Mersin mahkemeye gidiyor

 

Kulüp Başkanı Ali Kahramanlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fenerbahçe maçında çok ciddi hakem hatalarının olduğunu belirterek, bu yüzden maçla ilgili ne yorum yapacaklarını bilemeyecek kadar şaşkın olduklarını söyledi.

 

Futbolda yenmek kadar yenilmenin de doğal olduğunu dile getiren Kahramanlı, ”Yenmek veya yenilmek önemli değil. Önemli olan barış, kardeşlik içinde maç oynamak. Ama en önemlisi de insanların emeğini saygı gösterildiğine inanabilmektir. Biz bugün emeğe saygı gösterildiğine inanmakta zorlanıyoruz” dedi.

 

Hakemlerin Mersin İdmanyurdu cephesi kadar, bazı Fenerbahçeliler ve futbol yorumcuları tarafından eleştiri aldığını aktaran Kahramanlı, şunları kaydetti: ”Sen o kadar mücadele ediyorsun, hakem son dakikada düdüğü çalıp, oyunu veriyor. Maç sonrasında yaşananlara bakarsak, futbolcular tabi ki tepkisini dile getirebilir. Fenerbahçe’den bazı futbolcular kendilerine gösterilen sarı karttan sonra küfür bile etti. Bunları kameralardan çok net görebildik. Bu kadar hassas olan hakemler, ona neden bir şey demedi? Futbolda yenmek de var yenilmek de... Ama böyle acımasızlıklar doğru değil. Biz maçı kaybetmedik, hakem bize kaybettirdi.”
 

Kahramanlı, zaman zaman bir çok Anadolu takımının haksızlığa uğradığına şahit olduklarına dikkati çekerek, ”Dünkü maçta da bir örneğini daha gördük. Artık Anadolu takımlarının bu kadar kolay harcanmasının önüne geçilecek tedbirlerin alınması gerekir” diye konuştu.

 

”Mahkeme yoluna gideceğiz”

Maçın son dakikalarında sahadan çıkartılan Futbol Şube Sorumlusu Mehmet Işık da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, maçın özellikle ilk yarısında çok iyi oyun sergilediklerini söyleyemeyeceğini ifade ederek, ”Ama ikinci yarıda kora kor bir mücadele izledik. Takımımız ikinci yarıda çok iyi pozisyonlar buldu ve rakibinin çabalarını da sonuçsuz bıraktı” dedi.

 

Fenerbahçe’nin 2. golü bulmadan önce futbolcuları Ergin için çalınan faul düdüğünün maçın kırılma noktası olduğunu savunan Işık, şöyle devam etti: ”Aslında orada düdük çalmayı gerektiren bir durum yoktu. Bunun yanı sıra düdük çalmak için bu kadar gecikmenin de hiçbir nedeni olamaz. Belki o düdük olmasa, 2. golü bulan taraf biz olacaktır. Gol bulamasak bile, 2. golü yiyen taraf olmayacaktık. Yani maç en kötü ihtimalle beraberlikle bitecekti. Bizim gibi takımlar için Fenerbahçe gibi bir deplasmandan 1 puanla dönebilmek bile çok önemliyken, hakemin verdiği bu tavra anlam veremiyoruz. Maçın 87. dakikasında ben sahadan çıkartıldım. Bunun nedenini de anlayabilmiş değiliz. 4. hakeme gösterdiğim tepki gayet doğaldı. Dışarı çıkarılmayı hak eden bir şey yapmadım Çünkü sakin bir şekilde hakemin yanına gidip, ’Gözünün önünde olan pozisyonu nasıl görmüyorsun’ diye sitem ettim. Bunun da sahadan çıkarılma nedeni olabileceğini düşünmüyorum.”
 

Maçın ardından Ben Yahia’ya gösterilen kırmızı kartı da ”tam bir facia” diye nitelendiren Işık, şunları kaydetti: ”Cezanın geri çekilmesi için önce TFF’ye ardından da gerekirse mahkeme yoluna gideceğiz. Çünkü Yahia’ya 2. sarı karttan kırmızı kart gösterildi. Oysa ki, Yahia’nın birinci sarı kartı bile yoktu. İlk sarı kart gösterilmeden, 2. sarı karttan dolayı Yahia cezalı duruma düştü. Hakemler, Yahia’nın İngilizce küfrettiğini savunuyor. Halbuki, Yahia İngilizce bilmiyor. Çok az Fransızca bilip, Arapça konuşabiliyor. Yahia ile de görüştük, itirazını Arapça dile getirdiğini söylüyor. Zaten Ben Yahia küfredecek bir futbolcu da değil. Yahia’yı iyi kötü tanıyan herkes, nasıl karaktere sahip olduğunu bilir.” Işık, hakemlerin maç sırasında takımın masörünü de sahadan attığına dikkati çekerek, ”Takımın masörünü bile sahadan çıkarıldı. Ne olduğunu bilmiyorum. Ama bildiğim kadarıyla, masörümüz yedek kulübesindeyken, elindeki şu şişesini kulübenin içinde kenara atmış. Bu olayın, sahadan atmak için hangi bahanesi olabilir ki?” diye sordu.