Yılmaz Özdil 'reyting'i yazdı

Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil reyting operasyonu ile ilgili çok farklı bir yazı kaleme aldı.

Yılmaz Özdil reytingi yazdı
16 Aralık 2011 Cuma 10:53 tarihinde eklendi, 1.242 kez okundu.

 

Hürriyet gazetesi yazarı Yılmaz Özdil’in o  yazısı...
 
Reyting 
 
Holdingin biri, kedi maması üretmeye karar vermiş, masraftan kaçınılmamış, şahane ambalaj yapılmış, sanırsın mücevherdir, o kadar albeniliymiş, hem müşterinin ayağı alışsın, hem de rakip firmaların ürünü pahalı kalsın diye, hayli makul bi fiyat konulmuş, en ünlü reklamcılarla anlaşılmış, ülke çapında bangır bangır tanıtım yapılmış ve piyasaya sürülmüş... İlk haftanın satış raporları gelmiş, muhteşem, kapış kapış gidiyor. Hatta, sırf bu mamadan satın almak için, kedi satın alan insanlar bile olmuş, o derece yani... Gel gör ki, ikinci haftanın raporları gelmiş, şok! Satışlar bıçak gibi kesilmiş, raflarda yığınla duruyor, elini süren yok. Acilen toplantı yapılmış, bütün kodaman müdürler filan, kimisi ambalajın rengini değiştirelim demiş, kimisi reklamı arttırmayı önermiş, kimisi de fiyatı az daha ucuzlatmayı... Masanın taaa en ucunda oturan stajyer, ürkekçe parmağını kaldırıp, söz istemiş “kedi mamayı sevmedi” demiş!
*
Reyting budur.
*
İstersen 50 reyting aldığını iddia et... 
Ahali beğenmiyorsa, seyretmez.
Gerisi hikayedir.
*
(Dekoder kullanmayanlar için, kanıt göstereyim... Elinizde uzaktan kumanda aleti var. 1’den 9’a kadar tuşu var. O ilk 9 tuşa hangi kanalları yerleştiriyorsanız kardeşim, reyting sıralaması odur.)
*
Reytingden en çok, reyting alamayanlar şikâyet eder.
*
Mesela TRT... Aslında en çok izlenen kanal olduğunu, reytinglerin çalındığını öne sürüyor. Peki, aynı TRT’nin reytingi, futbol maçı yayınladığında nasıl oluyor da yükseliyor? Hırsızlıkla mı?
*
Badem arkadaşlar desen, fotokopi halinde, reytingde katakulli manşetleri atıyor. Bırak şimdi sen reytingi meytingi... Yaptığın gazeteyi benzincilerde bedava dağıtıyorsun, ahali gene almıyor, kese kağıdı bile yapmıyor. Sen önce gazeteni okutmayı becer, gerisine sonra kafa yorarsın.
*
Bak bi ipucu vereyim sana... 
Er meydanıdır ekran, gizli kamerayla olmuyor bu iş, harbi kamerayla oluyor!
*
Ve, sevgili seyirciler... RTÜK’ün kasasını otogar mescidinin imamına teslim ettiler. Dizileri takip edip, ceza kesme dairesinin başına, hastabakıcı getirdiler. Gübre sanayiinde garsonken, bekçi olarak transfer ettikleri adamı, müdür yaptılar. Şimdi de, reklam pastasından zorla dilim koparmak için, reyting ölçme işini RTÜK’e bağlamaya çalışıyorlar. Yaygaranın özü budur.
*
Ha diyeceksiniz ki... 
Manipülasyon hiç yok mudur?
Var.
Onu da yarın anlatırız, azzz sonra! 
 
Yılmaz Özdil / Hürriyet