Karayılan'ın meclisten isteği var

Murat Karayılan çekilme sürecine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. 8 Mayıs'tan itibaren ilk kez konuşan Karayılan CHP'nin sürecteki tutumunu da değerlendirdi

Karayılanın meclisten isteği var
11 Mayıs 2013 Cumartesi 12:23 tarihinde eklendi.

PKK'nın 8 Mayıs'ta çekilmesinin ardından hiç bir açıklama yapmayan Murat Karayılan sessizliğini bozdu.

 
Karayılan 'Eğer savaş uçakları, keşif uçakları böyle tepemizde uçmaya devam ederse gerilla yürümez, durur.Bu süreci geciktirir' dedi.
 
CHP'nin ’Barış İçin Özgürlükçü Demokrasi Bildirgesi’ hakkında da konuşan Karayılan, ‘’Süreci destekliyoruz’’ dediler. Biz hiç bir zaman zaten CHP’yi tümden devre dışı kılan bir yaklaşımı uygun görmedik. CHP’nin sürece dahil olması gerektiğini düşünüyoruz. CHP bu sürece dahil olmalı, günahıyla sevabıyla o da bu helalleşme sürecinde bulunmalıdır'' dedi.
 
Karayılan çekilme sürecine ilişkin çok çarpıcı açıklamalar yaptı. 25 Nisan'daki toplantının ardından hiç konuşmayan Karayılan'ın ANF'de yayınlanan açıklamalarından önemli satır başları şöyle:
 
8 Mayıs itibarıyla birçok eyalette, Amed’de, Garzan’da, Serhat’ta, Botan’da ve adını saymadığım diğer bütün eyaletlerde geri çekilme süreci resmen gündeme girmiş, kararlaşmış ve pratikleşme safhasına girmiştir. Şimdi henüz başlangıcındayız. Yani 2-3 gün geçti. Bize yansıyan fiilen engelleyici, herhangi bir durum söz konusu olmamıştır.
 
ÖLÜMÜ GÖZE ALIN GELİN DİYEMEYİZ
 
Biz hiç kimseye “her şeye rağmen ölümü de göze alın, ölerek gelin” diyemeyiz. Hiç kimse de bunu bizden isteyemez. Bu açık bir şeydir. Öyle bir tehdit falan da değildir. Orada bir konsept konulmuştur. O konseptin bir maddesidir. Müdahale olursa tabii ki süreç tıkanır. Onu demek istiyoruz. Ve aslında herkese bir uyarıdır. Aynı zamanda güçlerimize de bir uyarıdır.
 
SURİYE KESİNLİKLE OLMAZ
 
Çekilenlerin Batı Kürdistan’a (Suriye) gidişleri diye bir şey kesinlikle olmaz. Çünkü Batı Kürdistan kendini örgütlemiş, mevcut durumda on bin civarında silahlı gücü var. Öyle bir şey olmaz. Orası öyle güçlerimizi çok kaldırabilecek düzeyde bir coğrafyaya sahip değildir. Coğrafyası ovadır, düzdür. Bizim arkadaşlar bir kere orada hareket edemezler. Dağda yetişmiş bir gerilla ovaya indiğinde kendini çıplak hisseder, rahat edemez. Farklıdır, oranın gücü zaten orası için yeterli hale gelmiş bulunuyor. Kendileri de bunu açıklıyor, öyle bir durum yok. Biz açıkladık nerede kalacağımızı, zaten üs alanlarımız vardır buralarda.
 
SİLAHSIZLANMAYA GİDER
 
Bize sorulanlardan biri de gerilla silahsızlanacak mı? Bu bir süreç işidir. Şimdi silahsızlanmadan bahsediyorlar. Evet, nihai olarak bu süreç oraya gider. Fakat izlenmesi gereken aşamalar var ve bu bir süreçtir. Eğer bu süreç izlenilirse tabii ki bu güç giderek tümden silahları devre dışı edecek bir programa sahiptir. Ama bu “hemen gitsinler, orada tehdittirler, yok orada bilmem silahsızlanmalı,” sözleri beylik sözleridir, sorunu kavramama ve ciddiyetinin farkında olmamadır.
 
İLK GRUPLAR BİR KAÇ GÜNE KADAR ULAŞIR
 
Şimdi bakın. 8 Mayıs itibarıyla güçler harekete geçti. Muhtemelen birkaç gün sonra ilk gruplar Medya Savunma Alanları’na ulaşır. Ve bu pürüzsüz gerçekleşirse ve herhangi bir engelleyici tutum olmazsa süreci hızla bitirmek istiyoruz. Yani ne olur ne olmaz gibisinden bir sürece yayma yaklaşımı söz konusu değildir. Bunun için böyle tarih belirlemek, gün vermek (bitişi anlamında) pek doğru değil. Biz aslında bu süreci mümkün mertebe hızla bitirmek istiyoruz. Örneğin, eğer bir engelleyici şey olmazsa ilk ay çok yoğun olur. Ama şimdi sürekli keşif uçakları dolaşıyor. Gerilla keşif uçağı altında yürümez. Gerillada keşif uçağına karşı tedbirler vardır. Keşif uçağı öyle her şeyi görseydi zaten kimse orada yaşayamazdı. Havadır yani, öyle her şeyi görmüyor. Hareket halindeki güçleri açık arazide görebilir. Gerilla da o tür bir pozisyona girmez. Yani keşif uçaklarının dolaştırılması otomatikman hareketin durdurulmasıdır. Keşif uçağı dolaştı mı gerilla durur. Çünkü eğer keşif altında yürürse bir nevi iradesini karşı tarafa teslim etmiş olur. Karşı taraf isterse gelip bulabilir. Gerilla kendisini bu pozisyona koymayacaktır, kendi kendini savunma temelinde yürüyecektir. Eğer karşı taraf hep gözetliyorsa ve hep diyelim havadan ve karadan gözetleyecekse ona göre pozisyon alır. Diyelim ki gözetliyorsa hareketini durdurur veya yana sarkar veya işte araziye uyar.
 
APO BAZI BİRİMLERLE GÖRÜŞTÜRÜLMELİDİR
 
Önder Apo’nun bizzat bir takım birimlerle ilişkilenme olanağının yaratılması, bu sürecin pratikleşmesini bizim açımızdan daha da rahatlatır. Bunun gibi şeylerden bahsediyoruz.
 
CHP’NİN SÜRECE DAHİL OLMASINI İSTİYORUZ
 
Geride bıraktığımız günlerde CHP’den 30 milletvekili de içinde bulunduğu solda duran 114 aydın; ‘’Barış İçin Özgürlükçü Demokrasi Bildirgesi’’ yayınladı. ‘’Süreci destekliyoruz’’ dediler. Biz hiç bir zaman zaten CHP’yi tümden devre dışı kılan bir yaklaşımı uygun görmedik. CHP’nin sürece dahil olması gerektiğini düşünüyoruz. CHP bu sürece dahil olmalı, günahıyla sevabıyla o da bu helalleşme sürecinde bulunmalıdır diyoruz.
 
MECLİS UZUN TATİL EDİLMEMELİDİR
 
Bu aşamada Türkiye’nin en temel sorunu olan Kürt sorunun gündemde olduğu ve çözüm sürecinin tartışmada olduğu ve yine birbiriyle çakışan iki husus ki bu durumla birlikte anayasanın da gündemde olduğu bu dönemde bizce de meclisin fazlaca uzun bir tatil yapmaması gerekir. Eğer Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in de böyle bir eğilimi varsa doğrudur.