İşte bu kitap okunur

Fatih Portakal, muhabirlik, radyo ve sabah haber programından sonra yazarlığa da ilk adımını yaptı. Portakal’ın, gerçek yaşam hikayelerini kaleme aldığı ilk kitabının ismi ‘ses’SİZ…

08 Mayıs 2012 Salı 14:56 tarihinde eklendi, 1.374 kez okundu.

 

Fox TV’de, hafta içi her sabah “Çalar Saat” haber programıyla karşımızda olan haberci kökenli Fatih Portakal’ın ilk kitabı 12 Mayıs’ta raflarda olacak. Sıradan insanların gerçek isimleriyle hikayelerinin anlatıldığı kitabın ismi; ‘ses’SİZ
 
Portakal, kitabı ‘ses’SİZ’de sesini duyuramayan çoğunluğun yine sesi olmaya çalışıyor. ‘ses’SİZ, en tavırlı haber programı olarak anılan televizyon programının bir nevi yazıya dökülmüş hali. 
 
Postiga Yayınları’ndan çıkan ‘ses’SİZ’in hazırlık aşamasında önce yazılacak konular belirlendi, ardından her hikayenin kahramanıyla yüz yüze sohbetler edildi. Daha sonra da yazım aşaması gerçekleşti. ‘ses’SİZ’de, 40 gerçek hikaye arasından sekiz yaşanmakta olan öykü seçilip, anlatıldı. Fatih Portakal, yeri geldi 14 yaşında töre denilip evlendirilen ve bugün 50’li yaşlarda olan bir kadının ibretlik hikayesini paylaştı, yeri geldi Eskişehir’li Ahmet Abi’nin delikanlılık öyküsünü kaleme aldı, yine yeri geldi bir Ermeni genci Alen Markaryan’ın Türkiye’nin en önemli taraftar grubu Çarşı’nın nasıl lideri olduğunu anlattı, yeri geldi iki genç öğretmenin hayatı ve yaşadıklarını yazdı. Yalova’dan sesiyle ve müziğiyle insanları mutlu eden bir adam, hala toprak altında çıkarılmayı bekleyen Afşinli şehit madenciler, Masum Bediha Hanım’ın başına gelenler ve Edirne’den ayakta kalma mücadelesi veren bir adamın öyküsü de kitapta yer buldu.
 
Fatih Portakal, kitabında da tıpkı televizyonda yaptığını yaptı. Yazı dili olarak doğal, samimi ve basit bir dille yaşananları anlattı. Portakal’ın kitabı alıp okuyacaklardan bir de ricası var, okurun kendini sık sık kahramanların yerine koymasını istiyor. 

“Kitabı yazarken her hikayede işin içerisine girdim. Sadece onların anlattıklarıyla yetinmedim. Derler ya ‘elini taşın altına koymak’ tıpkı sabah haber programımda yaptığım gibi yaptım, elimi değil, yeri geldi bedenimi bile koydum o taşın altına, yani bir tavır sergiledim yine. Yeri geldi sistemle hesaplaştım, yeri geldi kendimi eleştirdim. An geldi soruları kendime sorup, verdiğim cevabı paylaştım okurla an geldi aynı sorularla okuyanın da yüzleşmesini istedim. İlgi duyanlar alıp okuduğunda ekrandaki ‘Fatih Portakal’dan farklı bir ‘Fatih Portakal’ ile karşılaşmayacak. Bundan eminim.”