeşlerimizin emanetlerine sahip çıkmak, bizim namus borcumuzdur." dedi. Erdoğan ayrıca, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın şehit ve gaziler için kampanya başlattığını, Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank, Ziraat Katılım ve Vakıf Katılım'da açılan hesaplarda tüm hayırseverlerin yardımlarının toplandığını dile getirdi.

 

"BUNU ANCAK KAFİR YAPAR"

"Bakınız hemen şuracıkta, önce Jandarma ile Külliye arasındaki kavşağı uçakla bombaladılar, yetmedi, arkasından tam camimizin önünü bombaladılar, orada 5 şehit verdik. Kardeşlerim, bunu ancak kafir yapar. Bunu 'Ben Müslümanım, ben Türküm' diyen birisi yapabilir mi? Bunların bu milletle alakası yok." diye konuştu. "Bunlar benim askerimin içerisine nasıl sızmış? Bunlar benim polisimin içerisine nasıl sızmış? Bunlar bizim devlet kurumlarımızın içine nasıl sızmış?" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Batı'yı eleştirerek, "Bir terör eyleminde 5 kişi, 10 kişi öldüğü zaman dünyayı ayağa kaldırıyorsunuz, öyle mi? Burada Türkiye Cumhuriyeti devleti gibi demokratik, parlamenter sisteme sahip çıkmış, yüzde 52 ile seçilmiş bir Cumhurbaşkanı, yüzde 50 ile hükümet eden bir iktidar var bunlara karşı bir darbe yapılıyor siz bu Hükümetin, bu devletin yanında yer alacağınıza kalkıp darbecilerin yanında yer alıyorsunuz. Şu ana kadar ne Avrupa Birliğinden ne Avrupa Konseyinden ne Batı'dan kalkıp da buraya taziye için gelen bir kişi yok ve utanmadan kalkıp bu tür şeyleri söyleme, zilletinde bulunuyorlar. Ondan sonra da ne diyorlar, 'Erdoğan çok sinirli, çok asabi.' Kardeşlerim az önce bir şey söylediniz, şunu unutmayın, biz sadece ve sadece rükuda Allah'ın huzurunda eğiliriz. Biz kula kul olmadık, olmayacağız, onu Fetocular düşünsün, onlar kula kul. Onlar öyle konuşuyor: 'O bize şah damarından daha yakın.' diyor. Zavallılar, cahiller! Bize şah damarından daha yakın olan sadece Allah'ımızdır ve biz Allah'ımıza kulluk ederiz," diyen Erdoğan ayrıca darbeye karşı direnen kadınlara da değinerek, "Ben hanım kardeşlerimi, Nene Hatunlarımızı kutluyorum. O tankların karşısına dikilip orada şehit olan hanım kardeşlerimi ve dik durup yılmayan hanım kardeşlerimi kutluyorum. Bunun yanında tankın altında, şehit olma azmiyle olup ama şehit olmayan, fakat o yiğitliği gösteren gencimizi kutluyorum. Tank paletlerinin altına girenleri kutluyorum. Şehit olanları benim kutlamak haddime mi? Onu Rabb'im kutlamış, sevgili Peygamber'im kutlamış, o sevgili Peygamber'imize komşu oluyor, müjdesini erkenden almış. Ben şehitlerimizi kıskanıyorum, Rabb'im bizleri onlarla birlikte haşretsin" ifadelerini kullandı.