Sevdiklerine can aşısı oldular

Çocuklarının böbreğini kabul etmeyen, eşi 56 yaşındaki Hatice Yavaş da verici olamayan 60 yaşındaki Ali Yavaş ile canını bile vermeye hazır olan annesi 56 yaşındaki Şükran Salha'nın canlı donör olamadığı 32 yaşındaki Serhat Salha, çapraz nakille diyaliz mahkumiyetinden kurtuldu. İki kadından biri eşine, diğeri oğluna ikinci hayatın kapılarını açarken, Opr. Dr. Işık Özgü, "Bu iki ailenin çaresizliği çapraz nakille son buldu" dedi.

 

İzmir'de reklam ajansı sahibi Serhat Salha'da, 5 yıl önce tesadüf eseri böbrek yetmezliği belirtileri görüldüğünü öğrendi. Asıl mesleği biyomedikal teknikerliği olan ve bir cihazı denerken yapılan kan tetkikinde kreatin değerleri çok yüksek çıkan Salha, hemen bir hastaneye başvurdu. Tetkiklerden sonra ilaç tedavisine başlandı, sürekli kontrollerini ise, kortizon tedavisi bittikten sonra bıraktı. Kendi kendini kontrol edebildiğini düşünen Serhat Salha'nın sağlığı geçen Eylül ayında bozulmaya başladı. Gözlerde kanlanma, nefes alamama, iştahsızlık, yorgunluk şikayetleri baş gösterdi. Yeniden hastanelik oldu, diyalizli hayat başladı. Diyalizle bir yaşam geçiremeyeceğini düşünen Salha, İzmir Kent Hastanesi'ne nakil için başvurdu. 3 çocuk annesi Şükran Salha, bir an tereddüt etmeden verici oldu. Ancak tetkikler sonucu uygun donör olmadığı ortaya çıktı. 

 

Diğer taraftan, Balıkesir'de emlakçılık yapan 2 çocuk babası, 60 yaşındaki Ali Yavaş'ta, 2010 yılında yüksek tansiyona bağlı böbrek yetmezliği teşhisi konulunca 22 boyunca diyalize bağlanmak zorunda kaldı. Son dönemlerde diyaliz seanslarından çıktığında kendisini kötü hissetmeye başlayan Ali Yavaş'a, geçen aralık ayında muayene olduğunda sağ böbreğinin de iflas ettiği söylendi. Hemşire kızı Medine bir böbreğini gönüllü vermeye hazır olduğunu söyledi. Ali Yavaş çocuklarının böbreğini istemedi, eşi Hatice Yavaş gönüllü oldu ancak onunla da kan grubu uymadı. 

 

İKİ KADIN DA İSTEDİ

 

İki böbrek hastası ile aileleri çaresizlik içerisinde kıvranırken bu durumdaki hastalar için çapraz nakil bankası oluşturan İzmir Kent Hastanesi'nde, başvuranlar arasında tarama yapıldı. Ali Yavaş'a, Serhat Salha'nın annesi Şükran Salha'nın, Serhat Salha'ya da Ali Yavaş'ın eşi Hatice Yavaş'ın böbreğinin uygun olduğu saptandı. İki aileye de durum bildirildi. Aileler tanışmak istedi, bir araya gelip değiş-dokuş yapmaya hazır olduklarını bildirdi. Opr. Dr. Işık Özgü başkanlığındaki, Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu, Uzm. Dr. Ebru Sevinç Ok ve Böbrek Nakli Koordinatörü Hemşire Havva Kara'dan oluşan ekip tarafından nakil operasyonları gerçekleştirildi. Opr. Dr. Işık Özgü, nakil sonrasında hasta ve vericilerinin sağlık durumunun iyi olduğunu belirterek, "Bu iki ailenin çaresizliği çapraz nakille son buldu. İki kadın donör de sevdiklerine yeni hayat verebilmek için bu naklin gerçekleşmesini istedi ve gönüllü oldu" dedi. Biri eşine, diğeri oğluna ikinci hayatın kapılarını açan kadınlar bu gelişmeleri 'Mucize' olarak nitelendirdi. Annesi kan grubu uyuşmadığı için donör olamayan Serhat Salha, şöyle dedi:

 

"Diyalize çok az girdim ve gördüm ki bir ömür böyle geçmez. Annem hazırdı ama olmadı. Birilerinden belki mal mülk istenebilir ama organ istenebilir mi? Çaresizdik. Yollarımız Kent Hastanesi'nde kesişti. Demek ki birbirimize ihtiyacımız varmış, kader bizi bir araya getirdi. Yavaş ailesine ve doktorlarımıza çok teşekkürler."

 

Ali Yavaş da, "Çocuklarımdan böbrek almak istemedim, eşim uymadı, kadavradan bağış hiç mümkün görünmedi. Bu aile karşımıza çıktı, çapraz nakil ile hayatım değişti, çok teşekkürler" diye konuştu.