Yazarlar

Kadir Çelik
Bodrum'un dereleri !

Bodrum'u sel almış, gördünüz herhalde, tıpkı Japonya'daki tsunami felaketinde izlediğimiz gibi, sel araçları önüne katmış, kedinin fareyle oynadığı gibi bir o yana bir bu yana savuruyordu.

 

Şaşırdık mı?

 

Kesinlikle ''hayır'' !

 

Olacağı buydu, sen, Bodrum'daki derelerin önünü kesersen, su yolunu bulur, evini basar, aracını önüne katar, ağaçları kökünden söker, kapılırsan o akışa, seni de boğar, öteki tarafa yollar !

 

Eskiler bilirler, Bodrum'un çeşitli yerlerinde irili, ufaklı dereler vardı.

 

Suyu alır, denizle buluştururdu.

 

O dereler birer birer yok oldu.

 

Kimi yol oldu, bazılarının üzerine de evler konduruldı.

 

Suyu boğmaya kalktık, bu salakça ve alçakca uygulamalarla.

 

Ne oldu sonunda ?

 

Önüne set çektiğimiz sel suyu, bizi nefessiz bıraktı !

 

İstanbul'da ya da başka bir şehirde durum farklı değil.

 

Bizim Üsküdar'da Çavuşdere Caddesi vardır, etrafında da yüzlerce ev.

 

Adı üstünde ''dere'' ama olmuş cadde !

 

Sen dereyi caddeye, sokağa dönüştürürsen, sele mahkumsun arkadaş.

 

Hiç ağlama, sızlanma; sana orada ev yapma izni verenin yakasına yapış, hesap sor.

 

Bodrum belediye başkanına sor bakalım: ''Başkan nerede bizm dereler'' sorusuna ne yanıt verecek.

 

Doğayı bozmayacaksın, yeşili yok etmeye kalkmayacaksın, ev için, rant için ağaç kesmeyeceksin, derelerin üstüne ev, yol yapmayacaksın, anladın mı Memo !

 

Anlamadın mı?

 

Kaç, kurtar kendini, sel koptu geliyor !

Paylaş :