İmralı tutanaklarını kim sızdırdı?

Radikal Gazetesi’nin haberine göre, BDP ’li milletvekillerinin İmralı Cezaevi’nde Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeye ilişkin tutanakların basında yer alması Ankara’da deprem etkisi yarattı.

“Tutanakları kimin sızdırdığına” ilişkin sorular gündeme geldi. BDP, tutanakların sızdırılmasını ’Oslo görüşme kayıtlarının sızdırılmasına’ benzetirken hükümet kaynakları  [Öcalan-BDP görüşmesinin zabıtları ortaya çıktı] da BDP’yi suçladı. Cezaevinde, MİT tarafından tutulan ve Başbakanlık ile ilgili bakanlıklara gönderilen resmi tutanağın daha kapsamlı olduğu belirtiliyor. Başbakan’a yakın bir isim ise olayın ’kötü niyetli bir hareket ve sabotaj girişimi’ olduğunu söyledi. 
 

BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, BDP’li milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Altan Tan’ın yer aldığı BDP heyetinin, İmralı’da Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeye ilişkin tutanakların yayınlanması Ankara’da deprem etkisi yarattı. Dikkatler tutanağı kimin sızdırdığına çevrildi. Tutanakların kamuoyuna yansımasının ardından Adalet Bakanlığı’nda bir toplantı gerçekleştirilerek konu masaya yatırıldı. Hükümet kamuoyuna yansıyan tutanakların BDP tarafından sızdırıldığına inanıyor. Hükümette, BDP’lilerin görüşme sırasında aldığı notların, akılda kalan notlar ve anektotlarla birleştirilerek farklı bir tutanak oluşturulduğu kanaati hakim. Görüşme sırasında MİT görevlisinin aldığı notlardan oluşan ve Başbakanlık ile ilgili bakanlıklara gönderilen resmi tutanağın daha kapsamlı olduğu belirtiliyor. 
 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’ın yakın çevresinde bulunan bir isim, olayın BDP’nin aymazlığı ve kötü niyetli bir hareket, bir sabotaj girişimi olduğunu savunuyor. 
 

İlgili bakanlıklar ve MİT’in gazetede yer alan sözler ile İmralı görüşmelerinin resmi tutanağını karşılaştırmalı olarak incelemeye aldığı öğrenildi. İnceleme sonrası gerekli görülürse bakanlık tarafından bir açıklama yapılması düşünülüyor. 
 

Milliyet gazetesinin yayınladığı İmralı "görüşme tutanağı" AK Parti kanadında "İkinci Oslo" olarak da görüldü. Bu yayının sürece zarar verdiğini öne süren iktidar çevrelerinde, İmralı’ya giden heyette yer alan Altan Tan ile bir TV kanalı arasında yaşanan gerilime de dikkat çekildi. Öcalan’ın, Altan Tan, Gültan Kışanak ve Aysel Tuğluk’la ilgili söylediği iddia edilen sözlerin böyle bir tutanağı yayınlatmaya yol açtığını savunanlar da bulunuyor.