"Erdoğan'ın korku ve paniği yüzüne yansıyor"

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yaşadığı korku ve paniğin yüzüne yansıdığını söyledi.

Erdoğanın korku ve paniği yüzüne yansıyor
27 Şubat 2014 Perşembe 18:21 tarihinde eklendi.


Yerel seçim çalışmaları çerçevesinde Alanya'da sivil toplum örgütleriyle bir araya gelen Akaydın, basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. "Başbakan Erdoğan’ın son zamanlardaki davranışlarını bir doktor gözüyle nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Akaydın, Başbakan'ı epeydir hiç iyi görmediğini belirtti. Dünya tarihinde, egosu çok şişkin liderlerin yakın çevresindeki insanların verdiği moralle çok yanlış yaptıklarının görüldüğü ifade eden Akaydın, Erdoğan’ın da yanlışlıklarda boğulmuş bir görüntü verdiğini söyledi.

Erdoğan’ın büyük bir korku ve panik içinde olduğunu ifade eden Akaydın, bunun da yüzüne yansıdığını kaydetti. "Başbakan, kendini sadece sandıktaki oylara bakarak aklandığını düşünüyorsa büyük bir yanılgı içerisindedir." diyen Akaydın, "Kendi vicdanında kendini aklayabiliyor mu? aklayamıyor mu?" diye sordu. Akaydın, insanın önce yüreğinde, beyninde kendisini aklaması gerektiğini söyledi.

AKP’li milletvekillerine seslenen Akaydın, "Yani siz bunu gerçekten içinize sindirebiliyor musunuz bu ülkede yaşananları? Vicdanınızın sesine bir bakın, vicdanınızı bir dinleyin. Yüreklerinize hitap ediyorum.’ dediğini kaydeden Akaydın, bunların büyük çoğunluğunun da sindiremediğinin farkında olduğunu belirtti. Akaydın, “Ama şuanda büyük bir şaşkınlıkla yerel seçimi bekliyorlar. Onların bir bölümü yerel seçimde yüzde 40’ın üstünde kalırsak herhalde aklanmış oluruz vicdanlarında düşünüyorlar. Ama ben onların da kendi vicdanlarının sesini dinleyerek karar vermeleri gerektiği düşüncesindeyim.” şeklinde konuştu.

"HİÇ KİMSE PARALEL DEVLET YAPTI DİYE KOLAYCILIĞA SIĞINMASIN"

Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'ın ses kaytılarınan da değinen Akaydın, bundan önce de birisi kendi partisinde, bir kaçının da MHP’de olmak üzere bazı gizli kamera kayıtlarının çıktığını, hiç kimsenin ‘Bunlar olmadı’ demediğini ifade etti. Akaydın şöyle konuştu: "Ama Sayın Başbakan bunun birinci derecede sorumlusu olduğu halde o devirde bunları ciddiye almadığı gibi başına bu işler gelmiş siyasilerle politik arenada dalga geçti, aşağıladı. Dolayısıyla ayıba ortak oldu. Aynı ayıp şimdi yine devam ediyor.

Bunun kimin yaptığını bilmiyoruz. Yani hiç kimse ‘paralel devlet' yaptı’ diye bir kolaycılığa sığınmasın. Artık belli konularda özellikle poliste, milli istihbaratta yanlış yapmaya başladığınız zaman bu bir yerden kendiliğinden ortaya çıkar. Yani zincir kopar. Bütün dünya ülkelerinde bu böyle olmuştur. Bu yöntemi uygulayan hükümetlerin ayıbı çorap söküğü gibi çıkar ortaya. Bunu geçmişte yazan köşe yazıları var. Beklenen birşeydi bu.

Neticede bunu yapan polisse polis, MİT’se MİT veya CIA ise CIA. Bir gün bu bir patlar çorap söküğü gibi gider. Çünkü bu kadar giden kalabalıkları kontrol edemezsiniz. Otonomi kazanır kendi kendine. Aynı kanser hücresi gibi. Belki de çıkar karşılığı yaptıklarını deşifre edebilirler. Ama bu yanlışlıkların içerisinde hükümetin olduğu 7-8 bin kişinin dinlendiği, ama bunların hiç birinin ortaya çıkarılamadığı hesabı var. Bunun hesabını bunca yıl veremiyorsa Başbakan zımnen bunun ayıbını kendisi kabul etmek zorundadır diye düşünüyorum."

"3 TANE SUÇ DUYURUM VAR AMA KİMİ KİME ŞİKAYET EDİYORSUN"

Antalya’da 5 yılda 3 önemli suç duyurusunda bulunduğunu kaydeden Akaydın, bu suç duyurularının bir bölümünün sonuçlanmadığını söyledi. Bir bölümünde savcının takipsizlik kararı aldığını ve İçişleri Bakanlığı’na dosyayı havale ettiğini belirten Akaydın, dosyanın İçişleri Bakanlığı müfettişleri tarafından örtbas edildiğini iddia etti. Akaydın konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bir tane dava var yürüyen. O davada da Milletvekili zırhıyla elimine edildi. Ama aklanan kimse yok davada. O dava devam ediyor.

Ama özellikle tramvay ihalesi dünyada kilometre maliyeti en yüksek tramvay ihalesidir. Şuanda onun parasını Antalya halkı ödeyecek. Daha ödenmedi. 150 milyon Euro borçluyuz. 10.5 kilometre hat 150 milyon Euro. Yani kilometre maliyeti 15 milyon Euro. Bugün AK Partili belediyelere de soruyorum. Kaça mal ettiniz tramvaylarınız diye? Kilometrede ortalama bugün 5 milyon Euro’dur. Dolayısıyla tramvay ihalesini ben çok pahalı buluyorum. Ama kimi kime şikayet edeceksin ki? Türkiye’de şikayet etmeniz gereken makamlarda artık siyaseten ele geçirilmiş makamlar olduğu için sonuç alınmadığı içinde bir şekilde imalı olarak ifade ediyorum."


CİHAN