"Kimse mesleğinden dolayı tutuklanmıyor"

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün kimsenin mesleğinden dolayı tutuklanmadığını belirterek, "Bir avukat içerideki bir örgüt yöneticisinden aldığı bir talimatı dışarıdaki militana 'Şu eylemler yapılacak' diye taşıyorsa, şimdi bu adam avukat mı artık? Kimse avukatlıktan, gazetecilikten ve siyasetçilikten hapiste değil" dedi.

Kimse mesleğinden dolayı tutuklanmıyor
23 Ocak 2013 Çarşamba 18:37 tarihinde eklendi.

 

Kardemir'in yüksek fırının montajı törenine katılmak için Karabük'e gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Karabük Valisi İzzettin Küçük, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci tarafından Valilik önünde karşılandı. Tören mangasını selamlayan Bakan Ergün, daha sonra Vali Küçük'ün makamına geçti. Burada Türkiye'nin demir- çelik sektöründe dünyanın önemli üreticilerinden biri olduğunu açıklayan Bakan Ergün, şöyle devam etti:
 
"Dünyada 8'inci büyük üreticiyiz. Avrupa'da 2'nci büyük üretici durumundayız. 30 milyon ton civarında Demir Çelik üretimimiz var. İhracatta demir çelikin önemi çok önemli. Demir Çelik sektörü ilk 3 içerisinde yer alıyor. Türkiye'nin 152 milyar doları bulan ihracatı içerisinde bu sektörün çok önemli bir payı var. Artık uzmanlaştığımız alanlardan bir tanesi Demir Çelik sektörü. Fakat bundan sonra demir çelikte miktarı değil, yani 30 milyon tondan 40 milyon tona çıkalım değil, kaliteyi arttırmamız lazım. Miktardan ziyade kalite artışına, katma değer artışına, teknoloji artışına yönelmemiz lazım. Türkiye'nin bundan sonraki dönemi miktar bazında, kilogram bazında üretim ve ihracat artışından ziyade kalite bazında üretim artışı, katma değer artışı, yüksek teknoloji artışı şeklinde olacaktır. Bugün bu noktaya geldik. Yapacağımız çalışmalar bu konuda bizi daha da büyük bir hızla ilerletecek adımlar olacaktır."
 
Üretimde daha ileri noktaya gelinmesi gerektiğini söyleyen Bakan Ergün, "Türkiye'nin hukuk standartlarında, demokrasi standartlarında çok ilerledi. Şimdi kritik nokta şudur; Bir sıçrama yapmamız lazım. Üretimde daha ileri düzeye gelmemiz lazım. 2 trilyon dolar hedefimiz var. Üretim gücümüzü bu rakama çıkartmak istiyoruz. Üretim gücümüzü fert başına 25 bin doların üzerine çıkartmak istiyoruz. Yani daha çok üretmeliyiz. Ama bu ürettiklerimiz sadece kilogram olarak daha çok olmamalı. Daha değerli şeyler üretmeliyiz. Mesela demir- çelik üretiminde paslanmaz çelik üretiminde neredeyiz? Zayıf bir noktadayız. Yassı mamül üretiminde neredeyiz? Açığı kapatıyoruz ama daha iyi bir noktada olmamız lazım" diye konuştu.
 
İLERİ TEKNOLOJİ DÜZEYİNİ YAKALAMIŞ NOKTADAYIZ
 
Bakan Ergün ihracatı 500 milyar dolara çıkarmak istediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
 
"152 milyar dolardan yüksek ihracat düzeyine çıkarmak istiyoruz. Teknolojimizi orta teknolojilerden ileri teknolojiler düzeyine çıkarmak istiyoruz. O kritik noktaya geldik. Bunun en önemli göstergelerinden birisi nedir? Türkiye'nin artık kendi uydularını kendi yapabiliyor olması. Kendi ihtiyaç duyduğu gözlem uydusu, haberleşme uydusu vesaire bunları yapabilecek ve bunları önümüzdeki 10 yıl içinde hem yapıp, hem de başkalarının da uydularını imal edip bunları kendi ülkemizden uzaya fırlatabileceğimiz teknolojilere sahip olmak. Bu kritik noktadayız. Bu ileri teknoloji düzeyini yakalamış noktadayız. Önümüzdeki 10 yıl bizi buraya getirecek. Önümüzdeki 10 yılda inşallah demokraside dünyadaki en ileri ülkelerin demokrasi standartlarını yakalacağız. Şimdi yapılan çalışmaların hepsi bunu yakalamak için yapılan çalışmalar."
 
TERÖR MESELESİ
 
Terör meselesinin çözümü için atılacak adımların Türkiye'nin hızlı ilerlemesini yavaşlatan bütün unsurların bertaraf edilmesine yönelik olduğunu açıklayan Bakan Ergün, şunları söyledi:
 
"Son dönemde özellikle Türkiye'nin hızlı ilerlemesinin önündeki en önemli engel, sırtındaki en ağır yük, ayağındaki son pranga diyebileceğimiz terör meselesinin çözümü için atılacak adımlar, bunun için yapılacak çalışmalarda Türkiye'nin hızlı ilerlemesini yavaşlatan bütün unsurları artık berteraf etmeye yöneliktir. Bir çok mesele berteraf edilmiştir ama Türkiye'nin üzerindeki son ağır yük, ayağındaki pranga, önündeki son büyük engel bu meseledir. Çok şükür dünyadaki konjektör Türkiye'deki gelişmeler bu meseleleri de berteraf etmeye imkan veriyor. Göreceksiniz geçtiğimiz 10 yılı hep birlikte şahit olduk ve büyük ilerlemelerin yaşandığı bir Türkiye olarak yaşadıksa önümüzdeki 10 yılıda hem üretiminde, hem teknolojisinde, ekonomisinde, sanayisinde, demokrasisinde, hukukunda ileri standartları yakalamış bir Türkiye olarak 2023 yılını inşallah hep birlikte göreceğiz."
 
EŞİ İÇİN İŞ İSTEDİ
 
Bakan Ergün daha sonra AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Kalabalık partili topluluğu tarafından alkışlarla karşılanan Ergün'ün bu sırada yanına gelen Nuray Göktaş, eşinin rahatsız olduğu için iş bulamadığını, kimsenin kendileriyle ilgilenmediğini söyledi. Bakan Ergün, Nuray Göktaş'a yardımcı olacağını söyledi.
 
'KİMSE MESLEĞİNDEN DOLAYI TUTUKLANMIYOR'
 
Partililere konuşan Bakan Ergün, DHKP-C operasyonlarında avukatların tutuklanmasıyla ilgili olarak şöyle konuştu:
 
"Şimdi zaman zaman suçla mücadele ediliyor. Adam darbe teşebbüsünde bulunmuş, en azından böyle iddia ediliyor. Terör örgütüne yardım etmiş, kuryelik yapmış, içerideki örgüt yöneticisi dışarıdaki militana hangi eylemlerin yapılacağı doğrultusunda talimat götürmüş. Kim bu? Avukat. Şimdi adam diyor ki; 'Milletvekilleri, generaller, avukatlar, gazeteciler var hapiste yatıyor.' Şimdi ben bir şey söyleyeyim. Berberler var hapiste yatıyor. Berberlikten mi yatıyor? İyi tıraş edemediği için hapiste yatan berber var mı? ya hırsızlık yapmışsa yatar ya da başka bir suç islemişse. Gazetecilik mesleğinden dolayı hapiste yatan var mı? Yok. Herkes neden dolayı yattığını biliyor. Avukatlıktan tutuklanan var mı? Bunlar avukatlık yaptığı için mi tutuklandı? Kimse mesleğinden dolayı tutuklanmıyor. Tutuklanıyorsa bizim işimiz onlarla mücadele etmek zaten. Bir avukat içerideki bir örgüt yöneticisinden aldığı bir talimatı dışarıdaki militana 'Şu eylemler yapılacak' diye taşıyorsa şimdi bu adam avukat mı artık? Avukatlık mesleğinin gereği bu mu yani. O DHKP-C, TİKKO militanı bir polisi Gaziosmanpaşa'da gidip o talimatlar doğrultusunda arkasından vurursa bunun acısını kim taşıyacak? Ortada soruşturmalar var. Bu soruşturmaları yapmayacaksın da neyi yapacaksın? Kimse avukatlıktan, gazetecilikten ve siyasetçilikten hapiste değil. Ancak öyle olduğu zamanlar oldu Türkiye'de."
 
KARDEMİR'DE YÜKSEK FIRININ MONTAJI TÖRENİNE KATILDI
 
Bakan Ergün daha sonra Kardemir'e geçerek şirketin yöneticileriyle görüşerek, yatırımlar hakkında bilgi aldı. 5 nolu yüksek fırının ana gövde montajının yapılırken, kurban kesilerek, dualar okundu.
 
Ergün, Safranbolu Asmazlar Konağı'nda öğle yemeği yedi. Safranbolu Belediye Başkanı AK Parti'li Necdet Aksoy, Ergün'e safran bitkisinden yapılmış ürünlerin olduğu bir hediye sepeti ve Safranbolu yemenisi hediye etti. Kardemir Karabükspor Kulübü'nü ziyaret eden Bakan Ergün'e, Başkan Nevzat Şahin, adının yazılı olduğu forma hediye etti. Antrenmanı izlerken, "Şöyle teknolojik bir top yapsak, mesela futbolcunun aklından geçeni hemen top algılasa onun atmak istediği yere gitse nasıl olur?" diyen Bakan Ergün'e, Karabükspor Teknik Direktörü Mesut Bakkal, "Kaleci Aziz var. Herşeyi biliyor. Gelen golü biliyor sayın bakanım, bir de tutabilse" karşılığını verince kahkahalar yükseldi.

DHA