Gözyaşları sel oldu...

Kars'ın Kağızman İlçesi'nde PKK'lı teröristlerce yola döşenen mayına basarak şehit düşen 35 yaşındaki Uzman Çavuş Ali Gökçe'nin cenazesi Kars İl Jandarma Alay Komutanlığı'nda düzenlenen tören ardından memleketi Osmaniye'nin Düziçi İlçesi'ne gönderildi.

Gözyaşları sel oldu...
02 Ağustos 2015 Pazar 13:41 tarihinde eklendi.
Jandarma Ala Komutanlığı'nda yapılan törene Vali Günay Özdemir, Belediye Başkanı MHP'li Murtaza Karaçanta, Jandarma Alay Komutanı Kıdemli Albay Murat Kınay, şehit yakınları, askerler ve çok sayıda kişi katıldı. Şehit Ali Gökçe'nin eşi, 30 yaşındaki Songül Gökçe, oğlu 11 yaşındaki Buğra ve kızı 3 yaşındaki Azra ile birlikte şehit tabutunun yanından geçerken gözyaşlarına boğuldu. Genç kadın, "Allah'ın bu ne büyük acı. Yandım ben Allah'ım" diye feryat etti. Eşinin naaşının yanından geçerken de, "Allah'ım bu benim eşim olamaz" feryadıyla baygınlık geçiren Songül Gökçe'ye sağlık görevlileri müdahale etti. Acılı eş Songül Gökçe, "Eşinin naaşına bakarak bitti mi bütün acıların, dindi mi ağrıların. Biz daha yeni kavuşmuştuk aşkım. Söz vermiştin, 'döneceğim, bekle beni' demiştin" diye uzun süre göz yaşı döktü.
 
VALİ, ŞEHİT OĞLUNUN ELİNİ BIRAKMADI
 
Vali Günay Özdemir de şehit Ali Gökçe'nin oğlu Buğra'nın elini sıkı sıkıya tutarak tören boyu bırakmadı. Buğra ise babasının Türk bayrağına sarılı tabutu karşısında dik durup ağlamamaya çalıştı. Vali Özdemir'in elini sıkıca tutan Buğra feryadını yanağından süzülen gözyaşlarıyla ortaya koyabildi.
 
KOTUMANLAR BİRBİRİNE SARILDI
 
İl Jandarma Komutanlığında düzenlenen tören alanına gelen komutanlar birbirlerine sarılarak baş sağlığı ve sabır diledikten sonra şehit ailesinin yanına giderek acılarını paylaşıp teselli etmeye çalıştı. Cenaze töreninde protokol ve İçişleri Bakanlığının yanı sıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun çelenk gönderdiği görüldü.
 
"VATAN AŞKI HER TÜRK'ÜN BÜYÜK TUTKUSUDUR"
 
İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Murat Kınay, yaptığı konuşmada, "Vatan için canını feda ederek şehitlik mertebesine ulaşmak her Türk askeri için erişebileceği en yüksek rütbe, kazanabileceği en büyük şereftir" dedi. Müftü Mehmet Genç'in duası ardından tekbir getirildi, ardından da askerlerin kollarında şehidin cenazesi nakil aracına konularak havalimanına gönderildi.
 
Acılı eş Songül Gökçe, eşinin tabutunun cenaze nakil aracına konulmak üzere askerlerin omuzlarında götürülünce ardından güçlükle yürümeye çalıştı. Solmaz Gökçe, "Götürmeyin onu. O bırakmaz beni. Yalvarırım götürmeyin. O ölemez, benim eşim ölemez" diyerek bir kez daha baygınlık geçirdi ve ambulansa konuldu.