Yazarlar

Kadir Çelik
Şükrü'yü tanır mıydınız ?

Taner aradı, Dileklen, ''Abi Şükrü ölmüş'' dedi.

 

Hiç düşünmeden ''Samsunlu mu'' dedim, çünkü, hayatımdaki en önemli Şükrü O'ydu.

 

Kalp krizi geçirmiş çalıştığı kanalda, montaj masasının üstüne yığılmış kalmış.

 

Kimseler yokmuş binada, belli ki yine tek başına bir şeyleri halletmeye çalışıyordu.

 

Hep öyleydi, ben kızmayayım diye, herkesin yükünü üstüne alır ''Sen merak etme patron, git sen, ben yaparım'' derdi.

 

Sadece işi değil, hayatı da ciddiye alırdı.

 

Kuralcıydı, uymayanları hiç üşenmeden şikayet ederdi.

 

Ofise geldiğinde hep barut fıçısı gibi olur, yolda karşılaştığı manyaklıkları heyecanla anlatırdı.

 

Sonra da, bilgisayarın başına geçer, Emniyete, Jandarma'ya, karayollarına şikayet dilekçeleri yazar, peşini bırakmaz, sonuç alana kadar takip ederdi.

 

Bu kadar ince düşününce kalp yorgun düşüyor besbelli.

 

Mutlaka yine birilerine kızmış, içine atmıştır.

 

Keşke bağırsaydı avazı çıktığı kadar !

 

Yumruk atsaydı, küfür etseydi.

 

Yapamazdı Şükrü, O kendini çalışmaya adamış, hep birilerinin arkasını toplamakla görevli gibi davrandı.

 

TRT'de başlayan bu yorucu yolculuk, sonunda bir montaj masasının başında son buldu.

 

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.

 

TV dünyası gerçek bir emekçisini kaybetti, bense kardeşimi.

Paylaş :