ETA'ya silah bırakma çağrısı

İspanya'nın kuzeydoğusundaki Bask özerk bölgesinin bağımsızlığı için mücadele eden ve AB terör örgütü listesinde bulunan ETA'nın silah bırakmasının teşvik edilmesi amacıyla ''Uluslararası Barış Konferansı'' düzenlendi.

ETAya silah bırakma çağrısı
17 Ekim 2011 Pazartesi 19:26 tarihinde eklendi.

Bask bölgesindeki "Lokarri" adlı sosyal hareketin ve Bask'ta terörizmi sonlandırmak için yaklaşık 1,5 yıldır çalışmalar yapan Uluslararası Temas Grubu'nun girişimleriyle San Sebastian kentinde bugün organize edilen barış konferansına, eski BM Genel Sekreteri ve Nobel Barış Ödülü sahibi Kofi Annan, eski İrlanda Başbakanı Bertie Ahern, eski Norveç Başbakanı Gro Harlem Bruntland, İrlanda'daki Sinn Fein partisinin lideri Gerry Adams, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in Kuzey İrlanda ile ilgili konulardaki başmüzakerecisi Jonathan Powell, eski Fransa İçişleri Bakanı Pierre Joxe gibi uluslararası alanda önemli ve terörizme karşı mücadelede tecrübeli kişiler katıldı. 
    
Barış Sarayı'ndaki toplantılara, Bask bölgesinde şu anda ana muhalefette bulunan Bask Milliyetçi Hareketi (PNV) ve Bask parlamentosundaki diğer siyasi partiler, Bask'taki aşırı milliyetçi sol hareket "izqiuerda abertzale", Bask'taki sendikalar ile bazı işadamları katıldı. Konferansta İspanya merkez hükümetinden ve Bask özerk yönetimi hükümetinden herhangi bir temsilcinin olmaması dikkat çekerken, ana muhalefetteki sağ görüşlü Halk Partisi (PP) ile Terörizm Kurbanları Derneği'nin konferansa en fazla karşı çıkanlar olması öne çıktı. 
    
Uluslararası uzmanlar, ETA'ya "silah bırakması", İspanyol ve Fransız hükümetlerine ise "diyalog" çağrısında bulundu. 
    
Görüşmeler sonrasında bir basın açıklaması yapan eski İrlanda Başbakanı Ahern, ETA'ya, "Tamamen silahlı mücadeleyi bırakma ve İspanyol ile Fransız hükümetleriyle diyalog kurma" çağrısında bulundu. 
    
Uluslararası uzmanlar ayrıca, ETA'nın silah bırakması halinde İspanyol ve Fransız hükümetlerinden "Bask'taki çatışmaların sonuçlarına ilişkin diyaloğa geçmelerini" istedi. Açıklamada, Bask'taki barış sürecinde çok hassas bir konumu bulunan tüm terör kurbanlarının tanınmasına da atıf yapıldı. 
    
Bu arada, "Uluslararası Barış Konferansı" girişimi İspanya'da genel anlamda olumlu bir hava yaratsa da, özellikle bunun "ETA'nın sonu anlamına gelmediğine" vurgu yapıldı. Sosyalist hükümetin sözcüsü ve Bayındırlık Bakanı Jose Blanco, barış konferansını "ileri bir adım" olarak değerlendirip, buna rağmen "ETA'nın sona ereceğine ilişkin spekülasyon yapılmamasını" istedi. Adalet Bakanı Francisco Caamano da "bu tip konferansların ETA'nın sonuna doğru gidilmesine yardımcı olduğunu, ancak kimsenin hükümetten yasaların uygulanmasında ödün vermesini bekleyemeyeceğini" ifade etti. 
    
20 Kasım'da yapılacak erken genel seçimleri tek başına iktidara gelecek şekilde kazanması beklenen Halk Partisi ise uluslararası barış konferansı girişimine karşı oldukça eleştirisel bir yaklaşım gösterdi. Halk Partisi sözcüsü Esteban Gonzalo Pons, "Annan ve Adams gibi bu konferansa gelen uluslararası şahsiyetlerin, ETA ve Bask'ta yaşananlarla ilgili bir gram fikirleri yok" derken, ETA'nın silah bırakması için hiçbir bedel ödemeye gerek olmadığını savundu. 
    
Öte yandan ülkenin yüksek tirajlı sol görüşlü gazetesi El Pais gazetesinde bugün yer alan bir haberde, polisteki terörizmle mücadele uzmanlarının ETA'nın ateşkesle başlayan yeni sürecini "aldatıcı" olarak gördükleri vurgulandı. ETA'nın "tiyatro yaptığını" savunan polis kaynakları, terör örgütünün amacının sosyalist hükümeti yıpratmak olduğunu savundu. 
    
43 yıldır terör faaliyetlerinde bulunan ETA, bu zamana kadar 343'ü sivil, 486'ı asker veya polis olmak üzere toplam 829 kişiyi öldürdü. Son olarak 16 Nisan 2010 tarihinde Fransa'da bir Fransız güvenlik görevlisini öldüren ETA, 5 Eylül 2010 tarihinde ilan ettiği ateşkesi 10 Ocak 2011'de kalıcı, genel ve doğruluğu uluslararası alanda kontrol edilebilir düzeye çıkartmıştı. Son yıllarda düzenlenen operasyonlarla çok ciddi bir yara alan ve önemli liderleri tutuklanan ETA'nın silah bırakmaya doğru yol aldığı yönünde İspanya'da ortak görüş bulunurken, başta güvenlik güçleri ve hükümet sürekli "temkinli olunması" uyarısında bulunuyor.