"Kapsayıcı bir kalkınma anlayışından yanayız"

Bakan Yılmaz, Doğu Karadeniz Kalkınma Projesi Bölgesel Kalkınma İdaresi Başkanlığı'nın (DOKAP) Trabzon Valiliği’nde gerçekleştirilen İl Değerlendirme Toplantısı’nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin son 10 yılda her alanda önemli mesafeler aldığını belirtti.

IMF’ye olan borçun kapatıldığını, hatta kredi verildiğini hatırlatan Yılmaz, Türkiye’nin 2014-16 döneminde de IMF İcra Direktörleri Kurulunun üyesi olacağına değindi. Türkiye’nin kaynak kullanan değil, kullandıran, hakkında karar verilen değil, başkaları hakkında karar veren ülke konumuna geldiğini anlatan Yılmaz, bunun sevindirici bir gelişme olduğuna vurgu yaptı.

Geçtiğimiz sene de kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye’nin kredibilitesini yükselttiğini kaydeden Yılmaz, daha önce de Fitch’in aynısını yaptığına işaret etti. Dünyada birçok fonun, 2 tane kredi derecelendirme kuruluşunun yatırım yapılabilir notu vermeden o ülkeye gitmediğini ifade eden Yılmaz, “Böylece Türkiye çok kritik bir eşiği aşmış oldu.

Son 10 yılda defalarca kredi arttırımı oldu ama bu artışın böyle bir anlamı var. Bir kritik eşiği aşmış oluyoruz. Bundan sonraki süreçte daha ucuza, daha farklı yatırım kaynaklarını da Türkiye kamusu ve özel sektörüyle kullanabilir duruma gelecek.” dedi.

Türkiye’nin bu noktaya son 10 yılda yaptığı reformlarla geldiğini dile getiren Bakan Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye mali disipline önem veren, bu anlamda kendisi güven oluşturan bir ülke haline geldi. Mali istikrarımız iyi, bütçe dengelerimiz iyi, son yıllarda büyüme hızımız birçok ülkeyi kıskandıracak düzeyde. 2012’de büyüme hımız yavaşladı, 2,2 büyüdük.

Bu biraz da bilinçli yaptığımız bir şeydi. Yumuşak iniş dediğimiz, ekonomideki belli dengelerimiz kurulsun, bir kriz yaşamayalım, ihtiyatlı bir şekilde sürdürülebilir büyümemizi devam ettirelim dedik. Ve 2012’de bir miktarda yavaşlamış oldu. Ama bundan sonraki süreçte Türkiye ekonomisi her yıl büyüyerek, istihdam ürüterek, ihracatını arttırarak devam edecek.”

Bakan Yılmaz, Türkiye’nin bütün bu hedeflerini siyasi istikrarıyla, marka ekonomik istikrarıyla ve sağlam politikalarıyla gerçekleştireceğini belirtti. ‘Fakat burada bir ikinci hedefimiz daha var’ diyen Yılmaz, “Makro politikalar çok önemlidir, makro istikrar çok önemlidir ama yetmez. Gereklidir ama yeterli değildir. Makro politikaları mutlaka mikro politikalarla birleştirmek durumundasınız.

Sektörel ve bölgesel politikalarla birleştirdiğiniz zaman gerçek anlamda kalkınma politikaları şekillenmiş oluyor. Şuanda da Türkiye için onuncu 5 yıllık kalkınma planını hazırlıyoruz. Epeydir üzerinde çalışıyoruz. İnşalllah bu sene hükümetimizden ve Meclisimizden geçerek kabul edimleş olacak ve 2023’ün ilk dilimini bu şekilde planlamış olacağız.” ifadelerini kullandı.

Türkiye büyütmek, dünyada farklı bir noktaya taşımak ve ülke içindeki dengeleri oluşturmak gibi iki hedeflerinin olduğunun altını çizen Yılmaz, “Türkiye içerisinde de daha dengeli bir yapı oluşturmak istiyoruz. Bunun için de mekansal, bölgesel yapı çok önemli. Bu açıdan da 4 bölgeye öncelik veriyoruz. Doğu Anadolu için DAP, Güneydoğu Anadolu için GAP, Orta Anadolu için KOP ve Doğu Karadeniz için de DOKAP dediğimiz projeler. Bu 4 bölge ülke ortalamamızın altında.

Bunları hızlı bir şekilde ülke ortalamamıza doğru, 2023 hedefleri doğrultusunda çekmek durumundayız. Bunu iki açıdan yapmak durumundayız; hem sosyal adaletin gereği olarak, daha dengeli bir yapı kurmak adına, hem de 203 vizyonumuzu gerçekleştirmek adına bunu yapmak durumundayız. Kapsayıcı bir kalkınma anlayışından yanayız. Birkaç yöre, birkaç ille Türkiye 2023 vizyonun yakalayamaz. Bütün yörelerimizin, bütün illerimizin potansiyelini harekete geçirmekle bunu yapabiliriz.” dedi.

Trabzon Valisi Recep Kızılcık, Trabzon Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, AK Parti Trabzon Milletvekili Aydın Bıyıklıoğlu, CHP Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu, AK Parti Rize Milletvekili Nusret Bayraktar, Kalkınma Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, DOKAP Başkanı Ekrem Yüce, kaymakamlar, belediye başkanları, kamu kurumları ile sivil toplum kuruluş temsilcilerinin katıldığı toplantı, daha sonra basına kaplı olarak devam etti.