Bu hayvanlar düşündüğünüzden daha zeki

Zekanın değerlendirilmesi ve ölçülmesi insanlarda bile zorken, hayvanlar üzerinde bunun belirlenmesinin daha da zor olduğunu kolayca tahmin edebilirsiniz.

Bu hayvanlar düşündüğünüzden daha zeki
11 Nisan 2012 Çarşamba 17:34 tarihinde eklendi, 3.390 kez okundu.

Ancak bazı bilim adamları, hayvanların avlanma şekline, yaşadıkları çevrede hayatta kalmak için verdikleri mücadeleye bakarak hayvanların ne kadar zeki olduklarını ölçüyorlar.

 
BBC Focus dergisinde yer alan habere göre zeka, planlama, öğrenme, problem çözme, düşünme ve karmaşık fikirleri anlamak gibi yetenekleri bir arada içeren göreceli bir terimdir. İnsanların yanı sıra bazı hayvanlar da hayatlarını sürdürebilmek için yine zekalarını kullanıyorlar.
 
İşte bunlardan bazıları:
 
Kambur balina: Balinalar üzerinde yaklaşık 30 yıldır çalışan Alaska Balina Derneği'nden Dr. Fred Sharpe da balinaların beslenme çağrılarının fonksiyonunu ve doğasını daha anlamak için su altı mikrofonlarını kullanıyor. Bugüne kadar, dünyanın her yerinde akılı kambur balinaların balıkları avlamak için bir yöntem kullandıkları tespit edildi. Bir balina suyun dışına sıçradığında avlanma başlıyor. Kambur balinalar genellikle yalnız avlanıyorlar. Fakat bu suyun dışına sıçraması ile balinalar grup oluşturuyor. 15 kadar balina bir araya geliyor ve yüzmeye başlıyorlar. Teker teker senkronize olarak dibe dalıp gözden kayboluyorlar. Geniş bir kavis içinde su baloncuğu duvarı oluşturmak için bir balina nefes deliğini kullanırken, diğer balina balıklarını korkutup yüzeye doğru çıkarmak amacıyla tiz bir avlanma sesi çıkarmak için deniz zeminine dalıyor. Balıklar yukarı çıkınca balinaların kalanı çağrı yapan balinayı takip ediyorlar ve baloncuk üfleyen balina da balık sürüsüne daha yakın yüzüyor. Bu durum balıkların tuzağa düştükleri etkili bir beslenme yöntemi (yoğun baloncuk ağı) oluşturuyor.
 
Kuşlar: Nevada Üniversitesi'nde görevli biyologlar hayvanların zorlu ortamlara uyum sağlamada daha zeki olduklarını gösterdiler. Alaska'nın hırçın iklimlerinden gelen siyah başlı baştan kara cinsinden ötücü bir kuşu ile Kansas'ta yaşayan aynı cins kuşlar bir testten geçirildi. Yerinden oynatılabilen cam bir diskin altına bir solucan yerleştirildi. Alaskalı baştan kara kuşları hızlı bir şekilde camı yerinden kaldırmayı öğrenirken Kansas'ta yaşayan kuşlar bu sorunu asla çözemedi. Baştan karaların iki grubu da 10 gün boyunca toplandı ve ailelerinden uzaklaştırıldı. Güneyde yaşayan hem cinsleriyle karşılaştırıldığında Alaskalı baştan kara kuşlarının yemek bulma kaynaklarını hatırlamada daha iyi oldukları görüldü. Zaten soğuk Kuzey Amerika kışı boyunca yemek bulmak hayati bir yetenektir.
 
Filler: Filler, daha önce ziyaret ettikleri yerleri asla unutmuyorlar. Özellikle hayatta kalmak için her gün 200 litre suya ve 150 kilogram yiyeceğe ihtiyacınız varsa barınılmayacak kadar kötü olan Kalahari Çölü'nde yiyeceklerin ve suyun yerini hatırlamak temel bir zorunluluktur. Fillerin hayatında bir kez ziyaret ettikleri yerleri hatırlamaları için fevkalade hafızaları var. Doğdukları andan itibaren Afrika filleri yiyeceğin ve suyun yerini hafıza bankalarında depoluyor. Filler birbiriyle iletişim kurmak için insanların duyma sınırının altındaki 20 Hz frekanstaki sesleri kullanıyorlar. Bu sesler en fazla 10 kilometre uzaklığa gidebiliyor, ancak bilim adamları halen binlerce kilometre uzaklıktaki fillerin aynı anda bir yere nasıl geri döndüklerini açıklayamıyor.
 
Maymunlar: Iowa'da 16 yaşındaki dişi pigme şempanze İngilizce kelimeler yerine geçen sembollerle iletişim kurabiliyor. Tahta üzerinde sembolleri gösteren şempanze aynı zamanda konuşulan kelimeleri anlayabiliyor.
 
Atlar: Hayvanlar sesli ve sessiz iletişimi kullanıyor, ancak sadece birkaç kişi bunların anlamını ortaya çıkarmada başarılı olabiliyor. Monty Roberts da bunlardan biri. 50 yıldan uzun süredir Nevada çölündeki vahşi küçük atların dilini anlamak için çalışan Roberts, bu küçük vahşi atların karmaşık bir vücut diline sahip olduklarını belirledi. Monty bu dili "Equus" olarak isimlendirdi. Bu dil tüm vücudu kapsayan boynun aşağıya eğilmesi ve kulakların arkaya doğru dikilmesi gibi en az 170 hareketi kapsıyor. Diğer bir hareket ise kasların seğirtmesi ve stratejik olarak gözün, kulakların ve vücudun yerleştirilmesi ya da yalama ve çiğnemeyi kapsıyor. Bunlar atın adrenalin seviyesinin düştüğünü gösteriyor ve gevşemeyi işaret ediyor. Tüm bu hareketler atın ruh hali ve niyeti hakkında bir şeyler öğrenmek için ipuçları taşıyor.