Sansür iddialarına noktayı koydu!

Bakan Dinçer, “Milli Eğitim bakanlığı bir taraftan Fareler ve İnsanlar Kitabı'nı 100 Temel Eser arasında gösterecek, kendi eliyle dağıtacak. Öbür taraftan da farklı bir işlem yapacaktı. Bu mantıklı bir şey olabilir mi? Tartışma meselesi haline getirilebilir mi?' dedi.

 

Bir dizi ziyaret ve açılışlara katılmak için Adana'ya gelen Milli Eğitim Bakanı Dinçer, Vali Hüseyin Avni Coş'u ziyaret etti. Burada basın mensuplarının Fareler ve İnsanlar ile Şeker Portakalı kitaplarına ilişkin tartışmalarla ilgili sorularını yanıtlayan Bakan Dinçer, her iki kitapla ilgili bakanlığın yaptığı herhangi bir işlem olmadığını aktardı. 

 

Her hangi bir vatandaşın kendisi için uygun görmediği durumla ilgili şikayetini rahatlıkla bakanlığa yapabileceğini belirten Ömer Dinçer, bakanlığın Alo 142 telefon hattına günde 10 bin civarında gelen telefonların bir kısmının şikayet içerdiğini, gelen binlerce mektubun bazılarının şikayetle alakalı olduğunu, gelen şikayetlerin de ilgili birimlere iletildiğini hatırlattı. 

 

Fareler ve İnsanlar kitabı hakkında İzmir İl Müdürlüğü’nün yapılan şikayeti kendilerine aktardıklarını ifade eden Bakan Dinçer, “Şeker Portakalı ile ilgili şikayet okul müdürüne ulaşmış. Müdür de öğretmenden bilgi aldıktan sonra herhangi bir işlem yapmamış. İzmir'den gelen şikayet mektubu bakanlığa geldiği zaman biz de herhangi bir işlem yapmamışız. Bunun üzerinden bir sansür tartışması yapmak ne kadar ahlaki olur. Milli Eğitim Bakanlığı bir taraftan Fareler ve İnsanlar Kitabı'nı 100 Temel Eser arasında gösterecek, kendi eliyle dağıtacak. Öbür taraftan da farklı bir işlem yapacaktı. Bu mantıklı bir şey olabilir mi? Tartışma meselesi haline getirilebilir mi?' diye konuştu. 

 

Sansür iddialarının bakanlığın kitap değerlendirme sistemini değiştirmesinin hemen ardından çıkmasını çok manidar olduğuna işaret eden Dinçer, daha önce de Yunus Emre'nin şiirinin, Orhan Kemal'in kitabının, Pir Sultan Abdal'ın kitabının sansür edildiğine dair dedikodular çıkarıldığına dikkat çekti. Birileri yine belli şeyleri gündeme getirebileceğini belirten Bakan Dinçer, “Sadece kamuoyunun dikkatine bir hususu söylemek istiyorum. Bütün bu tartışmalar, Talim Terbiye Kurulu'nda kitap inceleme ve değerlenme sürecini değiştirmemizle başladı. Orada uzun yıllardan beri var olan bir değerlendirme sistemini değiştirdik. Onun yerine son derece modern dünyanın bu anlamda kullandığı yeni bir yöntemi uygulamaya koyduk. Panel sisteminin uygulamaya konulmasıyla da oradaki görevli olan öğretmenler okullara geri döndüler. Acaba tam bu süreçte sansürle ilgili tartışmaların yapılması ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın bunun üzerinden yıpratılmaya çalışılması sizce tesadüf mü? Sadece bu kadar soruyorum. Bana göre çok anlamlı bir süreçten geçiyoruz.” şeklinde konuştu. 

 

"ADANA’DAKİ SORUNLARIN FARKINDAYIZ"

 

Ömer Dinçer, Adana'da eğitim altyapısıyla ilgili bazı sorunlar bulunduğunu ve bu sorunların farkında olduklarını ifade etti. Geçen yıl bu sorunların aşılması için Adana'yı stratejik öncelik taşıyan iller tanımlaması içine aldıklarını ve bütçe kaynaklarından iki misline varacak oranda kaynak aktarımı yaptıklarını kaydeden Dinçer, ildeki sorunları çözmek için toplantılar yapacaklarını söyledi. Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde bir sınıfta 133 öğrencinin eğitim gördüğü yönündeki haberin sorulması üzerine Bakan Dinçer şunları söyledi: “130 öğrencili dersliğin var olduğu belirtilen olay tekil bir hadise. Şanlıurfa'da derslik başına öğrenci sayımız çok yüksek. Çünkü geçen yıl tahminlerimizin üzerinde yaklaşık sadece birinci sınıfa 89 bin öğrenci kayıt yaptırdı. Bu yüzden de sorunu önceden gördüğümüz için orada yeni bir strateji belirledik. Derslik başına öğrencinin fazla olduğu okullarda geçici olarak prefabrike derslikler yapacağız. Bu süreç süratle tamamlanacak. Bunun için zamana ihtiyacımız var.”