Filmin yapımcılarından Hakan Alak, sadece Hrant Dink cinayetine farklı bakış açısı getirmekle kalmadıklarını, sanık olmaları gerekenlerin hikayesini anlattılarını söyledi.
Vizyona girmeden önce Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) konuşan filmin Yapımcılarından Hakan Alak, izleyicilerin son derece iyi kurgulanmış bir suç filmi izleyeceklerini ifade etti. Alak, "Bizi şuna inandırmaya çalışıyorlar: 17 yaşında bir çocuğun Agos gazetesini okuyup sonra bunun öfkesiyle bir tetikçi haline dönüşüp, bilmediği bir şehre gelip, bilmediği bir adamı öldürmüş olmasına. Buna kimse inanmaz." dedi.
Filmin öyküsüne değinen Hakan Alak, filmin Hrant Dink cinayetinin bilinmeyen sanıklarının hikayesi olduğunu belirtti. Alak, sözlerine şöyle devam etti: "Filme 'Dink sanıklarının hikayesi' diyemeyiz. Hrant Dink cinayetinin bilmediğimiz sanıklarının hikayesidir. Sanık olmaları gerekenlerin hikayesini anlatan bir film yaptık. Bizim hikayemiz cinayetten 2 yıl sonra geçiyor. Cinayetten sonrası Türkiye'nin böyle karmaşık siyasal meselelere girdiği bir dönem oluyor. Bizde hikayemizi tam bunun ortasına yerleştirdik. Bizim filmimizin temel unsurları şunlar: Bir görgü tanığı var. Cinayeti işleyen kişinin yanında 2 kişinin daha olduğunu söylüyor. Bizde bu 2 kişinin kim olduğunu bilmiyoruz. Basın bilmiyor. Mahkeme bilmiyor. Halk bilmiyor. Biz bu 2 kişi kimdir? sorusunu soruyoruz. Nereden soruyoruz? Yine kamuoyuna mal olan güvenlik kameralarından yola çıkıyoruz. O güvenlik kameralarında silinmiş bölümler vardı. Bizde diyoruz ki silinen o görüntülerde ne vardı? Bu ülkede yoksulluk, eğitimsizlik, insanların kişisel acıları her şey olabilir. Lakin önemli bir kesim var ki 500 TL'ye bile adam vurabilir. Bu kötü bir şey ama daha kötü olan bu adamları kiralayanlar. Bizden şunu istiyorlar; 17 yaşında bir çocuğun Agos gazetesini okuyup sonra bunun öfkesiyle bir tetikçi haline dönüşüp bilmediği bir şehre gelip bir adamı öldürdüğüne inandırmaya çalışıyorlar. Bu inanılır bir şey değil. Bizim filmimizin karakterleri insanların hiç bilmediği karakterlere ulaşıyor. Biz de Ogün Samast karakteri oluşturup her şeyi bunun üzerine kurmayı bilirdik. Biz daha cesurunu ve daha önemli bir şey yaptık. Biz bir şeyi anlatıyoruz. Anlattığımız şeye mesafemizi koyarak anlatıyoruz. O mesafe içerisinde izleyiciye bakın böyle oluyor diyoruz."
Hile Yolu filminin başrol oyuncularından Ozan Bilen, filmin 7. sanatın gerekliliklerini yerine getiren bir yapım olduğunu söyledi. Bilen sözlerini şöyle sonlandırdı: "Politik film olmasına rağmen 7. sanatın gerekliliklerini göz ardı etmemesi itibari ile Türk sinemasında önemli bir film olduğuna inanıyorum. Politik meseleyi çok göze sokmadan bir örgü içerisinde filmi aktarmak çok önemli. Bunu başardığımıza inanıyoruz."