Beşiktaş Kulübü’nün büyüklüğüne değinen Carvalhal, "Beşiktaş, her şeyin üstündedir. Bizim de, futbolcuların da üstündedir. Herkesin kulübe saygı göstermesi gerekir" dedi.
Futbolcusuyla, yönetimiyle, teknik kadrosuyla, hep var olanın üzerine ekleyerek bugünlere kadar geldiklerini anlatan Carvalhal, "Her gün biraz daha iyi oynadığımızı, iyi bir noktaya geldiğimizi düşünüyorum. Önemli olan ikinci yarıyı da bitirdiğimizde ilk dörtte olmak ve play-off’a kalabilmek, çünkü şampiyon orada belirlenecek" diye konuştu.
Portekizli teknik adam, UEFA Avrupa Ligi 2. turunda eşleştikleri Portekiz temsilcisi Braga’ya da değinerek, "Bizim için önemli olan önce Braga’yı geçip, sonra da kiminle eşleşeceksek, onu geçmek. Kademe kademe gideceğiz" ifadelerini kullandı.
"Benim görevim takımda kurallar koymak. Bu kurallar çok basittir ama açıktır. Neyin yapılıp yapılmaması gerektiği, neyin söylenip söylenmemesi gerektiği ile ilgili kurallardır" diyen Carvalhal, yoğun maç trafiği için de, "Bir oyuncunun dinlenmesi için, yüzde yüz değil, olabildiğince kendine gelmesi için, dört güne ihtiyaç var. Bu ara asla iki gün olamaz" şeklinde konuştu.
Carvalhal, futbol takımları genel direktörü olan Tayfur Havutçu’ya da değinerek, "Tayfur Havutçu, hem takımı hem camiayı bir araya getirebilen, çok sevilen bir isim. Tayfur burada olduktan sonra, bana da, takıma da
paylaşımlarıyla katkıda bulunacaktır. Hepimizin tek amacı var. Takıma başarılar kazandırmak" dedi.
Sivok: "Beşiktaş’taki dört sezon içinde olgunlaştım"
Beşiktaş’ın Çek futbolcusu Tomas Sivok, siyah-beyazlı kulüpte geçirdiği 4 sezonda olgunlaştığını söyledi.
Sivok, Beşiktaş Dergisi’nin ocak ayı sayısında yer alan röportajında, "Beşiktaş’taki dört sezon içinde olgunlaştığımı söyleyebilirim. Buraya geldiğimde 24 yaşındaydım ve aklım havadaydı. Şimdi ayaklarım yere daha sağlam basıyor. Karakter olarak da daha sakin bir insan olduğumu söyleyebilirim" dedi.
Şu dönemde takımları için önemli olanın kadronun oturması olduğunu kaydeden Sivok, teknik direktör Carlos Carvalhal’in birbirine yakın kadroları sahaya sürmesinin, oyun içinde özgüvenlerini yükselttiğini ifade etti.
Takım arkadaşı Manuel Fernandes’ten de övgüyle bahseden Çek futbolcu, "Manuel Fernandes, şu ana kadar Beşiktaş’ta beraber oynadığım duran topları en iyi kullanan isim. Onun her vuruşunda topun nereye gideceğini gerçekten hissediyorum. Hatta elime gelen şansların yarısını değerlendirseydim, şu anda
takımın en çok gol atan ikinci oyuncusu olabilirdim" şeklinde konuştu,.
Sivok, savunmada beraber oynadığı Egemen’e de değinerek, "Egemen’le beraber oynarken, örneğin hava topuna çıktığımda, çok iyi biliyorum ki top benden sekse bile biraz arkamda o var. Böyle bir oyuncuyla oynamak insanı gerçekten rahatlatıyor" ifadelerini kullandı.
İlk geldiğinden bu yana ligin zorlaştığını belirten Sivok, "Takımlar çok daha kaliteli oyuncular alıyorlar ve 4 yıl öncesine göre karşılarında oynamak daha da zorlaşıyor" dedi.
Tam bir aile babası olduğunu çocukları doğduktan sonra anladığını anlatan Çek futbolcu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Öncesinde farkında değildim ve bütün hayatımın eğlenceyle geçeceğini anıyordum. Futbolu bile eskisi gibi algılamıyorum artık. Hayattaki önceliklerim kesinlikle değişti. İstanbul eşimle evlendiğim, çocuklarımın doğduğu yer. Yani hayatımın 180 derece değiştiği yer. Çok uzun süreler sonra bile Türkiye ve Beşiktaş hep kalbimde yer alacak."