Melek Aslan cinayetinin altından dram çıktı!

Dicle Üniversitesi Matematik Öğretmenliği Bölümü’nü bitiren Melek Aslan’ın (24) Adıyaman’da yaşayan ailesiyle arası öğrenciliği döneminde açıldı. Kendi ifadesine göre ailesi okula gitmesini istemiyor, babası da evlenmesini istiyordu. Bu yüzden evden ayrılmıştı. Ailesi tarafından ölümle tehdit edildi. Ailesine karşı koruma kararı aldırdı. Üç yıldır görüşmüyorlardı. Eski sevgilisi Orhan Vatansever ile de arası iyi değildi. Ayrılmışlardı ancak Vatansever sürekli tehdit ediyordu. Melek en son 17 Eylül’de Vatansever’e karşı koruma kararı aldırdı. Bu süreçte ailesinin baskıları da devam ediyordu. Çünkü Orhan Vatansever, Melek’in ailesine ulaşıp “Kötü yola düştü, gereğini yapın” diyerek onları tahrik etmeye başlamıştı. Melek ile Sakarya’da uzun süre birlikte yaşadığını, sonra Almanya’ya gittiğini ve oradan da Melek’e sürekli para gönderdiğini iddia ediyor, bu paraları geri istiyordu. Melek’in ailesinin yaşadığı ilçenin Facebook sayfasında da Melek’in fotoğraflarını paylaşıp uygunsuz yorumlar yaptı. Melek’in marangozluk yapan kardeşi Mustafa Aslan ise silahını alarak Diyarbakır’a gitti. Orhan Vatansever onu Diyarbakır’a çağırmış yolda da Melek’in adresini vermişti. Mustafa Aslan, Diyarbakır’a gittiğinde Vatansever’i bulamadı çünkü o, Diyarbakır’a hiç gelmemişti. Mesajları ve fotoğrafları Almanya’dan atıyordu. Melek’i katleden kardeşinin iddiasına göre başka numaralardan da ablasının fotoğrafını atarak ‘Saati ne kadar?’ diye soruyorlardı.

 

TİMSAH GÖZYAŞLARI

 

Adrese giden kardeş, evden çıkan ablasını takip etti. Sonrasında yaşananları ifadesinde şöyle anlattı: “Korkma, sadece konuşacağız, dedim. Önce kabul etmedi. Sonra ben ağlayınca bana üzülüp konuşmayı kabul etti. Yürürken konuşmaya başladık. Beni tersledi. Arkadaşım Furkan biz tartışırken olumsuz bir şeyler olabilir diye polise haber vermiş. O sırada polislerin geldiğini gördüm. Ablamı zorla götürmek istiyordum. Polisleri görünce şoka girdim. Duvarın üzerinde ayağa kalktım. Ablam halen oturuyordu. Silah çıkarıp ablama ateş ettim. Polislerin müdahale etmesi imkânsızdı. Silahı kullanmayacağımı düşündüğüm için silaha hiç bakmadan almıştım. Meğer silah dolu ve mermi namludaymış. Tetiği çektiğim anda silah patladı. Çok pişmanım.”

 

3 AYRI KİMLİĞİ VAR

 

Orhan Vatansever’in Türk vatandaşlığının yanı sıra Alman ve Bulgar vatandaşlığının da bulunduğu, 3 ayrı kimlik taşıdığı ortaya çıktı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan Orhan Vatansever, sosyal medya hesaplarını kapatıp ortadan kayboldu.

 

‘TAHRİK EDİYORDU’

 

Mustafa Aslan ifadesinde şöyle devam etti: “Orhan Vatansever adlı kişi üç ay önce telefonuma mesaj attı. ‘Beni tanımıyorsun ama ben seni tanıyorum. Melek’in erkek arkadaşıyım’ dedi. Üç ay boyunca farklı zamanlarda ‘Melek ile birlikteyiz, Sakarya’da aynı evde kaldık. O sıra ben Almanya’ya gittim. Kardeşine Sakarya’da apart kiraladım. Almanya’dan da para gönderdim. Ablan ile vakit geçiriyorduk. Sonra Diyarbakır’a gitmiş. Öğrendiğime göre kötü yola düşmüş. Evli erkeklerle yaşıyormuş ya gereğini yaparsanız ya da ben gerekeni yapacağım’ şeklinde mesajlar attı. ‘Sizin hepinizi rezil edeceğim’ dedi. Numarasını engelledim. Farklı numaradan sürekli ablamın fotoğraflarını bana atıyor, beni tahrik ediyordu. En son ablamın fotoğrafını olumsuz yorumlarla ilçemizin Facebook sayfasında paylaştı. Böylece herkes öğrenmiş oldu. Babam ile ablama ‘Evine dön, arkandayız’ diye mesaj attık. Ablam olumsuz cevap verdi. Ablam normalde kapalı birisiydi. Ablamı açık görmem ve üç yıldır eve gelmemiş olmasından dolayı Orhan’ın yorumlarına inandım.”

 

‘AİLEM BENİ ÖLDÜRECEK’

 

Melek Aslan, 23 Temmuz 2017’de polise başvurarak “can güvenliği olmadığını” söylemiş ve ailesinden şu ifadelerle şikâyetçi olmuş: “Ailem benim okumama karşı çıkıyor. Babam beni evlendirmek isteğini ve atanamazsam bana çok kötü şeyler yapacağını söyledi. Ben de karşı çıktım ve evden ayrıldım. Evden ayrıldıktan sonra iki ablam ve babam beni telefon ile tehdit etti. Attıkları mesajlarda beni öldüreceklerini söylüyorlar. Kardeşlerim Mustafa ve Hakan Aslan hakkında uzaklaştırma kararı ve koruma kararı istiyorum. Can güvenliğim yoktur.”

 

Şikâyetçi olduğu ailesiyle 2018’de uzlaşınca koruma tedbiri kaldırılmış, soruşturma da takipsizlikle sonuçlanmış. (Milliyet)