Siyasi baskı iddiası ortalığı karıştırdı

Balıkesir'de oda ve borsaların şubat ve mart ayındaki seçimleri öncesi tartışma çıktı.

Siyasi baskı iddiası ortalığı karıştırdı
02 Ocak 2013 Çarşamba 18:55 tarihinde eklendi.

 

Balıkesir'de oda ve borsaların şubat ve mart ayındaki seçimleri öncesi tartışma çıktı. Oda ve borsalar ortak bir açıklama ile seçimlerde siyasi ağırlıklı girişimlere set çekmek isterken, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Edip Uğur, bu bildiriyi 27 Nisan'daki e-bildiriye benzetti.
 
Balıkesir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Yavuz, Balıkesir Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kula, Balıkesir Ticaret Borsası Başkanı Faruk Kula, Balıkesir Ticaret Odası Meclis Başkanı Recai Gürcan, Balıkesir Sanayi Odası Meclis Başkanı Rona Yırcalı, Ticaret Borsası Meclis Başkanı İbrahim Aytekin, dün bir deklarasyonla seçimlerde siyasi ağırlıklı girişimleri istemediklerini açıkladı.
 
HEDEF MİLLETVEKİLİNİN ADAY OLAN OĞLU MU?
 
Yerel gazeteler bu açıklamayı 'muhtıra gibi açıklama', 'siyasete ıslak imzalı veto' başlıklarıyla verirken, Balıkesir eski Ticaret Odası Başkanı ve Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Edip Uğur'un oğlu İsmail Uğur'un Sanayi Odası Başkanlığı'na talip olduğunu, odaların hedefinin de aslında Edip Uğur olduğunu ileri sürdü.
 
UĞUR'DAN SERT AÇIKLAMA
 
Balıkesir Milletvekili Ahmet Edip Uğur, bugün kendisine ait City Meats'te işadamı sıfatıyla basın toplantısı yaparken, özellikle ünlü işadamı Rona Yırcalı'yı hedef alıp, çok sert açıklamalarda bulundu.
 
Odaların açıklamasının kendisine 27 Nisan'daki Genelkurmay Başkanlığı'nın 'e-bildiri'yi anımsattığını belirten Uğur, "Muhtıra gibi bir bildiri. Bu deklarasyon bütün Balıkesirlileri hedef alıyor. Bu bütün oda üyelerini, işadamlarını, iş alemini hedef alan bir bildiri, bir deklarasyondur. Bu deklarasyon oda üyelerini, Balıkesirlileri yok sayıyor. Tehdit var. Diyor ki, 'Siz bu işlerden anlamazsınız. Biz, sizin adınıza karar veririz. Biz, ne dersek o olur' diyor. Balıkesir'de oda ve borsa seçimleri bazı işadamlarının ortak imza ile kaleme aldıkları bildiri ile spekülasyona dönüştürülmüştür. Spekülasyonun dilimizdeki karşılığı vurgundur, durumdan menfaatlenmektir. Durumdan faydalanmak isteyenler spekülasyonlara başvurur" dedi.
 
"BU BİLDİRİ DE KARŞILIĞINI BULACAK"
 
"Müstahkem mevkilerini korumak adına bildiriler hazırlayıp ama 'işin içine siyaset karışmasın' diyenler kendilerini siyasetten soyutlamış mı oluyorlar" diye soran Uğur sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Onların nerede, kimlerle, ne adına siyaset yaptığını bu memlekette bilmeyen var mı? Başkanlar bu bildiri ile üyelerin oylarına ipotek koymak istemiştir. Bir anlamda dolaylı siyaset yapmaktadırlar. Bu demokrasiye de inanmamaktadır. Muhtıraseverlerin aynı mahiyetteki bildirileri oda ve borsa üyesi girişimcilerimizin serbest iradeleriyle karşılığını bulacaktır. 27 Nisan e-bildirisi nasıl karşılığını bulduysa bu bildiri de karşılığını bulacaktır. Bu bir mahalle baskısının net örneğidir. Balıkesir'de artık dinamiklerin harekete geçme zamanı geldi. Kendileri büyümek uğruna, Balıkesir'in küçük kalmasına gözyumanların, kentteki küçük işletmelerin önünü tıkayanların kimin olduğunu herkes biliyor. Asıl olan Balıkesir'in büyümesi ise siyaset de olmalı, sanayi de, ticaret de, esnaf da, gazeteci de olmalı işin içinde."
 
"BALIKESİR'İN YAKASINDAN DÜŞÜN"
 
Balıkesir Sanayi Odası Meclis Başkanvekili Rona Yırcalı'yı isim vermeden eleştiren Uğur, şunları söyledi:
 
"Küçük olsun benim olsun, ben yöneteyim, ben idare edeyim, ben cebimi doldurayım. Kral çıplak. Birinin bunu söylemesi lazım. Bunu, ben söylüyorum. Kamuoyuna açıklıyorum. Bunlar siyasilere yönetim kurulu üyeliği verir, siyaseti kendi amacı için kullanırlar. Pamuklu Dokuma'da 700 kişi çalışıyordu, kapandı, şimdi imara açmak istiyorlar. Vakıfların bir oteli vardı. Sene 1985. Vakıflar Kervansaray'ın olduğu yere 5 yıldızlı 500 yataklı bir otel projesini hazırladı. Belediye Meclisi'ne sundu. O zaman yine beyefendi siyasi baskıyla Balıkesir'e gelecek bu yatırımı reddettirdi. Kardeşim sen Balıkesir'in taşından toprağından borundan nemalanıyorsun. İsviçre'de göl kenarında malikanem yok. Ben paralarımı İsviçre'de, Amerika'da bankalarda da tutmuyorum. Sen Türkiye'nin en zengin adamısın ya. Bunlara ihtiyacın var mı? Bunlar tapularıyla övünüyorlar. 'İzmir yolu, Bursa yolu, hepsi benim' diyorlar. Nasıl sahip oldunuz. Belediye başkanlarıyla. Hepsi imar ve rant peşinde koşuyorlar. Ne kadar hazine arazisi aldıklarını, hibeleri kimin aldığını açıklasınlar."
 
"BU BİLDİRİ DİKTA HEVESİDİR"
 
Bildiride siyasi istikrara kadar ekonomik dayanışmaya da ihtiyaç olduğunun vurgulandığını anımsatan Uğur konuşmasına şöyle devam etti:
 
"Beş kişi kendi arasında ekonomik dayanışma yapacak, malı götürecek. Balıkesirliler de seyredecek. 'Ekonomik dayanışma yapmalıyız' diyerek kendilerini ihbar ediyorlar. Bu bildiri dikta hevesidir, tüccarı, sanayicisini, insanları yok saymaktır. Vesayet dönemi bitmiştir. Korkunun ecele faydası yok. Herkes çıkıp, oda başkanlığına aday olabilir. Balıkesir'i sömüren aileler var. Balıkesir bunlara diyet borcunu ödemiştir. Bunlara Balıkesir'in diyet borcu da yok ya. Bunlar Balıkesir'in yakasından düşsünler. Türkiye'nin en büyük zenginleri de (Yırcalı'yı kastederek) Balıkesir'in yakasından düşsün. Borları götürdün, Pamuklu Dokuma'yı kapattın, Kervansaray'a yapılacak yatırımı önledin, HES'leri aldın, şunu aldın bunu aldın. Bunları nasıl aldın? Siyasetle almadın mı? Siyasetle, siyasetçilere yaptığın baskıyla aldın. 28 Şubat olaylarında darbeci generallerle gizle oturumlarda bulunanlar ben miyim, kendileri. Onlarla iyi geçinecekler, işlerini yürütecekler, Balıkesir yerinde saysın. Yok öyle yağma kardeşim. Bunlar boğazlarına kadar siyasetin içindeler, ama siyasileri artık kulllanamıyorlar, kullanamayacaklar da. Bu Balıkesir artık size diyet borcunu ödedi, Balıkesir'in yakasından düşün."
 
"ADAYLIK KESİN DEĞİL"
 
Sanayi Odası Başkanı Ahmet Kula'nın Ak Parti'nin eski Belediye Meclis üyesi, Recai Gürcan'ın Ak Parti'nin belediye başkan adayı olduğunu, Ticaret Borsası Meclis Başkanı İbrahim Aytekin'in siyasi bir kimliğe sahip olduğunu belirten Uğur, "O eskidendi, eskiden il başkanları alıyordun yönetime, biraz koklatıyordun ne istiyorsan yaptırıyordun. Bu bitti artık, Balıkesir uyansın artık" dedi.
 
Uğur gazetecilerin sorusu üzerine oğlu İsmail Uğur'un aday olabileceğini, bu niteliklere sahip olduğunu ancak ortada henüz kesinleyen bir şey olmadığını, gençlerin nabız yokladığını söyledi. Uğur, "Ortalıkta aday da yok ama bu panik neden" diye sordu. Uğur, bu açıklamaları MÜSİAD başkanıyken 25 yıl önce de yaptığını ileri sürdü.

DHA