Sivas'ta son 6 gün

Sivas’ta 35 aydının yakılarak öldürüldüğü katliam davasının zaman aşımından düşmesine günler kala, tepkiler de büyüyor

Sivasta son 6 gün
07 Mart 2012 Çarşamba 08:35 tarihinde eklendi.

 

Güpegündüz, devletin güvenlik güçlerinin gözü önünde gerçekleşen katliamla ilgili dava, hukuk sefaletine sahne oldu. Davaları zaman aşımından düşecek olan sanıkların evlendikleri, askere gittikleri, ehliyet aldıkları ortaya çıkmasına rağmen yakalanmamaları, davaya büyük gölge düşürdü.
 
Sivas’ta Pir Sultan Abdal Kültür Şenlikleri’ne katılmak için şehre gelen 35 aydının Madımak Oteli’nde öldürülmeleriyle ilgili dava, Ekim 1993’te Ankara 1 Nolu DGM’de 125 sanıkla başladı. DGM, Aralık 1994’te katliamın bir numaralı sanığı Cafer Erçakmak hakkındaki davayı, sanığın bulunamaması üzerine ayırdı. DGM, 124 sanıktan 37’sinin beraatine, kalanların 2-15 yıl arası hapislerine karar verdi. Yargıtay bu cezayı az bularak, kararı bozdu. Müdahil avukatlar, bozma kararının ardından tutuksuz sanıkların kaçmalarının önlenmesi için tutuklanmalarını istedi. Ancak bu talep reddedildi, 6 sanık kaçtı.
 
Her aşamada azaldı
 
DGM, 27 Kasım 1997’de verdiği ikinci kararında, kaçan 6 sanıkla ilgili davayı ana dosyadan ayırdı ve 14 sanığa beraat verdi. 33 sanığı idama mahkum eden mahkeme, 45 sanığa 2-20 yıl arasında ceza verdi.
 
Yargıtay 9. Ceza Dairesi kararı 1998’de, sanıkların doğum kayıtlarında Nüfus Müdürlüğü mührünün okunaksız olduğu, nüfus kayıtlarındaki cilt numarasının karara yanlış geçirildiği gerekçesiyle bozdu.
 
DGM, üçüncü kararını 16 Haziran 2000’de verdi. Dosyalarını ayırdığı 7 kişiye ek olarak, ilk bozmadan sonra kaçan Mustafa Dürer ve Muhammet Nuh Kılıç’la ilgili dosyayı da ayırdı. Mahkeme, 33 sanığa yeniden idam verdi. 9. Ceza Dairesi, idam cezasını ağırlaştırılmış müebbet hapse çevirdi ve onadı.
 
Gazeteden öğrenildi
 
Bir türlü bulunamayan ve 1994’te dosyası ayrılan Cafer Erçakmak’ın da aralarında bulunduğu 7 sanıkla ilgili Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava ise avukatlara tebliğ edilmedi. Avukatlar, davayı gazetelerde çıkan haberle öğrendi.
 
Sanıklardan İhsan Çakmak’ın aranırken, 1999’da Sivas’ta evlendiği, 1997’de askere gittiği, çocuğunu nüfusa kaydettirdiği, ehliyet aldığı anlaşıldı. Yılmaz Bağ’ın ise aranırken Kangal ilçesinde düğün yaptığı belirlendi. Hiç yurtdışına çıkmadığı anlaşılan Erçakmak’ın da öldüğü ve sessiz sedasız Sivas’ta gömüldüğü anlaşıldı.
 
İnsanlığa karşı suç
 
Savcı Hakan Yüksel, davanın Haziran ayındaki duruşmasında 15 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, düşme kararı verilmesini talep etti. Mahkeme, 13 Mart’taki duruşmada zamanaşımı ile ilgili karar verecek. Müdahil avukatları insanlığa karşı suçlarda zamanaşımı olmayacağını savunuyor ama mahkemenin bu talebi kabul etmesi için Anayasa ve yasalardaki hükümleri aşarak, evrensel hukuku baz alması gerekiyor. Bu da kulislerde neredeyse “imkansız” görülüyor.
 
Ergin: ‘Zaman aşımı 111 sanıktan 5’i için’
 
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sivas katliamı davasının zamanaşımından düşmesi tartışmalarına ilişkin sorular üzerine 111 sanıklı davada 5 kişi hariç tamamıyla ilgili hükümlerin kurulmuş durumda olduğunu ve değişik mahkumiyetler alanların olduğunu belirterek, “Bir kişi bile olsa bu hassasiyetin, duyarlılığın gösterilmesi doğru bir şey ama takdim biçimi itibariyle sanki bu dava sanıklarının tamamı zaman aşımından kurtuluyormuş gibi bir algı da oluşuyor şu anda. 111 sanıktan 5’i hakkında zaman aşımı iddiası var. Bununla ilgili yürütme organının yapabileceği gayretlerin hepsi yapılmış durumda” diye konuştu.
 
Davanın firari sanığı Vahit Kaynar ile ilgili gerçekleri yansıtmayan beyanlarda bulunulduğunu anımsatan Ergin, Kaynar ile ilgili iade evraklarını Türkiye’ye verilen süreden önce Polonya’ya ulaştırdıklarını, ancak Türkiye’nin evraklarını beklemeden Polonya mahkemesinin, itirazen Kaynar hakkında kefaletle salıverme işlemi yapıldığını anlattı.

Vatan Gazetesi