''Güvenli liman aranıyor''

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, ''Gelişmiş ekonomilerdeki yavaşlama ve bazılarındaki gerileme sinyalleri, gelişmekte olan ekonomilerin de büyümelerini olumsuz yönde etkiliyor. Büyüme şampiyonu olan Çin'in bile yavaşladığını görüyoruz'' dedi.

Güvenli liman aranıyor
25 Aralık 2012 Salı 18:12 tarihinde eklendi.

 

Ümit Boyner, Keşanlı Yönetici ve İş Adamları Derneği(KEYİAD) ile Bahçeşehir Üniversitesi'nin düzenlediği ''Ekonomide Keşan-İpsala-Enez-Saroz Körfezi Bölgesi'nin İstanbul Buluşması'' başlıklı toplantıda yaptığı konuşmada, üniversitelerin özgür düşüncenin, ifade özgürlüğünün, bilime ve rasyonel gerçekler temelinde toplumsal gelişmenin, bilgi toplumunun temeli olduğunu belirterek, ''Üniversitelerin bu dinamiklerine bağımsız şekilde devam edebilmeleri katılımcı, çoğulcu demokratik sistemin de garantisidir. O nedenle bağımsız, gönüllü ve üretken iş örgütlerinin üniversitelerle işbirliğini önemsiyorum, daha etkin çalışmalar gerçekleştirmemiz gerektiğini düşünüyorum'' diye konuştu. 
 
Küresel finansal krizin etkilerinin devam ettiğini belirten Boyner, şunları ifade etti: 
 
 ''2007-2008 döneminde başlayan küresel finansal krizin yansımaları dünyada ve ülkemizde halen devam etmektedir. Piyasa ekonomileri gittikçe gelişmiş olan ülkelerdeki olumsuz gelişmelerden artan şiddette olumsuz bir şekilde etkileniyor. ABD ve Avro Bölgesi'ndeki genişleme programları neredeyse deneysel bir düzeye ulaştı. Tüketici ve üretici güvenini artırmakta yetersiz kalıyor. Ayrıca, kriz sonrası dönemde gelişmiş ekonomilerin pek çoğunda finansal sistemin sorunları kamu maliyesi sorunlarına dönüştü. Kamu maliyesi politikaları içinde pek fazla hareket alanı olmadığından neredeyse kriz yönetimi yükü merkez bankalarına aktarıldı. Gelişmiş ekonomilerde belirgin bir ekonomik yavaşlama söz konusu. Hatta Avro Bölgesi'nde gerileme halini almış durumda. ABD mali uçurum sorunu, Avrupa'da kamu borcu krizi, Japonya'daki kamu borcu durumu sonunda tüm ekonomilerde para politikası ilk el atılan politika alanı haline getirildi.'' 
     
''Güvenli liman aranıyor''
     
Avrupa, ABD ve Japonya'da atılan adımları anımsatan Boyner, ''Tüm bu çabalar, dünya ekonomisinde hızlı bir düzenleme sağlamaktan uzak. Dünyada gelişmiş birçok ekonomide de faizler sıfıra, reel faizler negatife geriliyor. Bu nedenle dünya genelinde yatırımların, getiri ve güvenli limanlar aradığını görüyoruz. Dünya ticaretindeki duraklama ve neredeyse bazı bölgelerde gerileme görülüyor. Gelişmiş ekonomilerdeki yavaşlama ve bazılarındaki gerileme sinyalleri, gelişmekte olan ekonomilerin de büyümelerini olumsuz yönde etkiliyor. Büyüme şampiyonu olan Çin'in bile yavaşladığını görüyoruz'' diye konuştu. 
Boyner, küresel kriz sonrası Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri hatırlatarak, şunları söyledi: 
 
''2000'li yılların başında yaptığımız reformlar sayesinde kamu maliye disiplini oluşmuştu. Bir anlamda hareket alanımız vardı ve Türkiye bunu iyi değerlendirdi. 2009 yılı ikinci çeyreğinden itibaren başlayan toparlanma süreci kalıcı bir yapıya kavuştu ve 2010-2011 yıllarında rekor düzeyde büyüme oranları yakalandı. Önemli olan büyümenin başlıca çekim gücünün özel tüketim ve özel yatırım harcamalarından gelmesiydi. Enerji başta olmak üzere ara malı ithalatına bağımlılık 2011 yılı sonunda cari açığın milli gelire oranının sürdürülebilir olmayan rakamlara ulaşmasıyla ekonomimizde belirgin bir zayıflık noktası haline geldi.'' 
 
Politika yapıcıların ciddi önlemler almaya çalıştığını, ekonominin soğutulmaya çalışıldığını anlatan Boyner, yılın ilk iki çeyreğinde açıklanan büyüme hızlarının, iç talebin kontrolünde etkili olunduğu yönünde işaretleri ortaya koyduğunu, ancak üçüncü çeyrek büyüme rakamının alınan önlemlerin arzu edilenden de fazla olduğu endişesine yol açtığını dile getirdi. 
 
Ümit Boyner, ''Yılın ilk iki çeyreğinde yüzde 3'ler etrafında yumuşak bir iniş şeklinde kontrol edilebildiğini düşündüğümüz ekonomik büyüme, üçüncü çeyrekte beklenenden daha az bir yumuşak iniş arz ediyor'' dedi.