Tişörtlerde Battal Gazi nostaljisi

Türkan Şoray baskılı tişörtleriyle büyük ilgi gören Koton firması, bu yıl, Yeşilçam’ın bir başka dev ismi Cüneyt Arkın ile çalıştı. ‘Bir Yeşilçam Efsanesi Cüneyt Arkın’ sloganıyla hazırlanan koleksiyon, önceki gün tanıtıldı. İlk aşamada 30 bin basılan koleksiyonda ‘Dünyayı Kurtaran Adam’, ‘Savulun Battal Gazi Geliyor’, ‘Battal Gazi Destanı’ filmlerinden replikler ve kareler yer alıyor. Tanıtım toplantısına, filmlerinde kullandığı replik olan “Şişman vücudundan aptal kelleni almaya geldim” diyerek başlayan Arkın herkesi güldürdü güldürmesine ama hayatına dair kimi ince ayrıntılarla da konukları hüzünlendirdi. Sanatçının trajikomik anekdotlarından seçmeler ise şöyle...

 

Dünyayı kurtardım da kendimi kurtaramadım

 

İçim yanıyor ‘Dünyayı Kurtaran Adam’ı hatırladıkça. Lan dünyayı kurtardım kendimi kurtaramadım ya...

 

Niye bir Türk gencinin tişörtünde Türk kahramanının fotoğrafı olmasın? Kadınlar için de yapılmalı.

 

24 yaşında dört nala hayata koşacak, sevecek, sevdalanacak, oburca yiyecek çocukken mahkum olduk. Sabahtan akşama kadar çalış. Şimdi değer mi? Anasını satayım ‘değer’ olduğunu anladım. Çünkü Türk halkı sevmiş.

 

Sakıp Ağa (Sabancı) bir gün “Ben zenginim sen değilsin” dedi. Ben de “Hadi sokağa çıkalım” dedim, sokağa çıktık. Ona 5 kişi gitti. Sokakta ne kadar insan varsa benim yanıma geldi. “Ağa dedim bak zengin benim” Bir piyango bileti aldık beraber. “Ben aldım bende kalsın” dedim. O “Numarasını alayım” dedi.

 

Tişörtlerin üretim sürecine dahil olmadım ama satış iyi olursa yemesine dahil olucam. Türkan Şoray’ın gözleri göz değil, gözistan. Satışlar kıyaslanmaz ki. Ben erkek gibi bakarım...

 

Ben gençliğimin tadını çıkaramadım, neymiş şöhretmiş, paraymış. Sonunda kendinle kalıyorsun...

 

Erol Taş’ın bacağını kesmişlerdi. Bizim rejisör de iyiydi onu bir diziye aldı. Diziye geldi garibim. Bir muhabir geldi konuştu konuştu sonra çok da acıdı ona. ‘Dünyaya bir daha gelsen ne olarak gelmek isterdin’ dedi. Taş da ‘Kırkayak’ dedi. Yani dünyaya tekrar gelsem diye düşünmekten geçmiş artık.

 

Bizim zamanımızda şiir vardı. Ben sevgilime şiir yazardım, şimdi karıma yazıyorum, çiçek alıyorum. Elini tutmak bile bir şeydi. Şimdi çok hızlı yaşıyorlar. Fast food gibi  ayaküstü çocuk yapıyorlar.

 

Türk halkının görsel geleneği çok geniştir. Ta Karagöz Hacivat’tan başlar ve herşeyinde bir kahraman vardır. Muhteşem Yüzyıl’da da kahraman yok, 1453’te de yok.

 

(Burak Özçivit için) Çocuğu seviyorum, fiziği ve yüzü çok iyi. Ama çok sert ya, çok çalışması lazım. Bir tekme çıktı götürdü. O vücudu yumuşatacak. Marlon Brando’nun okulunda 3 gün kameranın önünde nasıl durulur onu öğrendim.

 

Ben kılıbığım derdim ama çocuklarım benden daha kılıbık. Bizim ailede bir gariplik var. Ben doktor oldum sinema oyuncusu oldum. Oğlum bilgisayarda çok ileride. Çok büyük bir İngiliz şirketinde çalışıyor ve orada bölüm başkanı. Kalktı o işi bıraktı. Geldi burada ‘Pis 7’li adlı dizide oynuyor.

 

Bir kitap çıkarıyorum, 2 ay içinde çıkması lazım. Şiir yazıyorum, resim yapıyorum... Top oynayacak hale gelmedim.

 

star