Parti liderliğinden de istifa etti

İTALYA'da anayasa reformuna ilişkin yapılan referandumda aldığı ağır yenilginin ardından Aralık'ta başbakanlık görevini bırakan Matteo Renzi, parti içi muhalefetin artması sonucu Demokrat Parti genel başkanlığından da istifa etti.

Parti liderliğinden de istifa etti
19 Şubat 2017 Pazar 22:57 tarihinde eklendi.
İtalya'da koalisyon hükümetinin büyük ortağı Demokrat Parti'de (PD) uzun süredir devam eden tartışmalar, yaklaşık 3 yıldır genel başkanlık koltuğunda oturan Matteo Renzi'nin istifasıyla sonuçlandı. 2014 yılı başında parti içi yaptığı bir manevrayla dönemin Başbakanı Enrico Letta'yı koltuğundan eden Renzi, genel başkanlığa seçildikten sonra hükümeti kurma görevini de almıştı. Böylece "Ülke tarihinin en genç başbakanı" unvanını da alan Renzi, bu hamleyle partisinde kendisine karşı muhalif bir cephe oluşmasını sağladı. Renzi, 3 yıllık başbakanlığı boyunca hayata geçirmeye çalıştığı reformlar sürecinde de sıklıkla bu cephenin eleştirilerine maruz kaldı.
 
Eski Başbakan Massimo D'Alema ve Eski PD Genel Başkanı Pier Luigi Bersani gibi partisinin ağır toplarını ve diğer gelenekselci isimleri karşısına alarak yolunda ilerlemeye çalışan Renzi 'kibirli olmakla' suçlanıyordu. Nitekim Renzi, 4 Aralık 2016 tarihinde yapılan referandumda seçmenin yüzde 59'unun 'hayır' dediği ve kendisini başbakanlık koltuğundan eden anayasa reformu konusunda kendi partisinde dahi uzlaşma sağlayamazken, kaybederse istifa edeceğini söylemişti. 'Referandumu kişiselleştirince referandumu kaybetti' eleştirileri getirilen Renzi, partisinde kendisine artan baskılar ve bölünme eğilimleri üzerine, beklendiği gibi bugün düzenlenen PD Genel Kurulu'nda istifasını sundu.
 
RENZİ: REFERANDUM SONUCU, ÜLKE İÇİN BÜYÜK DARBE OLDU
 
Genel Kurul'da yaptığı konuşmada, referandumun geldikleri noktaya etkilerini de değerlendiren Renzi, "İtalyan politikasında bir kırılma yaşanıyor. Yenilgisinin sorumluluğunu hissettiğim referandum, bütün ülke sistemi için bir darbe oldu ve bunu telafi etmenin sorumluluğu da bize ait" dedi.
 
Partisindeki bölünme görüntüsünün, ana muhalefetteki popülist 5 Yıldız Hareketi'nin (M5S) ekmeğine yağ sürdüğünü söyleyen Matteo Renzi, "Buna bir son vermeliyiz. Diğerleri bize deli gözüyle bakıyor" diye konuştu.
 
Eski Başbakan, bir daha aday olmamasını isteyen muhaliflerine ise, "Bölünmeden daha beteri, şantaj yapılmasıdır. Bana bir daha aday olmamamı söyleyemezsiniz. Bu, demokratik değil" diye seslenerek, tekrar genel başkanlığa aday olacağı mesajını verdi.
 
2018'DE GENEL SEÇİMLER YAPILACAK
 
İstifanın ardından iktidarın büyük ortağı PD'de liderlik yarışı da resmen başlarken son yapılan anketler, Renzi'nin olası rakiplerinden açık ara önde olduğunu gösteriyor. Demokrat Parti'de, yeni liderin belirleneceği kongrenin Haziran ayında yapılacağı öngörülüyor. İstifasının ardından hükümeti kurma görevi verilen Paolo Gentiloni kabinesinin icraatlarını desteklediğini söyleyen Renzi, erken seçim çağrılarına karşın seçimlerin olağan süresinde yani 2018 başında yapılmasından yana tavrını koyuyor.