Çölaşan'dan 28 Şubat çıkışı

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, bazı medya kuruluşlarının 28 Şubat davasını sürdüren mahkemeye baskı yaptığını iddia etti

Çölaşandan 28 Şubat çıkışı
03 Ekim 2013 Perşembe 10:27 tarihinde eklendi.
Yandaş basın mahkemeye saldırıyor
 
Sevgili okuyucularım, 28 Şubat davası Ankara’da devam ediyor.
Duruşmaları gazete haberlerinden izliyorum.
İktidarın yandaş-yalaka-emir kulu-robot medyası bu davada da Silivri mahkemelerinin benzerini görmeyi umuyordu.
Hukuku çiğneyen, duruşmaları taraflı yöneten, sanıklara ve avukatlarına duruşma aşamasında bile sürekli ceza yağdıran, tahliye taleplerini asla kabul etmeyen Silivri mahkemelerini özlemişlerdi!
 
Oysa 28 Şubat davası Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde adam gibi başladı, adam gibi devam ediyor.
Mahkeme heyeti sanıkları azarlamıyor, saygılı davranıyor. Dolayıyla sanıklar ve avukatları da mahkemeye karşı aynı saygıyı gösteriyor.
Üstelik davayı tarafsız bir hukuk gözüyle sürdürdüğü için gerektiğinde tahliye kararları
veriyor.
Davanın başlangıcında 103 sanık vardı, hemen hepsi 28 Şubat döneminin komutanları idi.
Önceki gün sekiz kişi daha bırakıldı, böylece bugüne kadar 56 kişi tahliye edilmiş oldu.
Şu anda tutuklu sayısı 19 kişi.
 
* * *
Silivri mahkemelerinin hukuksuzluğuna alışan yandaş-robot basının şimdiki boy
hedefi, yargılamayı yapan Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Tayyar Köksal ve mahkemenin iki üyesi.
Sürekli saldırıyorlar, iftira atıyorlar. Şu manşetlerine bakınız:
 
- Hastayım diyen tahliye ediliyor…
- Sanık paşa muhabirimize saldırdı…
- 28 Şubat buharlaşıyor…
- Hakim Bey şaşırttı…
- Sanıklar minderde oturuyor, bu nasıl iştir… (Yaş ortalaması 70, tahta sıralarda günlerce nasıl oturacaklar!)
- Çetin Doğan duruşmada eşiyle telefonda konuştu, ilanı aşk etti… (Oysa Nilgül Doğan birkaç metre ötede duruşmayı izliyor.)
- Mahkeme heyeti sanıkların duruşmada kitap okumasına göz yumuyor…
- Müslüman mahallesinde salyangoz satan bu mahkeme neyin nesidir!.. 
- Tutuklu sayısı 19’a düştü…
 
* * *
28 Şubat duruşmalarına gitme olanağını ne yazık ki bulamadım. Ama bu yandaşlardan anladığım kadarıyla, mahkemenin hukuka uygun ve insanca davranıyor olması onları
çıldırtıyor.
Onlar Silivri mahkemelerinden alışmış, astığı astık, kestiği kestik bir mahkeme olacak, sanıkları düşman gibi görecek ve haksız yere en ağır cezaları yağdıracak.
Yargının siyasete alet edilmesi işte budur.
Şimdi burada bir endişemi dile getiriyorum:
AKP’nin arka bahçesi olan Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) günün birinde 28 Şubat davasına bakan mahkemenin başkan veya üyelerini görevden alır mı?
Olmaz olmaz demeyin, bu kafalar için olmaz olmaz!