"Türkiye her yönden iyi"

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ''Hangi karşılaştırmayı yaparsanız, yapın, gerek faiz, gerek iç borç, gerek dış borç açısından, Türkiye hakikatten daha iyi konumdadır'' dedi.

Türkiye her yönden iyi
18 Aralık 2011 Pazar 17:04 tarihinde eklendi.

Şimşek, TBMM Genel Kurulunda, milletvekillerinin 2012 yılı bütçesinin 19. maddesi üzerindeki konuşmaların ardından Hükümet adına söz alarak, milletvekillerinin eleştirilerini yanıtladı. 
    
Borç, konusunda samimiyetle Genel Kurulu bilgilendirmek istediğini belirten Şimşek, "Ülkelerin dış borç stoklarına bakarsanız yani özel sektör ve kamu dış borç stoklarına bakarsanız, rakamlar, ülkeden ülkeye inanılmaz farklılıklar gösteriyor" diye konuştu. 
    
Türkiye'nin dış borcunun 1980 yılında 15,7 milyar dolar olduğunu anlatan Şimşek, "Geliyorsunuz, 1990 yılına 52,4 milyar dolara çıkmış. 10 yıl içerisinde 3,3 kat artmış. 2002'de 129,6 milyar dolar olmuş. 2,5 kat artmış. Şu anda, Haziran sonu itibarıyla 309,6 milyar dolar. 2,4 kat artmış 2002'den yana. İç borçtan bahsedelim biraz. Türkiye'nin 1980'de 720 bin lira. 1990'da 57 milyona çıkıyor. 79 kat artmış. 2002'de ise 149,9 milyara çıkmış. Yani 2629 kat artmış" diye konuştu. 
    
AK Parti hükümetleri döneminde ise iç borcun 352,8 milyar liraya çıktığına dikkati çeken Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: 
    
"Sadece 2,4 kat artmış. Ondan önceki 12 yılda 2629 kat artmış. 2011'i de katın hadi '3 kat' diyelim. Faiz çok önemli. Borcunuz varsa faiz ödüyorsunuz. Kimse size bedava para vermez. Türkiye, 1980 yılında 20 bin lira iç borç faizi ödüyormuş. 1990'da 10 milyon liraya çıkmış. 500 kat artmış. 2002'de ise 43,5 milyara çıkmış. Kaç kat- 4350 kat artmış, Türkiye'nin iç borç faiz ödemeleri. 2010 yılı sonu itibarıyla ise ne kadar artmış- Artmamış, azalmış. Şimdi 2010 yılı sonunda bu rakam 42,1 milyar lira. 2011'de de bu rakam azalmaya devam etti. 
    
Geçen bütçe konuşmamda da söyledim. 1985'ten bu yana bütçe giderleri içerisinde faizin payı en düşük düzeyde. 1987'den bu yana mili gelire oran olarak da faiz harcamaları en düşük düzeyde. Peki, Türkiye'nin toplam dış borcu hakikatten kritik bir düzeye ulaşmış mı- Kamu ve özel, yüzde 34,4. 2002'de ne kadardı- Yüzde 56 idi. Hangi göstergeyi kullanırsanız kullanın. Hangi karşılaştırmayı yaparsanız, yapın, gerek faiz, gerek iç borç, gerek dış borç açısından Türkiye hakikatten daha iyi konumdadır." 
    
CHP Antalya Milletvekili Osman Kaptan, 19. madde üzerinde söz alarak, Türkiye'de devletin de milletin de borçlu olduğunu öne sürdü. Nüfusun yarından fazlasının bankalara borçlu olduğunu ileri süren Kaptan, "Borçla yatıyoruz, borçla kalkıyoruz, borçla yaşıyoruz. Borçla borç ödüyoruz. Bedelli askerlik sayesinde vatan borcunu bile borçla öder hale geldik. Türkiye borçla yaşıyor, AKP lale devrini yaşıyor ama sonuna geldik" diye konuştu. 
    
MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy, özel sektörün borç stokunun büyük rakamlarla arttığını ileri sürdü. Özensoy, "Bu borçtan hiç bahsedilmiyor. Bu bizim borcumuz değil mi- Bunu da biz ödeyeceğiz" dedi. 
    
AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici'nin ardından "sataşma" gerekçesiyle söz alarak, "Konuşmanın baştan sona her tarafı yanlış, doğru hiçbir şey yok. 2002'de bu halk yüzde 34 verdi mi- Verdi. Halka hizmeti yaptık. 2007'de bu oran yüzde 47'ye çıktı mı- Çıktı. Yine hizmete devam ettik" diye konuştu. 
    
Binici'nin konuşmasında sarf ettiği, "tek partiyi aratıyorsunuz. Zübük gibi davranıyorsunuz" sözlerini anımsatan Aydın, "Gaflet, delalet... Biz özgürlükleri genişlettikçe birilerinin alanı daralıyor. Gerçekte kimin zübük, kim olduğu, o da belli. Referandum paketinde memurlarla ilgili toplu sözleşmeyi getirirken, paketi 'boykot' eden siz değil miydiniz- Niye yoktunuz- Sizin böyle muhalefetiniz olduğunu sürece halkın bu desteği de artacaktır" açıklamasında bulundu. 
    
BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık da Aydın'ın konuşmasının ardından "sataşma" gerekçesiyle yerinden konuştu. "Pir Sultan Abdal'ın bir deyişiyle sözlerime başlayayım, (dostun gülü yaralar beni ah Ahmet)" diyen Sakık, şöyle konuştu: 
    
"Bir Kürdün sözü beni yaralar. O anayasa çalışmalarında ne yaptığımızı iyi bilirsiniz. Tek taslak hazırlayan bizdik. Bizimle işbirliği yapmadınız. 12 Eylül generallerinin getirdiği yasalardan yararlanarak iktidar olmaya çalışan sizsiniz. Lütfen bizi bunlara ortak etmeyin."