"Tünel kazarak kaçmaları başarı"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Bingöl'de PKK'lıların cezaevinde tünel kazarak kaçmalarının sadece kendi gayretleriyle olmayacağını belirterek, "Cezaevi yönetiminin en azından bir bölümünün bu işten haberinin olabileceğini düşünüyorum.

Cezaevinde hangi sebeple bulunuyor oluyorlarsa olsunlar, kişilerin tünel kazmayı başararak kaçmış olmalarını onlar açısından bir başarı olarak değerlendiriyorum. Herkesin başarabileceği bir şey değil" dedi.

 

Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Şahin, 'q, x, w' harflerinin kullanılmasıyla ilgili çalışma olup olmadığının sorulması üzerine, "Sayın Başbakanımız, demokratikleşme adını verdiğimiz bu paketi açıklamadan önce içinde ne var diye bir yorum yapmayı erken buluyorum.

Ancak 29 harfin dışında kullanılan 3 harfi, bilgisayar, internet kullananlar zaten kullanıyorlar. Yani fiilen hayatımızda kullanılan harfler. Dolayısıyla fiili bir uygulama var. Bu fiili uygulamayı yasal alt yapısını da tamamlayarak gerçeğe dönüştürmek herhalde Türkiye'nin de bir ihtiyacıdır diye değerlendiriyorum.

Bunu mutlaka farklı bir etnik yapının alfabesiyle, diliyle ilişkilendirerek yorum yaparsanız konu farklı yönlere çıkar. Türkiye'nin buna ihtiyacı var. Çünkü bilim ve teknoloji geliştikçe, bizim alfabemiz de olmayan harfleri de biz kullanır hale gelmişiz. Onun önünü açıyoruz" dedi.

 

Ana dilde eğitimle ilgili Türkiye'de bir sorun kalmadığını ifade eden Şahin, "Kürtçe öğrenmek isteyen vatandaşlarımız talepte bulunduğunda, 20 öğrenci velisi talepte bulunduğunda okullarımızda bu dilin öğretilmesi söz konusu. Bu dil öğretilirken eğer alfabemizdeki harf sayısı buna yeterli değilse bu konuda adım da atmanız gerekebilir. Bu eşyanın tabiatı gereğidir. Bunu son derece ve normal karşılıyorum" diye konuştu.

 

Şahin, Bingöl cezaevindeki firar olayıyla ilgili olarak güvenlik zafiyetinin söz konusu olup olmadığının sorulması üzerine şöyle konuştu: "Tutuklu ve hükümlülerin tünel kazarak kaçmaları sadece onların gayretiyle olmaz. Cezaevi yönetiminin en azından bir bölümünün bu işten haberinin olabileceğini düşünüyorum.

Çünkü onların göz yumması gerçekleşmeden böyle bir tünelin kazılarak 18 hükümlü ve tutuklunun kaçması gerçekte kolay olacak bir şey değil. Adalet Bakanlığı sorumlu gördüğü kişileri hemen görevden uzaklaştırdı. Yardım edilmiş, edilmemiş, şu nispette edilmiş, bu nispette edilmiş, ancak cezaevinde hangi sebeple bulunuyor oluyorlarsa olsunlar kişilerin tünel kazmayı başararak kaçmış olmalarını onlar açısından bir başarı olarak değerlendiriyorum. Herkesin başarabileceği bir şey değil.

Onlar çok ağır cezalarla hüküm giymiş ve yargılanmakta olan kişiler. O yönlerini hiç unutmadan söylüyorum bunu öyle cezaevinde 50-60 metre tünel kazacaksınız, kimseye çaktırmayacaksınız ve yahutta göz yummalarına sebep olacaksınız sonra oradan 18 kişi elbiselerini dışarıda çıkartarak yeni elbiselerini giyecek ve kaçacak. Öyle herkesin başarabileceği bir şey değildir bu.

O nedenle cezaevinde artık sürekli, ömür boyu kalma cezasına çarptırılmış kişiler demek ki her türlü yola başvurabiliyorlar. Cezaevi yönetiminin, Adalet Bakanlığı'nın bu konuda bu tür hükümlülerin ve tutukluların kaldığı cezaevleri için çok daha dikkatli olmaları gerekir. Bu sanıyorum ciddi bir ihtarda, bir uyarıda olmuştur diye değerlendiriyorum."