"Gönül isterdi ki Musul’daki kardeşlerimiz de aramızda olsun"

AK Parti 1. Olağanüstü Kongresi’nde Genel Başkan seçilen başbakan adayı Ahmet Davutoğlu 5 yıldır görevini sürdürdüğü Dışişleri Bakanlığı personeline veda etti.

Gönül isterdi ki Musuldaki kardeşlerimiz de aramızda olsun
28 Ağustos 2014 Perşembe 14:01 tarihinde eklendi.

Bakanlıkta mesai arkadaşlarıyla son kez bir araya gelen Davutoğlu, IŞİD’in elinde bulunan Musul Konsolosluğu görevlilerinin de aralarında bulunmasını temenni ettiğini söyledi. Davutoğlu, “Bizler de her zaman sizlerle birlikte olacağız. Gönül isterdi ki Musul’daki kardeşlerimiz de aramızda olsun. İnşallah onları da en kısa zamanda ailemizin içinde görmeyi ümit ediyoruz.” dedi.

12. Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın devir teslim töreni öncesi Dışişleri Bakanlığı’na gelen Ahmet Davutoğlu, 5 yılı aşkın bir süredir Bakanlık yaptığı çalışma arkadaşlarına veda etti. Bakanlık personeli ile bir araya geldikten sonra vedalaşmak için Bakanlık Bahçesinde bir konuşma yapan Davutoğlu, çalışma arkadaşlarıyla her zaman gurur duyduklarını belirtti. Davutoğlu, “1 Mayıs 2009’u hatırlıyorum. O zaman göreve başladığımda bize mazeretle gelmeyeceksiniz. 24 saat yetmiyorsa 25’inci saati bulup geleceksiniz demiştim. Bir kez daha hariciye kadrosuyla gurur duyuyorum. Bu 5 yılı aşkın bir sürede hiçbir arkadaş mazeretle gelmedi. Yoğun bir tempoda çalıştık. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı için onur duyulacak en büyük görevlerden birisi Dışişleri Bakanı olmaktır ve dünyanın her yerinde temsil etmektir. Bu onuru sizlerle birlikte yaşamaktan büyük bir mutluluk duyuyorum.” dedi.

Görev yaptığı yıllar içinde Türkiye dış politikada değişimler yaşandığına değinen Davutoğlu şöyle devam etti: “12 yıllık AK Parti iktidarları döneminde inşa edilen dış politika temelde her bir diplomatımıza, güçlü bir özgüven aşılamayı, ülkemizin temsili yanında bu özgüvenle hamleler yapmayı ve her bir dış politika konusunda bir Türkiye görüşünün dünya gündemine getirilmesi vardı. Bugün sadece çevre ülkelerle ilgilenen, komşularıyla olan sıkıntılarını tartışan bir Türkiye yok. Bugün hem kendi yakın komşularıyla ilgilenen, hem Avrupa Birliği projesini başarıya ulaştırmaya çalışan, Afrika, Asya ve Latin Amerika’da dünyanın bütün köşesinde ciddi bir temsil görevi yürüten ve uluslararası düzende ister çevre konusunda, insani kalkınma ve diğer alanlarda insanları ilgilendiren bütün konularda bir Türk görüşü vardır.”

Türkiye’nin dış politikası noktasında atacakları adımlar olduğunu kaydeden Davutoğlu, “Tarihin bu kritik eşiğinde çevremizde 7-8 ülke idare edilemez konumda görünüp krizlerle boğuşurken Türkiye Cumhuriyeti’nin istikrarlı bir şekilde yoluna devam etmesi, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmesi için çevremizde barış ve istikrar kuşağı oluşturmak bizim için bir zorunluluktur. Her birimizin bundan sonraki en asli görevi bu barışı oluşturacak diplomatik açılımları gerçekleştirmek ve nerede olursa olsun barışın ve istikrarın sözcüsü olmak. Avrupa Birliği hedefimizin nihai olarak gerçekleşmesi için AB Bakanlığımızla birlikte derinleştirmek ve hızlandırmak. Ayrıca BM Güvenlik Konseyi üyeliği de dahil olmak üzere G20 zirvesi, 2016 İnsani Zirve, 2017 Enerji Zirvesi gibi uluslararası gücümüzü ve temsilimizi daha güçlü şekilde hissettirmek.” açıklamasında bulundu.

Dışişleri personeli ile yaptıkları yolculuklarla birçok ilke imza attıklarını kaydeden Davutoğlu, IŞİD’in elinde bulunan Musul Konsolosluğu yetkililerinin de aralarında olmasını istediğini kaydetti. Davutoğlu şöyle dedi: “Neredeyse uçağı ev edindik. Ben liseyi 7 yıl yatılı okumuş birisiyim. Uçak havalandığında okul yatakhanesine dönüyordu. Bazen arka tarafa yürüdüğünde bir arkadaşın başı diğer arkadaşın omuzunda, başkasının ayağı diğerinin üzerinde binlerce, on binlerce kilometre yaptık. Bu 5 yıl içinde bir çok Dışişleri Bakanı’nın ve benzer görev yürütenlerin misli ile seyahat ettik. Bir yolun sonuna gelmiş gibi bir kanaate sahip olmayın. Cumhurbaşkanımız bugün takdir ettiklerinde Başbakanlığa geçtiğimizde görevi alacak olan arkadaşımız aynı tempoda çalışacaktır. Bizler de her zaman sizlerle birlikte olacağız. Gönül istedi ki Musul’daki kardeşlerimiz de aramızda olsun. İnşallah onları da en kısa zamanda ailemizin içinde görmeyi ümit ediyoruz.” 


CİHAN