Ömer Dinçer Fatih Projesi'ni anlattı

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, gazete ve televizyonların Ankara temsilcilerine Fatih Projesi hakkında bilgi verdi.

Ömer Dinçer Fatih Projesini anlattı
15 Şubat 2012 Çarşamba 15:20 tarihinde eklendi, 1.505 kez okundu.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Fatih Projesi'nin eğitime katkısını belirlemek için bilimsel bir çalışma yürüteceklerini belirterek, ''Mayıs ayı içinde iki aylık kullanmadan sonra bütün öğrencilerimize, öğretmenlerimize, öğrencilerin velilerine giderek bunun etkileri üzerine bir bilimsel çalışma yaptıracağız. Oradan edineceğimiz bilgilerle bundan sonraki adımı tasarlayacağız'' dedi.
    
Ömer Dinçer, gazete ve televizyonların Ankara temsilcilerine Fatih Projesi hakkında bilgi verdi. Bakanlıktaki toplantıda konuşan Dinçer, söz konusu projenin uygulanmasından duyduğu heyecanı dile getirdi.
    
Fatih Projesi kapsamında okullara dağıtılan etkileşimli tahtaların yoğun çalışmalar sonucunda ortaya çıktığını ifade eden Ömer Dinçer, ''Bu tahtaların tasarımları bize özgü, bize ait. Patentini de Milli Eğitim Bakanlığı olarak aldık. Büyük ihtimalle nisan ayında bu tahtanın seri üretimi için Vestel bant kuruyor. O bantta üretecek ve tüm Türkiye'ye ve dünyaya da satabilecek bir ürün haline getirmeye çalışıyor'' diye konuştu.
    
Bakan Ömer Dinçer, etkileşimli tahtanın dünyada şu ana kadar aynı amaçla kullanılan tahtalardan daha farklı yapı ve özelliğe sahip olduğuna da dikkati çekti.
    
Zenginleştirilmiş kitapların hazırlanması konusundaki çalışmalar hakkında da bilgi veren Ömer Dinçer, ''Gelir gelmez yeniden yapılanmayı yapmamış olsaydık, bugün Talim ve Terbiye Kurulunun bu kitapları onaylaması oldukça uzun zaman alacaktı'' diye konuştu.
    
Ömer Dinçer, sadece 9. sınıflar için zenginleştirilen kitaplarda video gösterimleri, animasyonlar, ses anlatımlarının olduğunu da kaydetti.
    
''Önümüzdeki 4 ya da 5 sene içinde bu tahta (etkileşimli), anasınıfı dahil olmak üzere bütün okullarımızda ve sınıflarımızda olacak'' diyen Bakan Dinçer, etkileşimli tahtalarda beyaz ve kara tahtanın da yer aldığını belirtti.
    
Etkileşimli tahtanın kullanımına ilişkin de bilgi veren Dinçer, Türkiye'de kullanılacak tahtaların, Kanada, Japonya, ABD'de kullanılan projeksiyonlu akıllı tahtalardan farklı olduğuna işaret etti. Dinçer, sözlerini şöyle sürdürdü:
    
''Bu tahtalarda kendi bilgisayarınızda önceden hazırladığınız bilgileri getiriyorsunuz, projeksiyon makinesine takıyorsunuz ve ekranda gösteriyorsunuz. Etkileşim taşımıyorlar, sadece hazırlanmış malzemelerin içeriği kadar içerikle kullanma şansına sahipsiniz. Çoğu kez de bunu kullanıyorken uzun zaman hazırlık yapıyorsunuz, bunu gelip anlatıyorsunuz. Başka malzemeyi de kullanma şansınız olmuyor.''
    
Etkileşimli tahtalarda ise öğretmenlerin kendi potansiyellerini, öğretme yöntemlerini uygulama şansını kaybetmediğine işaret eden Ömer Dinçer, ''Etkileşimli tahtalar anlatımı kolaylaştıran, görsel hale getiren bazı deneyleri de üzerinde yapma imkanı veriyor. Dolayısıyla öğretmenin öğretme kabiliyetine katkı sağlayacak bir içerik taşıyor'' diye konuştu.
    
Projenin eğitime katkısını belirlemeye ilişkin bir hazırlık yaptıklarını da belirten Ömer Dinçer, ''Üç ayrı üniversiteyle yapalım diye tasarlıyoruz, henüz adım atmadık. Nisan ayı sonunda mayıs ayı içinde iki aylık kullanmadan sonra bütün öğrencilerimize, öğretmenlerimize, öğrencilerin velilerine giderek bunun etkileri üzerine bir bilimsel çalışma yaptıracağız. Oradan edineceğimiz bilgilerle de bundan sonraki adımı tasarlayacağız'' dedi.
    
Projenin uygulamaya başlanmasıyla öğrencilerin tablet kullanmalarından dolayı yazı yazma kabiliyetlerinin azalacağı yönünde de bazı söylemlerin oluştuğunu anlatan Ömer Dinçer, şunları kaydetti:
     
''Biz tablet bilgisayarları ilk 5 yıla dağıtmıyoruz. Akıllı tahtaları bütün sınıflara döşüyoruz, ama tablet bilgisayarları bütün sınıflara dağıtmıyoruz, 5. sınıftan sonra dağıtmayı planlıyoruz. İlk 4 yıl çocukların kendi yazı yazma kabiliyetlerini, el becerilerini geliştirmeleriyle ilgili kendi derslerinde bir değişiklik yapmıyoruz. Bu açıdan bakıldığında da bu tereddütlere gerek kalmayacak. Akıllı tahta 17 milyon öğrenciye tablet ise 11-12 milyon öğrenciye verilecek. Henüz birinci sınıftaki öğrencilere tablet dağıtıldığında hakikaten yazma kabiliyeti konusunda bir yetersizlik oluşabilir. Öğrenciler 5. sınıfa geldiklerinde tabletini alacak.''