Savaş dünya basınında!

Tüm dünya Libya'ya operasyonu konuşuyor

Savaş dünya basınında!
20 Mart 2011 Pazar 15:56 tarihinde eklendi, 1.353 kez okundu.

 

ABD medyası, ABD yönetimi her ne kadar kendisini Libya'ya hava saldırısında “başrol oyuncusu” olarak göstermese de “ABD'nin, operasyona öncülük ettiğini” belirtti.   
         
Gazeteler, “ABD'nin kendini 'arka koltukta' gibi göstermesinin, bölgede Irak işgaline yönelik hassasiyetin devam etmesi ve Amerikalıların yeni bir cephe istememesinden kaynaklandığı” yorumlarını yaptı.
         
Libya'ya yönelik hava saldırısına dair ilk açıklamaların Fransa'dan gelmesi, ABD Başkanı Barack Obama'nın saatler sonra kamera karşısına çıkması, ABD basınına konu oldu. 
         
Washington Post: Sarkozy daha merkezi rolde  
 
Mary Beth Sheridan ve Scott Wilson imzalı yazıda, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın, ABD'nin hava saldırısına “öncülük etmediği” yönündeki sözleri ile bazı ABD'li yetkililerin açıklamaları hatırlatıldı.
         
Yazıda, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin “Kaddafi tehlikesine yönelik Obama'dan çok daha agresif konuştuğuna ve askeri operasyon başlarken, Sarkozy'nin Obama'dan daha merkezi rol alıyor gibi göründüğüne” dikkati çekildi. 
 
Yazıda,  operasyona bakıldığında, ABD'nin Libya'nın hava savunma sistemini etkisiz hale getirmek için 112 seyir füzesi attığı ve Fransa ile İngiltere savaş uçaklarının da ABD'nin komutası altında operasyon yaptığı ifade edildi.
         
OBAMA TEPKİLERDEN ÇEKİNİYOR
Yazıda ayrıca, ABD'nin bu operasyona yönelik “alçak gönüllü tutumunun aslında ABD Başkanı Barack Obama'nın, ülkesinde ve yurt dışında yüz yüze kaldığı, Müslüman bir ülkede üçüncü askeri cephe açıyor gibi görünmesi zorluğundan kaynaklandığı” kaydedildi.
         
Son dönemdeki ankette çıkan “her 10 Amerikalı'nın 6'sından fazlasının, ABD'nin Libya'daki karışıklığı durdurmak için sorumluluk alması gerektiğine inanmadığı” sonucu hatırlatılan yazıda, Afganistan ve Irak savaşlarının ülkedeki etkisi nedeniyle ABD yönetiminin, Libya'ya saldırıdaki rolünü daha az göstermeye çalıştığı ifade edildi.
        
Obama'nın da önceki başkan George W. Bush yönetimin küçümsediği uluslararası organizasyonun güçlendirilmesi yönünde çaba verdiği ifade edilen yazıda, ABD'nin Libya'ya operasyonda kilit rolünün halen devam ettiği yorumunda bulunuldu.
 
Obama da Libya operasyonuna ilişkin dünkü açıklamasında, uluslararası koalisyon hususuna özel vurgu yaparak, “Geniş bir koalisyonun parçası olarak hareket ediyoruz” demişti.
         
Los Angeles Times'ta Bob Drogin imzalı yazıda, Obama'nın “ABD'nin Müslüman dünyasında üçüncü savaşa girişini” kendisinin bile ilan etmediği belirtildi.
         
Gazete, başka bir haberini de “Libya'daki hava saldırısına, ABD öncülük ediyor” başlığıyla verdi.
         
Gazetede, “kamuoyunda popülerliği düşen ve gelecek yıl seçimlere gidecek Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin, siyasi prestiji için yeni bir çıkışa ihtiyacı varken, bunu Libya'ya hava saldırısıyla başardığı” yorumunda da bulunuldu.       
 
“BATI LİBYA’YA SAVAŞTA BİRLEŞTİ”
İngiliz gazeteleri bugünkü manşetlerinde, uluslararası koalisyon güçlerinin Libya lideri Muammer Kaddafi yönetimine karşı başlatılan operasyonuna geniş yer verdi ve şu başlıkları attı:
         
Independent on Sunday: BM karşılık verdi
Gazete, Libya'ya ilişkin BM kararının uygulanması için Fransız savaş uçaklarının Libya'ya girdiğini ve Kaddafi'ye ait birkaç tankı yok ettiğini aktardı.
         
Sunday Telegraph: İngiliz güçleri Kaddafi'ye saldırdı 
Gazete, İngiltere Başbakanı David Cameron'ın operasyonla ilgili "gerekli,  yasal ve doğru" sözlerine yer verdi.
         
Observer: Batı Libya'ya savaşta birleşti
 
Sunday Times: Koalisyon güçleri 112 füzeyle Libya'yı bombaladı
         
Sunday Mirror: "Bu, savaş" 
 
İngiliz denizaltıları, Libya'da 20 önemli hedefin bombalanmasına yardımcı oldu.
         
“KADDAFİ AHMEDİNEJAD KADAR ÇILGIN”
Independent gazetesinin deneyimli Ortadoğu muhabiri Robert Fisk de, Libya ile ilgili "Önce Saddam'dı, şimdi Kaddafi. Batı'nın favori çılgın zorba hükümdar kataloğu şimdi boş" başlığıyla bir makale yayımladı.
 
BM'nin Libya'ya ilişkin kararının arkasında rejim değişikliğinin yattığını ileri süren Fisk, "Libya'da sivilleri korumak için tüm gerekli önlemleri alacağız, öyle mi? Bunu 42 yıl önce düşünmemiş olmamız çok yazık"  ifadesini kullandı.
         
Kuzey Afrika ülkelerinin ortak isteğinin özgürlük ve demokrasi olduğunu kaydeden Fisk, bir diğer ortak konunun da bu ülkelerin çoğunun Batı'dan destek almaları olduğunu kaydetti. 
Fisk Fransızların Tunus'un eski lideri Bin Ali'yi,  Amerikalıların Mısır'ın eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i, İtalyanların ise Libya lideri Muammer Kaddafi'yi desteklediğini belirtti.
         
Kaddafi'nin İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'la "aynı seviyede çılgın ve tuhaf" olduğunu kaydeden Fisk, uluslararası koalisyon güçlerinin operasyonunun başarılı olma ihtimaline karşın, Kaddafi'nin karakterine ve yapabileceklerine dikkati çekti. 
Fisk "Libya,  Mısır değil" dedi.
         
“OPERASYONUN SONU BELİRSİZ”
Observer gazetesinin siyaset yazarı Andrew Rawnsley de, Libya'ya müdahale ile girilen yolu "tahmin edilemez ve tehlikeli" olarak tanımladı.
         
"Şu anda Libya'ya müdahalede kolay kısımda olunduğunu" savunan Rawnsley, Kaddafi'nin gitmesi gerektiğini İngiliz hükümetinin "Libya'ya müdahalenin Irak'a müdahaleden farklı olduğu görüşünde birleştiklerini" kaydetti. 
 
Observer yazarı, Cameron'ın Başbakanlığının ilk uluslararası krizinde önemli bir sınav verdiğini ve şimdiye kadar başarılı olduğunu da yazdı.
         
Bu operasyonun sonunun belirsiz olduğunu kaydeden Andrew Rawnsley, en büyük hatanın Libya'ya müdahalenin kolay olacağını düşünmek olduğunu belirtti.