"Suriyeli ana ve babalar Türkiye'de huzur buldu"

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Örgütü Programı İcra Direktörü Ertharin Cousin, Kilis’te Suriyeli sığınmacıların yaşadığı konteyner kentte demokrasi heyecanına şahit oldu.

Suriyeli ana ve babalar Türkiyede huzur buldu
15 Ocak 2013 Salı 19:56 tarihinde eklendi.

 

Konteyner kentte çeşitli temaslarda bulunan ve buradaki vatandaşların sorunlarını dinleyen Çağlayan ve Cousin, perşembe günü 6 mahallede gerçekleşecek muhtarlık seçimi için aday olan Suriyelilerle görüştü. Bakan Çağlayan burada, Suriyelilerin ilk kez demokrasiye adım attığına vurgu yaparak, bunun ata toprakları olan Suriye’de de yaşanmasını istediklerini söyledi. 
 
Çağlayan ve Cousin, konteyner kent ziyaretleri kapsamında ilk olarak perşembe günü 6 ayrı mahallede gerçekleşecek muhtarlık seçiminde adaylığını ortaya koyan Suriyelilerle bir araya geldi. Muhtarlık için kadın adayların da olduğu dikkat çekerken, burada konuşan Bakan Çağlayan, kötü günlerin geçeceğini ümit ettiklerini söyledi. Çağlayan, “Sizler ülkenize döndüğünüz zaman hak etmiş olduğunuz demokratik, ekonomik, insanca yaşam standartların inşallah hepsine kavuşacaksınız. Bu konuda Türkiye her zaman yanınızda olmuştur ve olacaktır. Bugün burada demokrasinin bir sınavını ilkini yaşayacak ve yaşatacaksınız. Sizler maalesef geçmişte bu demokratik hayatın içerisine sokulmadınız, engellendiniz. Bu kamp şu anda Kilis'in en büyük ilçesi olmuş durumda. Hatta Türkiye’nin birçok ilçesinden daha fazla nüfusa sahip şu anda. Perşembe günü 6 mahallede muhtar seçimlerini yapıp demokratik hak ve özgürlüklerinizi kullanacaksınız. Bu sizlerin demokrasiye attığı olduğu ilk adım olacak.” ifadelerini kullandı. 
 
Çağlayan ve Cousin daha sonra konteyner kentte kalan bir Suriyeli aileyi ziyaret etti. Ardından, kreşte eğitim gören Suriyeli çocuklarla vakit geçiren Çağlayan ve Cousin, sosyal marketi de gezme imkanı buldu. 
 
“TÜRKİYE KENDİ BÜTÇE KAYNAKLARIYLA SURİYELİLER İÇİN 360 MİLYON DOLAR HARCADI”
 
Programın ardından basın toplantısı düzenleyen Çağlayan, şunları söyledi: “Türkiye böyle bir insanlık trajedisine kayıtsız kalamazdı. Türkiye ilk olarak Suriyeli vatandaşları ülkesinde kabul etmiş, aynı zamanda en fazla Suriyeliyi barındıran bir ülkedir. Kardeşlerimizin böyle acılı günlerinde beraber olmak destek olmak adına son derece mutluyuz. Bu konuda ülke olarak bugüne kadar sadece Türkiye olarak, dünyadan 30 milyon dolarlık bir maddi destek gelmiş olmasına rağmen, kendi bütçe kaynaklarımızla bugüne kadar 360 milyon dolar para harcamış durumdayız kardeşlerimiz için. Bunun ucu açık. Nereye kadar giderse bu desteğimiz artarak devam edecek. Her geçen gün yaşam seviyelerini artırarak hizmetlerimizi yapıyoruz. Bunu bir insanlık görevi olarak kabul ediyoruz. Ancak asıl mutluluğumuz Suriyeli kardeşlerimizin kendi ülkelerine, özgür şekilde demokratik haklarını kullanabilecekleri bir güne kavuşmaları olacak. İnşallah en kısa sürede olmasını temenni ediyoruz. Ata topraklarına gitmeleri, yeni yaşam şartlarına kavuşmaları en büyük temennimiz. Biz Suriyeli kardeşlerimizin, vatandaşlarımızın, huzur, refah, sağlık, güvenlik, esenlik içinde bir an önce ülkelerine dönmesini temenni ediyoruz. Bunu onlar için istiyoruz. Yoksa başımızın üstünde yerleri var.”
 
Çağlayan, BM Dünya Gıda Programı ile de geniş programlar yapmayı istediklerini kaydederek, “Daha stratejik derinliği olan programlar yapalım istiyoruz. Bu konuda yapmış olduğumuz temaslarımızı, çalışmalarımızı geliştirip artıracağız.” diye konuştu. 
 
“SURİYELİ ANNE VE BABALAR TÜRKİYE’DE HUZUR BULMUŞ”
 
BM Dünya Gıda Örgütü Programı İcra Direktörü Ertharin Cousin de konteyner kenti yerinde görmenin kendileri için önemli olduğuna vurgu yaptı. İç savaştan etkilenen Suriyeliler için işbirliği içinde çalışmaya devam etmeleri gerektiğinin altını çizen Cousin, “Bugün kampta dolaşırken sağlıklı bebekle, mutlu çocuklar gördüm. Anneler gördüm. Bu anne ve babalar Türkiye’de huzur bulmuşlar. Bu süreç içerisinde sadece karınlarını doyurmakla kalmadan, zihinlerine de huzur sağlayacak ortamı sağlamamız ortaklık içinde çalışmakla mümkün oldu. Bu operasyon içerisinde özellikle Dünya Gıda Programı sadece Suriye içindekilerin gıda ihtiyacını karşılamak üzere 1,5 milyon kişiye ulaşmakta. Ürdün, Lübnan, Türkiye, Mısır ve Irak olmak üzere komşu ülkelerde sığınma talebinde bulunmuş Suriyeliler için yardımlarımızla 250 bin civarında kişiye ulaşmaktayız. Şu anda Suriye içerisinde gerçekleştirmekte olduğumuz yardımlar bize her ay 25 milyon dolar gibi bir maliyet getiriyor. Eylül ayından bu yana 1,5 milyon kişiye gıda yardımı sağlamaya devam ediyoruz. Bununla birlikte mültecilerin gıda ihtiyacını karşılamak üzere uyguladığımız program her ay bize 7 ila 10 milyon dolar civarında maliyet getiriyor. Geleneksel bağışçılarımızdan katkı alıyoruz. Şu anda Dünya Gıda Programı’na Türkiye’nin de mali katkı sağlamasıyla, ortaklaşa çalışmaların devam edeceği noktasında bu ziyaret heyecan verici. Bu devam eden bir kriz, ama biz hiçbir çocuğun aç kalmasına izin vermemeliyiz. Dünyanın her yanından ülkeleri, Suriyelilerin gıda ihtiyacını karşılamak için teşvik ediyoruz.” şeklinde konuştu.

CİHAN