Döviz Kuru Futbolu Çok Sert Vurdu!

Türkiye Futbol Federasyonu’nun Süper Lig ve TFF 1. Lig maçlarının yayını ihalesini 5 yıllığına satın alan Katarlı şirket BeIN Media Group’un dövizdeki artıştan zarar görmemesi için, dolar kurunu 3.26’a sabitlemesi kulüplerin mali tablolarına çok ağır darbe vurdu.  

 

 

 

Son günlerde döviz kurunun hızlı yükselişi ile tekrardan tartışılmaya başlanan yayın hakları ihalesini ve kurlardaki oynaklığın kulüplere etkisini CAS Hakimi Av. Emin ÖZKURT’a sorduk.

 

 

 

 

 

Dolar Ne Kadar Çıkarsa Çıksın Yayın 250 milyon USD için kur 3,26 TL’ye Sabitlenmiş Durumda!

 

 

 

Konuya dair görüşlerine başvurduğumuz Av. Emin Özkurt şunları belirtti:

 

 

 

“Herkesin bildiği üzere, Türkiye Futbol Federasyonu ve Kulüpler Birliği Vakfı’nın 21 Kasım 2016 tarihinde yapmış olduğu ihale sonucunda, Süper Lig ve 1. Lig’in yayın haklarını yıllık 500 milyon USD + KDV teklif ile Katar menşeili BeIN Media Group kazanmıştır.

 

 

 

Avrupa’nın en büyük beş ligini takiben yayın geliri tutarı olarak en üst noktalarda olan bu rakamın Türk kulüplerine kazandırılacak olması memnuniyet vericidir. Ancak, bu ihale bedeli daha sonra kur sabitleme anlaşması ile birçok tartışmayı gündeme getirmiştir.

 

 

 

İhale şartnamesinin ilgililere verildiği 14 Kasım 2016 tarihinde 3,26 olan dolar kuru, ihalenin yapıldığı 21 Kasım 2016 tarihinde 3,36’ya yükselmişti.

 

 

 

Ne var ki, 2017 yılının Ocak ayında yayıncı kuruluşun talebi üzerine ve Kulüpler Birliği’ne üye 17 takımın (Fenerbahçe hariç) muvafakatiyle dolar kuru 3,26’ya sabitlenmişti. Bu durumda yayın gelirlerinden pay alan Süper Lig ve 1. Lig takımları da bir miktar gelir kaybına uğrayacağı düşünülmekteydi.

 

 

 

Ancak, bu hafta dolar kurunun 5.40 seviyesini görmüştür. Bu durum da kur sabitleme anlaşması ile takımların artan gelir kaybını bir kez daha gündeme getirmiştir.

 

 

 

İhale Şartnamesi’ne göre, yayıncı kuruluş yapacağı bu 500 milyon USD’nin yarısını dolar olarak yarısını da TL cinsinden ödemek zorundadır. Yani, kur artışından etkilenecek miktar; yıllık yayın bedelinin yarısıdır. Bu miktar da yıllık enflasyon artışı dikkate alınmazsa 250 Milyon USD’ye tekabül etmektedir.”

 

 

 

 

 

Kulüpler Çok Büyük Bir Kayıpta!

 

 

 

Açıklamalarını sürdüren uzman hukukçu CAS Hakimi Av. Emin Özkurt şunları belirtti:  

 

 

 

“Tabi yaşanılan bu kur yükselişi, gelirlerinin büyük bir bölümünü yayın haklarından oluşturan kulüplerimiz için çok önemli bir kayıptır.

 

 

 

Normalde o dönem için 3.36 üzerinden hesaplanması gereken miktarın, 3.26’ya sabitlenmesi ve bu durumun getirdiği tartışmalar o dönem itibarıyla sadece 30 milyon TL’lik bir fark için yapılmıştı, şimdi ise zarar çok fazladır ve kurdaki yön yukarı devam etmeyi sürdürürse nerelere varacağını kestirmek oldukça güçtür.”

 

 

 

 

 

Zarar 6 Milyar Lirayı Bulabilir!

 

 

 

Değerlendirmelerini sürdüren CAS Hakimi Av. Emin Özkurt şunları aktardı:

 

 

 

“Örnek vermek gerekirse; Bu ay içerisinde 5,40’ı bulan dolar kurunu değerlendirirsek, 2018-2019 sezonu için kulüplerin toplam zararı yıllık 535 milyon TL’yi bulacak olup, enflasyon artışı dikkate alınmadan bakıldığında 5 sezonluk anlaşma süresi toplamında ise yaklaşık 2,7 milyar TL’yi geçebilecektir.

 

 

 

Bu durumu tüm açıklığıyla ortaya koymak gerekirse, BeIN Media Group, yapılan kur sabitlemeden dolayı 250 milyon USD karşılığında 1 milyar 350 milyon TL yerine 815 milyon TL ödeyecektir. Bu konuya farklı açıdan yaklaşacak olursak, 250 milyon USD karşılığında ödenecek 815 milyon TL, günümüz itibariyle 150 milyon USD’ye karşılık gelmektedir. Kur sabitlemeden dolayı Türk kulüplerinin bir senedeki kaybı 100 milyon USD’yi bulmaktadır.

 

 

 

 

 

Kulüpler TL cinsinden Gelir Elde Ederken USD cinsinden Ödeme Yapmaya Devam Ederse Gelir-Gider Dengesizliği Sürdürülemez Noktaya Varabilir

 

 

 

CAS Hakimi Av. Emin Özkurt:

 

 

 

“Yukarıda da sözünü ettiğimiz üzere kulüplerin gelirlerinin önemli bir kısmını oluşturan yayın gelirleri, sabit kur anlaşması ile devam ederse kulüpler bundan dolayı ileride çok daha fazla zarara uğraması kaçınılmazdır.

 

 

 

Bunun da sebebi, kulüplerimizin örneğin oyuncularla olan anlaşmalarında ve kulüp giderlerinde böyle bir sabit kur anlaşması olmamasına rağmen gelirlerinin sabit kur üzerinden olması finansal açıdan zor durumda olan kulüplerimizi ileride daha da kötü günlerin beklediğiniz belirtmek gerekir.

 

 

 

Bilhassa UEFA Mali Fair Play kuralları çerçevesinde işleri yoluna koymaya uğraşan kulüplerimiz bir de kur farkından dolayı darbe yerlerse, ki halihazırda böyle bir durum söz konusudur, Türk futbolunu daha iyi günlerin beklemeyeceğini söylemek kötümserlik sayılmamalıdır.”