''Tüm olasılıkları gözden geçiriyoruz''

Senato Silahlı Hizmetler Komitesinin Suriye konulu oturumunda senatörlerin sorularını yanıtlayan Panetta, Suriye'deki rejimin meşruiyetini kaybettiğini ve düşeceğinin kaçınılmaz olduğunu, ABD'nin siyasi ve diplomatik çabalar yoluyla bu süreci hızlandırmaya katkıda bulunacağını belirtti. 
    
Ancak şu anda Suriye'ye Amerikan askeri göndermenin zamanı olmadığını ifade eden Panetta, yakından izlemeye devam ettikleri Suriye'deki vaziyetin uluslararası bir yanıtı gerektirdiğini ve ABD'nin, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'a, kendi halkına karşı uyguladığı şiddete son vermesi için baskı uygulama yolunda uluslararası camianın gösterdiği çabalara öncülük ettiğini kaydetti. 
    
Panetta, Libya'dakine benzer bir askeri müdahalenin bölgedeki her durumda uygulanabilecek tek bir model oluşturmadığını ifade ederek, ''Her durum, her bir ülkenin siyasi, coğrafi ve tarihsel özellikleri itibariyle, kendine has bir nitelik barındırmakta ve kendine has bir yanıt gerektirmektedir. Ortadoğu gibi karmaşık ve kırılgan bir bölgede tek tip bir yaklaşım olamaz'' diye konuştu. 
    
ABD'nin, Esad rejiminin vahşetinin son bulması ve ülkede demokratik değişimin başlaması için uluslararası bir mutabakat oluşturmakta olduğuna işaret eden Panetta, ülkesinin, ilk aşamada 10 milyon dolarlık taahhüt olmak üzere Suriye halkına acil insani yardımlar sağladığını, bu ülkedeki muhalefeti güçlendirmek için Suriye'nin Dostları Grubu ve diğer Esad karşıtı gruplarla çalıştığını anlattı. 
    
Oturum sırasında, bir süre önce Suriye'ye hava saldırısı düzenlenmesi çağrısında bulunan Cumhuriyetçi Senatör John McCain'den, ABD'nin, geçmişte Bosna, Libya gibi diğer durumlarda gösterdiği tavrın aksine, Suriye konusunda önderlik etmediği eleştirileri gelirken, Panetta, Suriye konusundaki izledikleri yaklaşımın, Esad üzerinde eşi benzeri görülmemiş bir baskının ortaya konulmasında başarılı olduğunu, ancak bu krizin, bu ''korkunç vaziyetin'' basit ya da hızlı bir çözümünün bulunmadığını belirtti. 
    
Panetta, ''Bu aşamada tek taraflı bir eyleme girişmek mantıklı değil. ABD Savunma Bakanı olarak, askerlerimizi riske atmadan önce, misyonun ne olduğu, bu misyonu başarıp başaramayacağımız, bedelinin ne olacağı, işleri iyiye mi kötüye mi götüreceği gibi hususlardan emin olmam gerekir'' ifadesini kullandı. 
    
Şu anda askeri müdahale yerine, diplomatik ve askeri yaklaşımlar üzerinde odaklandıklarını ifade eden Panetta, ''Libya'da uyguladığımız yaklaşımla Suriye'ye ilişkin mevcut yaklaşımımız arasındaki farkların nedenleri çok açık. Libya'da askeri müdahale için BM Güvenlik Konseyi'nde ve Arap Birliği'nde geniş boyutlu destek varken, Suriye konusunda böyle bir mutabakat şu anda yok. Bizim açımızdan, tek taraflı bir eyleme girişmek hata olur'' diye konuştu. 
    
Öte yandan Panetta, Cumhuriyetçi Senatör Susan Collins'in, Suriye konusunda nasıl bir yol izlenmesi gerektiği hususunda Türkiye'den ne gibi tavsiyeler geldiğine ve Türkiye ile görüşülüp görüşülmediğine ilişkin sorusu üzerine, ''Evet, Türkiye ile görüşüyoruz. Türkiye, Suriye konusunda çok sorumlu bir liderlik gösterdi. Tabii bu konu onları doğrudan ilgilendiriyor, çünkü Suriye'ye komşular, Esad'a iktidarı terk etmesi çağrısında bulundular. Suriye'deki kimyasal ve biyolojik sahalarla ilgili kaygılar hakkında Türklerle istişarelerde bulunduk. Mülteciler konusunda da onlarla olan istişarelerimizi sürdürüyoruz. Sorunuza yanıt vermem gerekirse Türkiye bu konuda çok sorumlu bir rol oynuyor'' diye konuştu.