Kılıçdaroğlu'na sert sözler

Mehmet Özhaseki, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun iddilarına yönelik, "Cumhuriyeti tarihinde böyle yalan söyleyen bir genel başkan görmedim. Adam sabah akşam söylüyor. Hiç yüzü kızarmıyor. Pıtır, pıtır, pıtır yalanı devam ettiriyor.” dedi.

Kılıçdaroğluna sert sözler
28 Ocak 2012 Cumartesi 16:45 tarihinde eklendi.

 

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki de yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile ilgili yolsuzluk olduğu yönünde iddialarına hatırlatarak, şunları söyledi:  
 
“Geçici işçi bir çocuk, birkaç kişiyi dolandırmış, 'size taksi ruhsatı vereceğim' diye. Hepsi kendi adamları. Bunlarda ayağa sıkan tayfa. Bilinen tayfa. Bizim bildiğimiz bir adam değil, işe benim aldığım bir adam değil. Bunu duyunca teftiş kuruluna emir verdim. Tespitler yaptılar. Tarafları dinlediler. 'Bu çocuk suçlu başkanım' dediler. Savcılık aramaya başladığı çocuğu, çocuk da kaçtı. Bir ay sonra şimdi Ergenekon'dan içeride yatanların birisinin iş yerinde yakalandı. Geldi. Yargılamalar 2 yıl kadar sürdü. İki yıl sonra evrakta sahtekarlık, dolandırıcılık suçundan ceza aldı. Temyiz safhası bitti ve kesinleşti. Adamcağız içeride yatıyor. Fakat aradan 5 sene geçti. Bir gün bizim muhterem Kılıçdaroğlu elinde bir dosyayla mecliste zuhur etti. İlk genel başkanlığı, meclis konuşması, bütçe görüşmesi ve kendini de göstermek istiyor bir dosya sallıyor, Kayseri yolsuzlukları. Hey güzel Allah'ım.”
 
Kendilerinin şikayet ettiği kişiyi Kılıçdaroğlu'nun yolsuzluk olarak nitelediğini dile getiren Mehmet Özhaseki, şöyle devam etti:
 
“Bizim şikayet ettiğimiz, yakalattığımız, suçu tespit edilmiş, Yargıtaydan bile onaylanmış, işi bitmiş bir olayı tam tersinden çevirerek anlatmaya başladı. Arkasından baktı tongaya bastığını anladı. Kayseri İl Başkanı gitmiş anlatmış olayı, 'eyvah tongaya bastık' diye yüzüne söylemiş. Kılıçdaroğlu, 'AK Partililer kötü, AK Partililer hırsızlık yapar, AK Partililer kollanıyor, hükümet onlara baskın yapmıyor, müfettiş göndermiyor, Bak rüşvet defterini gönderdim 2 müfettiş bile gitmedi' diyor. El insaf. O dediği neyse emin olun savcılar 10 ay incelemişti 'bir şey yok' diye karar vermişti. Daha sonra 3 savcı daha görevlendirdiler onun 2 müfettiş bile yok dediği yerde 11 ay uğraştılar. Dediler ki 'hakikaten bir şey yok' Dosya kapanmıştı.”
 
Kemal Kılıçdaroğlu'nun televizyon kanallarında konuya ilişkin iddiayı sürdürdüğünü anımsatan Mehmet Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
“Hala iki gün önce televizyonlarda yine aynı şeyleri söylüyordu. Bundan bir-iki ay önceydi. Uğur Dündar'ın programıydı. Kayseri'de rüşveti yakaladım. Hepimiz dikkat kesildik. 'Bak şimdi Uğur Bey' diyor 'bir benzinliğe 9 katlı ruhsat verilir mi ev ruhsatı. Verilmez. Bir belediye bunu veriyorsa niye verir? Rüşvet alır da verir. Bak işte burada restoran var, 9 katlı bina var, düğün salonu var, benzinliğe verilmiş kardeşim bu' diyor. Türkiye'nin en büyük skandalı. Elinde kötü bir karanlık resim. Durmadan resmi gösteriyor. Ertesi gün dediği yere gittik. Ne 9 katlı bina var. Ne restoran var, ne kafeterya var. Yok, yok, yok. Resmi akşam benzinliğe doğru çekmişler. 200 metre geride bir bina var. Binanın silueti benzinliğin üzerine düşmüş. Ya bir tane değil ki söylediği yalan. Ben Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle yalan söyleyen bir genel başkan görmedim. Adam sabah akşam söylüyor. Hiç yüzü kızarmıyor. Pıtır, pıtır, pıtır yalanı devam ettiriyor.”
 
 
Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti.