Avcıların en yakın dostları

İnsan ve köpeğin dostluğu tarih öncesine kadar uzanır. Bazı durumlarda insanın en sadık dostunun köpekler olduğu söylenir

Avcıların en yakın dostları
01 Ocak 2013 Salı 14:27 tarihinde eklendi, 1.175 kez okundu.

 

İnsan ve köpeğin dostluğu, bekçilik, koruma ve beslenme alanında oldu gibi, avlanma konusunda da yüzlerce yıl öncesine dayanır.
 
Tecrübeli avcılar köpekle avlanmanın tadını başka şeye değiştirmez. Bunu bilenlerin biri de Uluabat Gölü çevresinde avlanan Bursalı avcılar. Karacabey’in en eski avcılarından Asım Doğancı (70), köpekle avlanmanın zevkini hiçbir şeye değişmeyeceğini söylüyor. Karacabey civarında 50 yıldır avlandığını anlatan Doğancı, Uluabat Gölü çevresinde bıldırcın, ördek, üveyk, çulluk gibi kuşları avladığını belirtiyor. 
 
Avlanmanın da bir kültürü olduğunun altını çizen Doğancı, "Ben babadan görme av kültürünü bilen bir insanım. En başta kendime, ava ve köpeğime saygılıyım. Bu hususlar avcı için önemli. İyi bir köpek avcının bir numaralı dostudur. Köpeğinde bulduğun kadar saygı, sevgi ve sadakati belki evladında bulamazsın. Bir dili olsa, bir konuşma sana neler söyler bilemezsin.” dedi.
 
Köpeği Liza ile 7 yıldır avlandığını anlatan Doğancı, şunları söylüyor: “Kendisini çok seviyorum. İsmini Liza koydum. Çok sadık bir hayvan, avda da çok iyi. 3 yaşında bir yavrusu var. Ben bunu damızlık olarak saklıyorum. Çok sadık olmasının yanında, senden fazla açılmaz. Açılarak beni de uğraştırmaz. Bu benim önümde avlanır ve avı arar. Bir avcının istediği her şey köpeğimde var.”
 
Bir av köpeğinde aranan tüm özelliklerin Liza’da bulunduğuna değinen Doğancı, köpeğinde ferma, getirme, ördek vurduğunda sudan alma gibi bütün av köpeği özelliklerinin bulunduğunu dile getiriyor.
 
Sanayici olarak avcılığı bir hobi olarak sürdürdüğünü anlatan Asım Doğancı, “Bütün avcılara tavsiyem, muhakkak bir av köpeği edinsinler. Köpeksiz avcılık hiçbir şeye benzemiyor. Muhakkak bir köpeği olması lazım. O köpeğin fermasından, hareketlerinden, vurulan avı aramasına kadar her şeyin tadı başka. Köpekli avlanma çok zevkli ve heyecanlı.” şeklinde konuşuyor.
 
GECE AVCILIĞI ADALETSİZLİKTİR
 
Mustafakemalpaşa’dan 63 yaşındaki avcı Hüseyin Bilbey de 40 yıldır avcılık yaptığını belirterek, bıldırcın, keklik çulluk ve ördek gibi kuşları avladığını belirtiyor. Son zamanlarda yaşanan bilinçsiz avlanmadan dolayı av hayvanlarının giderek azaldığına dikkat çeken Bilbey, yeni nesil avcılara bilinçli avlanma tavsiyesinde bulunurken, “Bizim zamanımızda avladığımız hayvanlar bilinçsiz avlananlardan dolayı yeni nesle av kalmadı denilecek kadar azaldı. Tavsiyem bilinçli avlanmaları ve bilinçsiz silah kullanmamaları.” diyor.
 
Kaçak avcılardan yakınan Bilbey, şunları kaydediyor: “Özellikle gece avcılığı diye bir tür avcı türedi. Lamba ile çulluk avlayan, traktörle tavşan avlayanları duyuyoruz. Şu anda önlemler alınmaya başlandı ama zamanla bu çok yapıldı ve şu anda onun acısını çekiyoruz.”
 
Avı görmeden kesinlikle atış yapılmamasını tavsiye eden Hüseyin Bilbey, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Bilinçsiz avlanmadan dolayı kendini vuranlarda oluyor. Kesinlikle görmeden ava silah atmasınlar. Benim de başına bir kez geldi. Önümde giden arkadaşımızın ayağı kayınca düştü ve silahı patladı. Eğer yarım metre daha ileri gitmiş olsaydım hayatta olmayabilirdim.”

CİHAN