"Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyoruz"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çek Cumhuriyeti'nin Türkiye'nin en önemli stratejik hedeflerinden biri olan AB katılım sürecine başından beri destek verdiğini ve her zor dönemeçte Türkiye'nin yanında yer aldığını belirtti.

Türkiyenin AB üyeliğini destekliyoruz
14 Şubat 2012 Salı 22:22 tarihinde eklendi.

Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, resmi ziyaret için Türkiye'de bulunan Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus ve eşi Livia Klausova onuruna Çankaya Köşkü'nde resmi akşam yemeği verdi. 
    
Yemeğe Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır, Türkiye-Çek Cumhuriyeti Parlamentolar Arası Dostluk Grubu üyesi milletvekilleri, Türkiye'nin Prag Büyükelçisi Cihat Erginay, Çek Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçisi Vaclav Hubinger, iş adamları, Sivasspor'un Çek futbolcusu Tomas Rada ve çok sayıda davetli katıldı. 
    
Abdullah Gül, yemekte yaptığı konuşmada, konuklarını Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve Klaus'un iktisatçı ve entelektüel kişiliğiyle, Çek Cumhuriyeti'nin ekonomi, siyaset ve bilim hayatına uzun yıllar boyunca yaptığı katkıları büyük bir takdirle izlediğini ifade etti. 
    
Avrupa'nın erken sanayileşen toplumlarından biri olan Çek halkının, kuruluşunun ilk yıllarından itibaren Türkiye ile sanayi alanında işbirliği içinde olduğunu anlatan Gül, ''Günümüzde de Çek Cumhuriyeti, Türkiye'nin en önemli stratejik hedeflerinden AB katılım sürecine başından beri destek vermiş ve her zor dönemeçte Türkiye'nin yanında yer almıştır'' dedi. Gül, Klaus'a, Türkiye'nin AB üyeliğine verdiği güçlü destekten dolayı teşekkür etti. 
     
-Klaus'un konuşması- 

Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Klaus da yemekteki sözlerine, Türkiye'de gördüğü samimi karşılamaya teşekkür ederek başladı. 
    
İlk resmi ziyaretini gerçekleştirdiği 2006'dan bu yana Türkiye'nin çok başarılı bir dönem geçirdiğini vurgulayan Klaus, ekonomik kalkınma ve hayat standardının yükselmesinde göze çarpan bir ilerleme kaydettiğini, istikrarlı demokratik bir ülke konumuna geldiğini ve İslam dünyasında birçok ülke için ilham kaynağı olduğunu söyledi. Klaus, Türkiye'nin dünyanın en hızlı gelişen ekonomileri arasına girdiğini ve Çek Cumhuriyeti için siyasi ve ticari alanlarda çok cazip bir ortak olduğunu kaydetti. 
    
Türkiye'nin AB üyelik sürecine de değinen Klaus, Türkiye'nin yarım asırdır sabırlı bir üyelik adayı olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: 
    
''Bu konu ve bu gerçek, zaman zaman dönüşümlü olarak ülkenizde ve bazı Avrupa ülkelerinde veya daha ziyade Avrupa Birliği'nin genişlemesine ilgi duymayan bazı siyasetçilerde değişik tutkular uyandırmaktadır. Henüz AB üyesi olmamanız sizleri üzmemelidir. Dinamik kalkınmanız ve çok yönlü toplumsal gelişmenizin tam tersine kriz içinde bulunan Avro Bölgesine bakacak olursak, başarılı bir gelişme modelinin ortak bir para biriminden, sürekli genişleyen fon ve teşvik hacminden, regülasyon artışından ve de iktisat politikasının uluslar üstü merkeziyetçiliğinden ibaret olmadığını görüyoruz. 
    
Avrupa Birliği sizin için bugün dahi cazip bir hedef mi bilemiyorum, ancak vurgulamak isterim ki Çek Cumhuriyeti, kendi çıkarları açısından üyeliğinizi dilemektedir. Bu derece büyük, ekonomide güçlü ve dinamik bir ülke, AB'deki mevcut havayı değiştirebilir ve kriz, durgunluk ve gerginlikle sonuçlanan yönelişini değiştirmeye yardımcı olabilir. Her ihtimalde temennimiz, Türkiye'nin ülkemiz için öncelikli bir ekonomik ve siyasi ortağımız ve müttefikimiz kalmasıdır.'' 
    
Ziyaretine bir Çek Cumhurbaşkanı ile yurtdışına giden en büyük ticaret heyetinin eşlik ettiğinin altını çizen Klaus, bunun Çek şirketlerinin Türkiye'nin sunduğu olanakların bilincinde olduğunu ve bu fırsatlardan yararlanma niyetini gösterdiğini söyledi.