Cemil Çiçek'in "kabus" dediği gece

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 27 Nisan bildirisinin yayınlandığı gecenin ‘kabus’ olduğunu söyledi.

Cemil Çiçekin kabus dediği gece
27 Nisan 2012 Cuma 12:25 tarihinde eklendi, 1.057 kez okundu.

Cemil Çiçek'in açıklamalarından satır başları:

 
27 NİSAN BİLDİRİSİ
 
O gecenin bir kabus olduğunu söyleyebilirim. Kim o gün, o gece nerede duruyordu, bunun da ortaya çıkması lazım. Kim ne dedi, ne demedi bunun ortaya çıkması lazım. 28 sabahından itibaren basını bir tanıyın. 27 Nisan'dan sonraki ilk bir kaç gün önemli. O bildiri kadar üzücü açıklamalar olmuştur.
 
SÜRECE MÜDAHALE
 
Evvela sürece bir müdahaledir. Orada Meclis’in yaptığı yanlış bir iş yoktu. Adayda aranacak nitelikler belli. 82 anayasası yapılırken en ayrıntılı düzenleme cumhurbaşkanlığının seçimi ile ilgilidir. Adaylık e adayda aranacak nitelikler yazılıdır. Süreç açısından yanlışlık yapılmadı.
 
BAŞÖRTÜSÜ İŞİN BAHANESİYDİ
 
Geriye dönük açıklamalara baktığınızda başörtüsü falan işin bahanesidir. Şundan bir vazgeçmek lazım. Bir yerde bir terazi var, vatanseverliğimizi bir yerden onaylatmak gibi bir yöntem demokrasilerde olamaz.
 
YANIT VERMESEYDİK YANLIŞ YOLDA İLERLERDİK
 
28 Nisan'da o yanıtı vermeseydik bugün olanların hiçbiri olmazdı. Bugün yanlış yolda ilerlemeye devam ederdik.
 
O GECE SABAHA KADAR DEĞERLENDİRME YAPTIK
 
Ben o gün yoldan geldim gece 23.15 gibi. Bir meslektaşınız aradı o da sizden. 'Böyle böyle bir durum var' dedi. 'Ben yoldan geldim, şimdi içeri girdim, yeterli bilgi sahibi değilim' dedim. Ama TV'ler altyazı geçiyor. Bu altyazı işleriniz iyi oluyor. Yetkili makamda olan bir arkadaşımızı aradık. Gece yarısı böyle bir bildiri. Anında kafamda 40-50 soru belirdi. Doğrusu bunu birlikte bir değerlendirme söz konusu oldu. Cumhurbaşkanı, başbakan ve bir kaç arkadaşla beraber ve telefonla sabaha kadar değerlendirme yaptık. Bu sadece bir bildiriden ibaret değil.
 
MUTLAKA AÇIKLAMA YAPILMASI LAZIMDI
 
Yapılmama noktasında bir şey olmadı. Mutlaka bir açıklama yapılması lazımdı. Açıklama yapılmazsa bir hükümetin var olup olmadığı nereden belli olacak.
 
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ ÖNCESİ KARIN AĞRISI OLUYORDU
 
Bir kısım alametler oluyor bu türlü dönemlerde. Türkiye'de ne zaman cumhurbaşkanlığı seçimi olsa Türkiye'de müzmin bir karın ağrısı başlıyor. Bu defaki 1,5 yıl önce başladı.  Benzer bir süreci şimdi görmüyorum. Şimdiki yöntem farklı. Artık halk karar verecek.
 
CEVAP VERME FİKRİ ÇIKTI
 
Bu müdahaleler ve daha sonrasında Meclis'te çoğunluğunuz var ama Anayasa'nın verdiği yetkileri kullanamıyorsunuz. O zaman seçim niye var? Böyle bir demokrasi olabilir mi? Demokratik dünyada yerimizi almışız. ama buna rağmen uygulamada Anayasa'ya uysanız da sıkıntı, uymasanız da sıkıntı
27 Nisan'ın çok yönlü değerlendirilmesi lazım. 5-6 kişilik bir grup olarak buna bir cevap verilmesi gerektiğidir. Birlikte çıkar cevap verme fikri. Sade vatandaş gibi değilsiniz. Hükümet olmak gibi bir zorunluluk var. Cevap verme konusunda tereddüt yok. Bu işleri kişiselleştirmemek lazım.
 
TATSIZ BİR GECEDİR
 
Uykusuz ertesi güne kadar devam ettik. Tatsız bir gecedir. Demokrasiyi kazanmak da kolay olmuyor. Ümit ederim ki bu son tecrübedir. 28-29-30 Nisan sürecini bir tarayıverin. Olumsuzluk varsa tek kişinin inisiyatifi ile olmuyor. O noktaya kadar ray döşeyenlere bir bakın. Yazılanlara bir bakın. Gerekçe icat edenlere de bir bakın. Müdahalelerin hepsinde bu vardır. Sivillerin katkısı vardır.  Aktif siyasette olanlar var, meslek kuruluşları var, sizin mesleğinizin mensuplarından var.