Türkiye'ye şok suçlama

Suriye’de Beşar Esad rejimine bağlı ordudan firar eden subayların kurduğu Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) Türkiye topraklarından kovulduğu iddia edildi. Şam yönetimine karşı silahlı mücadele yürüten muhalif ordunun internet sitesinde iletişim merkezi olarak Hatay’ın verilmesi ve Apaydın kampında kalan mülteciler konusunda başlayan tartışmanın ardından önceki gün muhalif ordu karargahını Türkiye’den Suriye’ye taşıdığını açıklamıştı. 

 

Rusya ile anlaşma

Esad rejimine uluslararası toplumda destek veren nadir ülkelerden İran’ın yarı resmi haber ajansı Fars’ın Arabi Press sitesine dayanarak verdiği habere göre Ankara; ‘İran ve Rusya’yla anlaşmaya vardıktan’ sonra ÖSO’nun komutanı Albay Riyad El Esad’dan Şubat 2011’den beri yaşadığı Türkiye topraklarını terk etmesini istedi. Siteye konuşan Suriyeli firari Albay Ahmet Hicazi, isyancılara merkezi komuta sistemini Suriye topraklarına taşımak için belli bir süre verildiğini iddia etti.

 

Albay Esad ‘belgeleri yaktı’

Arabi Press ‘içeriden kaynaklara’ dayanarak Riyad El Esad’ın, muhalif subayların ve ailelerinin isimlerinin de bulunduğu belgelerin hepsini yaktığını ileri sürdü ve Türkiye’den kovulmanın ‘zaten bir ordu olamayan ÖSO’ya ağır bir darbe vurduğu’ değerlendirmesini yaptı. ÖSO’nun Askeri Konsey Başkanı Tuğgeneral Mustafa el Şeyh ise hafta sonu Amerikan haber ajansı Associated Press’e yaptığı açıklamada komuta merkezini Suriye’ye taşıyarak tüm isyancı grupları birleştirmeyi amaçladıklarını söylemişti.

 

Lübnanlı siyasetçi kim?

Ebu Muhammed takma adını kullanan bir Halep Askeri Konseyi üyesi ise Suriyeli muhalif silahların geliş yolunu İngiltere’de yayımlanan The Guardian gazetesine anlattı. Ebu Muhammed’in gazeteye verdiği bilgilere göre, Suudi Arabistan’daki farklı bağışçılar İstanbul’da bulunan güçlü bir Lübnanlı siyasetçiye para aktarıyor. Söz konusu siyasetçi daha sonra Türklerle koordineli olarak silahların sevkiyatını Halep askeri konseyine gerçekleştiriyor. Ebu Muhammed her şeyin Türk istihbarat servisiyle koordineli gerçekleştiğini de özellikle vurguladı.

 

Hariri’ye çok yakın

ABD’de yayımlanan Time dergisinde 18 Eylül’de yayımlanan bir haberde de ‘İstanbul’daki kontrol merkezinde Suudi Arabistan’ın adamı olarak Lübnanlı siyasetçi Okab Sakr’ın bulunduğu’ iddia edilmişti. Sakr, Lübnan eski başbakanı Saad Hariri’nin ‘Gelecek Hareketi’ne mensup bir milletvekili. Gelecek Hareketi, Time dergisine Sakr’in silah transferi ile ilgisi bulunmadığını ve Belçika’da olduğunu iddia etti. Fakat dergi, Antakya’da bir otelde ağustos ayı sonunda Sakr adına yapılmış bir rezervasyon olduğunu ortaya çıkardı. Şii mezhebine mensup Sakr 2011 yılı Nisan ayında da Suriye’de gözaltına alınmıştı. Sakr ile birlikte gözaltına alınan üç kişi, Suriye devlet televizyonunda yayınlanan açıklamalarında yurtdışından silah transferi yaptıklarını kabul etmiş; Gelecek Hareketi açıklamaları ‘uydurma’ olarak nitelemişti.

 

Şam’da genelkurmaya bombalı çifte saldırı

Suriye’nin başkenti Şam’da, Genelkurmay Başkanlığı’na bombalı saldırı düzenlendi. Yerel saatle 07:00 civarındaki patlamanın ardından ardından, militanlar ile askerler arasında çatışmalar çıktı Enformasyon Bakanı Omran Zubi, büyükelçiliklerin yanında gerçekleşen ikinci saldırının da yol kıyısına yerleştirilen bombalarla yapıldığını açıkladı. Zubi zararın ‘yüzeysel’ olduğunu savunurken patlamaları üstlenen Özgür Suriye Ordusu ‘onlarca kişinin öldüğünü’ ileri sürdü. İranlı televizyon kanalı Press TV de muhabirleri Maya Nasır’ın çatışmaları izlerken vurularak öldüğünü duyurdu.