"Kendimle ilgili hesabı veririm"

Muammer Güler, "Ben kendimle ilgili hesabı veririm. Onu siz bir kenara bırakın Allah'ın izniyle sizi utandıracak bir şey yapmadım. Yaparsam bir daha ayağınıza gelmem" dedi.

Kendimle ilgili hesabı veririm
06 Mart 2014 Perşembe 15:54 tarihinde eklendi.
17 Aralık'ta yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda oğlu Barış Güler, tutuklanıp serbest bırakılan ve İçişleri Bakanlığı'ndan istifa eden Ak Parti Mardin Milletvekili Muammer Güler, memleketi Mardin'de seçim çalışmalarını sürdürüyor. Güler, beraberinde Mardin Milletvekilleri Abdurrahim Akdağ, Gönül Bekin Şahkulubey, Ak Parti Mardin Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Vecdi Kahraman, Kızıltepe İlçesi Belediye Başkan adayı Cibrail Dinler ile birlikte köyleri gezdi.
 
Güler, 11 ay İçişleri Bakanlığı yaptığını belirterek, "Ben kendimle ilgili hesabı veririm. Onu siz bir kenara bırakın Allah'ın izniyle sizi utandıracak bir şey yapmadım. Yaparsam bir daha ayağınıza gelmem. Meselenin ne olduğunu bilip bilmemeniz önemli. Evlat acısı kadar kötü bir şey var mı? Şimdi Türkiye'de yapılması istenen oyun İstanbul'da oturayım, Ankara'da oturayım, Amerika'da oturayım bu bölgenin insanları birbirini yesin, bunların gücü bölünsün. Bizi birbirimize düşürmekten başka bir hesap yok. İşte onun için diyoruz ki Başbakan eğer güçlü olursa, bütün bu meseleleri daha iyide çözer. Şimdi Başbakan'ın arkasında durma zamanıdır." dedi.
 
Güler, Başbakan Erdoğan'ın işi çözememesi halinde, Türkiye'yi vesayet altına almak isteyenlerin insanları birbirine düşüreceğini belirterek, "Kendi hesabını da orada gider görür. Mesele yolsuzluk meselesi falan değil. Hani hatırlıyormusunuz, Gezi olaylarında sizi işin içine sokmaya çok çalıştılar ama işin içine girmeyince vay dediler niye bizimle beraber değilsiniz. Niye onlarla beraber olacağız. Aynı şeyi şimdi yapıyorlar niye Türkiye'de huzur var. Niye bunlar birbirine girmiyor. Başbakan güçlü olursa bunları çözer arkadaşlar ama Başbakan güçlü olamasa bunlar Türkiye'yi esir alırlar" dedi.
 
DİNLEME TEPKİSİ
 
Muammer Güler, bir yıla yakın İçişleri Bakanlığı yaptığını belirterek, şöyle dedi:
 
"Türkiye'deki bu işleri, bu hizmetleri çok iyi biliyorum. Aslı esası olmayan bir şeyden sen gel binlerce kişiyi sağcısını, solcusunu, sanatçısını, futbolcusunu, ötesini, berisini gel dinlemeye al. İstediğini dinle, istediğini dinleme, istediğini hapishaneye, istediğini savcıya çıkar. İstediğini hapse bas, böyle bir şey olabilir mi? Türkiye hukuk devleti olacaksa güçlü bir hükümetle olur. Ama burada hükümete de darbe yapmak isteyen hükümeti de kendi elinde af edersin şey gibi oynatmak isteyen bir irade var. Başbakan bunun peşinde arkadaşlar, onun için bu seçim sanki bir genel seçim gibi oldu. Ne oluyor ne yapılmak isteniyor, kime karşı yapılmak isteniyor. Eğer Başbakanın gücünü düşürürlerse bilin ki gelip burayı da karıştırırlar o güç, o kadar buna muhtidirler. Allah'ın izniyle Başbakanı bu seçimde bu adamlara yedirmemek lazım . Ben kendim için söylemiyorum, keşke karşınıza İçişleri Bakanı olarak gelebilseydim ama bu bölgede İçişleri Bakanın, bu bölgede olması bazılarına şey yaptı. Hepimiz sizin vekiliniziz, bugün bizler oluruz, yarın başkası olur. Ama önemli olan iradenin burada hakim olması. Bizim için Milletvekili olmuşuz olmamışız önemli değil."

DHA