İkinci ses kaydı da internete düştü

Eski Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner'e ait olduğu iddia edilen ses kaydının ikinci bölümü internette yayınlandı.

İkinci ses kaydı da internete düştü
25 Ağustos 2011 Perşembe 13:25 tarihinde eklendi, 1.140 kez okundu.

 

Yüksek Askeri Şûra öncesi emekliliğini isteyen eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner’in, terörle mücadele konusunu görüştüğü bazı subaylarla yaptığı toplantının ses kaydı internete düşmüştü.
 
Terörle mücadelede hata, ihmal ve zafiyetlerin itiraf edildiği ses kayıtlarında Org. Koşaner olduğu iddia edilen kişi eğitimi zaafı nedeniyle “Kendi askerimizi alnından vurduk” diyordu. Ses kaydının sonunda ses kayıtlarının devamının geleceği bilgisi yer alıyordu.
 
Konuşmanın devamı bugün internete düştü. Varan 2 olarak video paylaşım sitelerinde yer alan konuşmada Koşaner’in söyledikleri özetle şöyle:
 
POLİS ASKER İLİŞKİSİ: “GEREKİRSE ORTALIĞI AYAĞA KALDIRIRIZ”
 
Polisin askeri tutuklaması gücümüze gidiyor ama bizimkiler suçlarını örtbas etmek için asker olduğunu söylemiyor sonra karakolda söylüyor. Bir askeri şahıs bir suçtan dolayı polis bölgesinde polisle muhatap olduğunda öncelikle asker olduğunu söylemesi lazım. Şimdi bizimkiler suçlarını örtbas etmek için önce söylemiyorlar. Karakola gidip de sopa yemeye başlayınca ben askerim diyor. İş işten geçiyor, öyle yok.
 
Yürü karakola derse hiç karşı gelmeyin. Karakola gidin ama baştan asker olduğunuzu söyleyin. Karakola gittikten sonra rol bize geçecek. Bakın bunu ihmal etmeyeceğiz. Eğer benim bir rütbeli şahsımı karakola götürmüşse ondan sonra merkeze haber veriyorsa gerekirse ortalığı ayağa kaldıracak.
 
“HUKUKA NE KADAR SAYGILI OLACAĞIZ, BİZ ENAYİ MİYİZ”
 
‘Hukuka saygılıyız’ı yanlış anlamayın. biz enayi değiliz. Ağrı'da polise arkadaşlar haddini bildirdiler bakınız şu sözümüzü yanlış anlamayınız. Ben sık sık hukuka saygılıyız diyorum. bunun anlamı şu. Biz enayi değiliz. Sadece biz hukuka saygılı olmayacağız. Bize karşı olanlar da hukuka saygılı olacaklar. Ben bunu ifade etmeye çalışıyorum. Ben hukuka saygılı olacağım ama sen de saygılı olacaksın. Sen de olacaksın. Ben de bunu hakkımı arayacağım.
 
“GAZETECİDEN UZAK DURUNUZ”
 
Arkadaşlar ne şekilde olursa olsun bakınız bir laf var benim çok hoşuma gidiyor. hiçbir basın mensubu bize düşman olmaz. Ama dost da olmaz. dost da olmaz. basın, basın demek basın mensubunun görevi demek, haber olabilecek bir şeyi yakalarsa hiç kimsenin gözünün yaşına bakmaz. Çünkü onun için en önemli şey haber bulmak gazeteye koymak. Para alıyor çünkü. Bir de manşete çıkarsa haber pirimi de varmış. Manşet oldun diye. Onun için gazetecilerle temasta mahalli olsun ulusal basından olsun televizyoncu olsun gazeteci olsun, uzak durunuz. Uzak durunuz. Nezaketinizle bilmem neyinizle uzaklaştırınız.
 
“ER KULLANMA İŞİNİ KALDIRALIM”
 
Herkesin gözü üzerimizde. Erleri kullanma işini yavaş yavaş kaldıralım. Yoksa kaldırtacaklar. bakakalacağız böyle şimdi birkaç da idari konudan bahsedeyim. Tabi herkesin gözü üzerimizde. Nasıl üzerimiz de? Kim hangi asker kanunsuz iş yapıyor. Hangi subay er kullanıyor. Hangi subay, general, amiral her neyse köpeğini itini bilmem nesini askere gezdiriyor. Okuyorsunuz değil mi gazetede. Hangi subay çocuğunu arabayla bilmem nereye gönderiyor? Hangi bilmem ne okula gönderiyor. Eşini bilmem nereye gönderiyor. Herkesin gözü üzerimizde. Hiçbir şey artık gizli değil. Herkes birliğine sahip olsun.
 
Şu er kullanma işini yavaş yavaş piyasadan kaldırmamız lazım. Evinin badanasını askere yaptırıyor. Özel evinin badanasını hey Allah'ım. El birliği ile kaldıralım. Yoksa kaldırtıracaklar. Bakakalacağız,  bakakalacağız böyle.