Yazarlar

Kadir Çelik
Yakalanması yetmez !

Eskiden de böyle şeyler olurdu !

Toplumun tepkisini çeken olayların firari zanlılarının teslim edilmesiyle ilgili pazarlıklara meslek hayatım boyunca çok tanık oldum.

Polis, daha insan hakları bu kadar revaçta değilken, firari zanlının anası, babası kim varsa toplar, günlerce gözaltında tutar, zanlının üzerinde psikolojik baskı yaratırdı.

Ve bu yöntem çok da etkili olurdu.

Garipoğlu’nın teslim olmasında da böyle bir süreç yaşandığı apaçık ortada.

Muhtemelen yurt dışında bulunan Cem Garipoğlu, sınırda teslim olmak yerine, İstanbul’u seçmesi ve bunun da kabul edilmesi bu tür durumlarda olağandır.

Polisin, aslında devletin buna ‘’peki’’ demesi, eleştirilebilir.

Ama asıl mesele, katil zanlısının yakalanması ise, bunda bir yanlış aramak doğru olmaz.

Ben, pazarlık yerine, polisin katin zanlısını saklandığı yerde bulup, yakalamasını isterdim.

O zaman işin başarısı, katmerli olurdu.

Katil zanlısı, yurt dışına çıkmadığını söylemiş, bu da normaldir.

Şu ülkedeydim dese, yurt dışına nasıl çıktığı sorusu gündeme gelecekti ve polisin, gümrükçünün, kaçıranlar kimler ise onların da başı yanacaktı.

Bu çocuk, vahşice bir cinayetin katil zanlısı, iyi sorgulanarak, cinayetin perde arkasındaki bilinmeyenler ortaya çıkarılmalı.

Baba Süreyya Karabulut’un, ‘’Bu cinayetin arka bahçesinde kimler var?’’ sorusu, mutlaka aydınlatılmalı.

Bunu, sadece Münevver için değil, tüm gençlerimizin adına talep ediyoruz.
 

Paylaş :