Yazarlar

Kadir Çelik
Fethullah Gülen, Fethullahçılığı neden lanetledi ?

Çok yıllar önceydi.

Altunizade’deki FEM dershanesinin ikinci katında buluştuk, Fethullah Gülen’le.
Yemek yedik, sonra ‘’gel’’ dedi bana ve küçük bir odanın önünde durduk.
10 metre kare büyüklüğündeki oda, Gülen’in özel mekanıydı.
Ağır şeker hastası olduğundan, yediklerinin de sınırlı ve kontrollü olduğunu anlattı.
Her sözünde, dünya nimetleriyle ilgisi olmadığının altını çizer gibiydi.
Sonraki yıllarda, Gülen’le ilgili yazılmış, lehte ve aleyhteki yayınların tümüne yakınını satır satır okudum.
Fethullah Gülen’in hayatı hep, ‘’bir lokma bir hırka’’  şeklinde geçiyor.
İstese, dünya nimetleri ayaklarının altına serilirdi, ama o hep azla ve zorla yaşamayı tercih etmiş.
Şimdi Amerika’daki geniş alanlara sahip çiftlik yaşamı, Gülen’in bugüne değin tercihlerinin dışında, dünyevi bir rahatın kucağında olması bana şaşırtıcı geliyor !
Gülen ekran konuşmalarında, cami kürsülerinde hep kendini eleştirir, ‘’benim gibi yemek yemesini bilmeyen’’ tanımını geçen akşam ekranda kullandı.
Kendini ‘’hiç’’ mertebesinde görmek, Hz Mevlana’nın yaşam felsefesidir.
Fethullah Gülen kendini ‘’hiç’’ görüyor ama Türkiye, Fethullahçılar denen kişilerin gücünü konuşuyor.
Hanefi Avcı, cemaate mensup polislerin neler yaptıkları üzerine kitap yazdı.
Yazılmayan ama konuşulan daha şok edici olaylar herkesin dilinde.
Geçen akşam Fethullah Gülen,ekranda,’’ Fethullahçı’’ tanımı üzerine konuştu.
‘’Böyle bir topluluk varsa, Allah beni yok etsin’’ dedi !
Fethullahçı tanımını yapanları Allah’a havale etti ve  kelimeyi de lanetlediğini belirtti.
Birinci ağızdan, samimi olduğuna yürekten inandığım bu açıklamalar, şu sorunun sorulmasını zorunlu kılıyor.
Devlet içinde Fethullahçı yapılanma yoksa, bu kişiler kim?
Kime hizmet ediyorlar,  nereden talimat alıyorlar?
Fethullah Gülen’in ekranda hiddetini görünce, başka odaklardan ve merkezlerden bir takım oyunların oynandığı, hedefleri arasında Fethullah Gülen’in de olduğu kanaatine vardım.
Siz ne dersiniz?
Paylaş :